"Sen olmasaydın, Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım".
"Ben Seni Allah'ın yalnız habercisi ve ana yola çağırıcı Resulü olarak değil; boşluğu ve yıldızları, zamanı ve mekanı, mesafeleri ve istikametleri, canlı ve cansız maddeleri ve maddesiz her şeyiyle bütün kainatı bu en güzel eser etrafında halkalanması ve O'nun yüzüsuyu hürmetine yaratılmış olması için yarattığına inanıyorum" (Necip Fazıl, Çöle İnen Nur).
"İzin ver; onu bir kere de ben anlatayım! İzin ver; herkesin, boyuna göre açıldığı bu ufuksuz denizde, sana yaklaşabilmek değil, fakat kıyılardan, gerilerden yani kendimden uzaklaşabilmek manasına bir kere de ben gücümü deneyeyim! Öyle ki, sahili kaybetsem, artık gerilere dönemem ve Sende boğulsam, işte o zaman aradığım hayatın eşiğine ayak basmış olurum" (age., s. 13).
"İbn-i Abbas:
Peygamberin (sav) babası Abdullah ölünce melekler Allah'a (cc) dedi ki:
- Ya Rab, Resulün öksüz kaldı.
Hitap:
- O'nun koruyucusu ve yardımcısı benim" (age., s. 42).
"Esseyyid Abdulhakim Arvasi:
- Allah Resulü'nün babadan oğula asli nesep hattı, baştanbaşa tevhid dinine bağlı insanlardan ibaret. Kainatın Efendisi, amca kolları halinde sağa sola dağılışlar müstesna, asli nesep hattı üzerinde şirk ve küfre bulanmış, puta tapmış ve inanmış tek fertten bile münezzehtir. Asli nesep hattı üzerindekilerin hepsi; İbrahim Peygamberin dininde ve vahdaniyete bağlı kimseler..." (age., s. 42).
Alemlerin Efendisi
Teşrif Ediyor
"Habibullah (sav) Mekke'de, Rebiu'l evvel ayının onikinci Pazartesi gecesi sabaha karşı dünyaya gelmiştir. (M. 570). Böylece Hz. Adem'den beri devam edegelen "Peygamberlik nuru" sahibini bulmuş oldu. Babası Abdullah, Peygamberin doğumundan iki ay önce vefat etmiştir. Annesi Vehb kızı Amine, doğumunda diğer kadınlar gibi eziyet çekmemiş, hatta ağırlık bile hissetmemiştir. Hamileyken, bir gece rüyasında tanımadığı bir kimse gelip:
- Sen alemlerin hayırlısına hamilesin; doğduğunda adını Muhammed koy, diye ikazda bulunmuş doğum anında da heybetli bir ses duyarak irkilmiştir. Beyaz bir kuş, kanadıyla Hz. Âmine'nin arkasını sıvazlamış, kendisine beyaz bir kâse içinde şerbet sunmuşlardır. Şerbeti içtiğinde, her yanını bir nur kaplamış ve Hz. Muhammed (sav) dünyaya gelmiştir. Annesi:
- Etrafımda birçok hatun toplandı. Ne zaman ki Muhammed vücuda geldi; baktım, mübarek başını secdeye koydu; ellerini kaldırdı, duada bulundu, şeklinde anlatıyor. Hz. Muhammed (sav) sünnetli doğmuştur, doğduğunda sırtında ve omuzlarında Peygamberlik mührü vardı. Onu meleklerin yıkadığını, kaynaklar bize bildiriyor" (Prof. Dr. Haydar Baş, Rahmeten li'l-Âlemin Hz. Muhammed (sav), İcmal Yay., c. 1, s. 58).
"Fil yılında Rebiu'l-evvel ayının onikinci gününe rastlayan Pazartesi sabahı, henüz tanyeri ağardığı zaman âlem başka bir âlem oldu. Cihana nur doldu. Kainatın ezelden beri müştak olduğu, göklerin aşkıyla devreylediği fahr-i alem Muhammed Mustafa doğdu. Bu gecenin geceler içinde benzeri yoktur. Kainatın en azametli hadisesi bu gece vukua gelmişti. Bütün alem bu geceyi bekliyordu. Yahudiler, Hıristiyanlar, kahinler, Hatem-i Enbiya'nın zuhurunu haber veriyorlardı.
