15 Temmuz yaklaşıyor. Ajanslara 15 Temmuz destan haberleri düşmeye başladı bile. Medyada, FETÖ okullarından mezun, yıllarca bu zihniyetin gönüllü avukatlığını, sponsorluğunu ve de jandarmalığını yapan yandaş yazarlar şimdi yine destanlar sıralayacaklar.
15 Temmuz, hükümete yine ilaç gibi gelecek. Başta ekonomi ve mülteciler gündeminden bunalan hükümet ve küçük paydaşları, 15 Temmuz üzerinden birlik, beraberlik mesajları altına kendi parti logolarını yapıştıracaklar.
Yine kendinden olmayanları, FETÖ'cü ilan edecekler. FETÖ'nin siyasi ayağı kim, sorusuna yine cevap vermeyecekler.
Gelen eleştirilere, 'bize, 'ahmak' diyebilirsiniz ama biz, bunların böyle bir örgüt olduğunu bilmiyorduk. Bizim için milat 17-25 Aralık'tır' sözleriyle, hakikati yine geçiştirecekler.
FETÖ'nün miladı kaçtır?
Emin olun 17-25 Aralık filan değildir. Bu zihniyetin başlangıcı ta Hindistan'da özel olarak yetiştirilen Faruk Srihindi'lere kadar gider.
Bu zihniyetin dünkü organizatörü İngiliz Sömürge Bakanlığı ve Vatikan'dı. Bugün ise ABD'dir, CIA'dır, MOSSAD'dır, Siyonist İsrail'dir.
Ana görevleri özellikle Haçlı savaşları ile yenemedikleri Türkleri, milli ve manevi değerlerinden uzaklaştırıp 'kimliksiz insanlar topluluğu' haline getirmektir.
Bu temel mantık için bizzat kendi adamlarına, İslam'ın, milli ve manevi değerlerimiz çok iyi öğretip ülkemiz ve Ortadoğu coğrafyasına şeyh, hoca, alim vs. sıfatlarla gönderip insanımızın kalplerini işgal etme çalışmalarına başlamışlardır.
Diğer taraftan ise İslam dünyasında ilmi ile bilgisi ile öne çıkan alim, şeyh, gavs vs. lakaplı kişileri az bir dünyalık karşılığı ikna ederek kendi oyunları içine almışlardır.
Hatta bir çok yerde İslam adı altında kendi cemaat ve tarikatlarını kurarak saf Müslümanları manen esir almışlardır.
Bu noktada İngiliz Sömürge Bakanlığı ve Vatikan'ın saklama gereği bile duymadıkları planları kısa başlıklarla şöyle özetleyebiliriz.
1- Sünni ve Şii düşmanlığı türetip Müslümanları savaştırmak.
2- Müslümanları cahil bırakmak, her türlü eğitim ve öğretim merkezli kurumların önünü kesmek.
3- Tembelliği teşvik etmek, çalışkanlığa mani olmak üzere bir düşünce geliştirmek.
4- 'Sultan, Allah'ın yeryüzündeki gölgesidir' gibi hadislerden yararlanarak zorba, zalim ve kendini düşünen hükümdarların hâkimiyetini ispat etmek.
5- İçki, kumar, fesat ve fuhuş yaymak ve domuz eti yemeyi teşvik etmek.
6- Din âlimleri ile halk arasındaki karşılıklı saygı ve sevgi ilişkilerin bozmak.
7- Din âlimlerine iftira etmek, din âlimleri arasına İngiliz Sömürgeler Bakanlığı memurlarını din âlimi kisvesiyle sokmak.
8- Müslümanları, "Peygamberin dinden maksadı yalnız İslam dini değildir" düşüncesine inandırmak.
9- Kilise yapılması için zemin oluşturmak ve bunları açmak.
10- Müslümanları ibadetlerinden alı koymak. Özellikle de Allah'ın kullarının ibadetine ihtiyacı yoktur düşüncesini yaymak.
11-Ailelere nüfuz ederek baba evlat ilişkileri sömürü kültürünün etkisinde kalacak şekilde düzenlenerek çocukları ve gençleri büyüklerin nasihatlerini dinlememe noktasına getirmek.
12 - Müslüman kadınların tesettürden vazgeçmeleri için olağanüstü bir çaba sarf etmek.
13- Müslümanların mübarek ve mukaddes yerlerini ziyaret etmelerini engellemek. Mesela türbeleri ziyaret etmenin bidat olduğunu ortaya koymak.
14- İmam Hüseyin'e matem tutulan medrese veya merkezleri ortadan kaldırmak.
15 - Evlenme işleri mümkün olduğunca zorlaştırılmalı.
16- İslam öğretilerinin evrensel olduğu kesinlikle reddedilmeli.
17- İslam ülkelerinin bazı arazi ve tesislerini gayrimüslimlere tahsis etmelerini teşvik etmeli.
18- Güçlü Osmanlı ve İran yönetimlerini parçalayarak küçük yerel yönetimler icat etmek.
Dün bu projelerini uygulayarak Osmanlı'yı bitirdiler. Ama Türk Milletini bitiremediler.
Bu noktada emin olun ki, biraz tarih okuyan, olayların arka planını merak eden herkes bu hakikatleri illaki okumuş, görmüştür.
Yine emin olun ki, Atatürk'ten Erdoğan'a ülkemizde iktidar olanlar, siyaset yapanlar bu planlardan ve uygulamalardan haberdardır.
Ama Atatürk'ten başkası bu manevi işgale baş kaldırmamış tam aksine emir eri olmuşlardır.
Atatürk devrimleri bu işgale, bu planlara başkaldırıdır. Rum Patriğini İstanbul sürgün etmesi, Patrikhane'nin sınırlarını belirlemesi, tekke ve zaviyeleri kapatması, Diyanet teşkilatını kurması, İmam Hatip okullarını açması ve de laiklik ilkesi ile batının bu planlarını durdurmuştur. Yarın ikinci bölüm…
- MOSSAD’ın Afganlı ajanları ve Türkiye / 18.06.2025
- İran, İsrail ve biz / 16.06.2025
- Bugün İslam Dini ‘kemale’ erdi / 15.06.2025
- İran uyanacak ve uyandıracak mı? / 14.06.2025
- Bakan Şimşek’ten korkutan açıklama: ‘En kötüyü geride bıraktık’ / 13.06.2025
- Gerçekler ve yalanlar / 12.06.2025
- MHP’de gömlek değiştirdi / 11.06.2025
- Mafya dönemi bitti organize suçlar dönemi başladı / 09.06.2025
- Devlet bağımsız ise yargı da bağımsızdır / 08.06.2025