"Ben Seni Allah'ın yalnız habercisi ve ana yola çağırıcı Resulü olarak değil; boşluğu ve yıldızları, zamanı ve mekanı, mesafeleri ve istikametleri, canlı ve cansız maddeleri ve maddesiz her şeyiyle bütün kainatı bu en güzel eser etrafında halkalanması ve O'nun yüzüsuyu hürmetine yaratılmış olması için yarattığına inanıyorum" (Necip Fazıl, Çöle İnen Nur).
"İzin ver; onu bir kere de ben anlatayım! İzin ver; herkesin, boyuna göre açıldığı bu ufuksuz denizde, sana yaklaşabilmek değil, fakat kıyılardan, gerilerden yani kendimden uzaklaşabilmek manasına bir kere de ben gücümü deneyeyim! Öyle ki, sahili kaybetsem, artık gerilere dönemem ve Sende boğulsam, işte o zaman aradığım hayatın eşiğine ayak basmış olurum" (age., s. 13).
"İbn-i Abbas:
Peygamberin (sav) babası Abdullah ölünce melekler Allah'a (cc) dedi ki:
- Ya Rab, Resulün öksüz kaldı.
Hitap:
- O'nun koruyucusu ve yardımcısı benim" (age., s. 42).
"Esseyyid Abdulhakim Arvasi:
- Allah Resulü'nün babadan oğula asli nesep hattı, baştanbaşa tevhid dinine bağlı insanlardan ibaret. Kainatın Efendisi, amca kolları halinde sağa sola dağılışlar müstesna, asli nesep hattı üzerinde şirk ve küfre bulanmış, puta tapmış ve inanmış tek fertten bile münezzehtir. Asli nesep hattı üzerindekilerin hepsi; İbrahim Peygamberin dininde ve vahdaniyete bağlı kimseler..." (age., s. 42).
Alemlerin Efendisi
Teşrif Ediyor
"Habibullah (sav) Mekke'de, Rebiu'l evvel ayının onikinci Pazartesi gecesi sabaha karşı dünyaya gelmiştir. (M. 570). Böylece Hz. Adem'den beri devam edegelen "Peygamberlik nuru" sahibini bulmuş oldu. Babası Abdullah, Peygamberin doğumundan iki ay önce vefat etmiştir. Annesi Vehb kızı Amine, doğumunda diğer kadınlar gibi eziyet çekmemiş, hatta ağırlık bile hissetmemiştir. Hamileyken, bir gece rüyasında tanımadığı bir kimse gelip:
- Sen alemlerin hayırlısına hamilesin; doğduğunda adını Muhammed koy, diye ikazda bulunmuş doğum anında da heybetli bir ses duyarak irkilmiştir. Beyaz bir kuş, kanadıyla Hz. Âmine'nin arkasını sıvazlamış, kendisine beyaz bir kâse içinde şerbet sunmuşlardır. Şerbeti içtiğinde, her yanını bir nur kaplamış ve Hz. Muhammed (sav) dünyaya gelmiştir. Annesi:
- Etrafımda birçok hatun toplandı. Ne zaman ki Muhammed vücuda geldi; baktım, mübarek başını secdeye koydu; ellerini kaldırdı, duada bulundu, şeklinde anlatıyor. Hz. Muhammed (sav) sünnetli doğmuştur, doğduğunda sırtında ve omuzlarında Peygamberlik mührü vardı. Onu meleklerin yıkadığını, kaynaklar bize bildiriyor" (Prof. Dr. Haydar Baş, Rahmeten li'l-Âlemin Hz. Muhammed (sav), İcmal Yay., c. 1, s. 58).
"Fil yılında Rebiu'l-evvel ayının onikinci gününe rastlayan Pazartesi sabahı, henüz tanyeri ağardığı zaman âlem başka bir âlem oldu. Cihana nur doldu. Kainatın ezelden beri müştak olduğu, göklerin aşkıyla devreylediği fahr-i alem Muhammed Mustafa doğdu. Bu gecenin geceler içinde benzeri yoktur. Kainatın en azametli hadisesi bu gece vukua gelmişti. Bütün alem bu geceyi bekliyordu. Yahudiler, Hıristiyanlar, kahinler, Hatem-i Enbiya'nın zuhurunu haber veriyorlardı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Feyyaz İnanç / diğer yazıları
- ‘Işıkları açın’ / 07.05.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021