İsrail terörü devam ederken basına akseden tepkiler şöyle:
"Türkiye eğer Ortadoğu'da lider ülke görüntüsüne soyunacaksa derhal el koymalı. Sayın Başbakan şu an hemen uçağını çekmeli ve bizim gibi sivil toplum örgütlerini de yanına alarak derhal İsrail'e, Beyrut'a gidip Arafat'ın elini sıkmalı. Gerekirse koluna girip yürüyerek onu oradan çıkarmamız lazım. İnsanlık bütün ekonomik çıkarları bir tarafa bırakır. Türkiye'nin tank ihalesini de derhal tek taraflı iptal etmesi lazım.Türkiye'nin ekonomik çıkarları burada güçlü bir devlet görüntüsü verdiği zaman var. Yoksa aman üzülmesin-alınmasın diye ekonomik çıkar olmaz. Bütün bölge ülkeleri güçlü olduğu zaman senden mal alır" (İTO Başkanı Mehmet Yıldırım).
"Tank ihalesi toplumun tüm kesiminden gözardı edilerek yapıldı. Türkiye bu mantıkla bir yere gidemez. İsrail'de bir soykırım yapılıyor. Biz ise bir film şeridi gibi izliyoruz. Türkiye'nin yaptırım gücünü ortaya koyacak bir politika izlemesi gerekiyor ama bu yok ortada. Türkiye tavrını ortaya koyabiliyor mu? Ültimatom verebiliyor mu?
Bu işi durdurmazsanız bütün ilişkilerimizi bertaraf, gözardı edeceğiz diyebiliyor mu? Hükümet olarak bir otoriteniz var mı? sorusunu sormak lazım. Bu mantıkla bir yere gitmemiz mümkün değil. Dış politikada Türrkiye otoritesini koyamıyor. İş dünyası da bir boykot kararı alsın. Ben burada 3 kuruş kâr edeceğim diye göz göre göre çocukların kurşuna dizilmesine seyirci kalamam" (MÜSİAD Başkanı Ali Bayramoğlu).
"Bize göre Ortadoğu barış sürecinin temelini oluşturan anlaşmaların yeni bir açılıma ihtiyacı var. Bu açılımın bölge ülkeleri, Filistin-İsrail, ilgili ülkelerin bir araya gelmesi suretiyle ve yeni bir konferans yapılmak suretiyle yeniden hayata geçirilebileceğini görmekteyiz" (Dışişleri Bakanı İsmail Cem).
"Türk Devleti olarak Ortadoğu'da barışı gerçekleştirebilecek her türlü girişimi desteklediğimizi ve üstümüze düşen bütün görevlerimizi yerine getirmeye hazır olduğumuzu söylemek istiyorum" (MHP Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli).
"Önce Arafat'ın karargâhının bulunduğu Ramallah'ı ele geçirdiler. Daha sonra Beytüllahim'i. Şimdi, İsrail ordusunun hedefi Gazze. Burayı da işgal ederlerse özerk Filistin yönetiminin işi tam anlamı ile bitmiş olacaktır...
...Washington'un İsrail'i durdurmaya niyeti yok. Onları destekliyor. İslam ülkeleri... Hepsi seyirci. Konuşuyorlar, bildiriler yayınlıyorlar...
... Ya Avrupa Birliği... Güldürmeyin adamı. Bosna-Hersek faciasını hatırlayın.
... Peki, BM... Şâhane gevezeler. Konuşuyorlar. Toplanıyorlar. Tekrar konuşuyorlar. Tekrar toplanıyorlar.
... Zavallı Filistinliler... (Zafer Atay, Dünya Gazetesi 3.03.2002).
***
Yazımızın başında iki sanayicinin devlet gücü, insanlık, hak ve adalet penceresinden Türkiye'nin güçlü bir devlet olarak tavrını net olarak ortaya koyması gerektiğini belirtiyorlar.
Sayın Cem "İstanbul ruhu"nun ardından "Ortadoğu ruhu" ile kan gövdeyi götürürken "konferans"tan bahsediyor. 150 bin kişilik ordu taşlı ve sopalı güçsüzlere saldırırken "konferans" ruhlarını çağırmakla yetiniyor.
Sayın Bahçeli de "Bütün görevleri yerine getirmeye hazır olduğunu" beyan ediyor.
Bu millet siyasi iradeye daha nasıl görev versin... Milletin iradesini alın yansıtın...
Son olarak Zafer Bey tespitlerinde, AB'nin, İslam ülkelerinin nasıl seyirci kaldıklarını, sadece konuşup ahkâm kestiklerinin altını çiziyor.
Bu satırları okurken aklıma şu geliyor...
Kendi öz değerleriyle güçlü; kararlı ekonomisi, kalkınması, ticareti, öz kaynaklarıyla zengin, mimarisi, alt yapısıyla ferah, manevi dinamikleriyle sağlam, kısaca; eğitimde, sağlıkta, sanatta, teknikte... her türlü ilerlemeyi, insanı namına başarmış, koşan, insanı 7'den 70'e, 70'den 120'ye huzurlu ve güvenli yaşatan iradeyi görebiliyor mu?
Şimdilik yine Zafer beyin bir cümlesiyle geçelim...
"Güldürmeyin beni."
"Türkiye eğer Ortadoğu'da lider ülke görüntüsüne soyunacaksa derhal el koymalı. Sayın Başbakan şu an hemen uçağını çekmeli ve bizim gibi sivil toplum örgütlerini de yanına alarak derhal İsrail'e, Beyrut'a gidip Arafat'ın elini sıkmalı. Gerekirse koluna girip yürüyerek onu oradan çıkarmamız lazım. İnsanlık bütün ekonomik çıkarları bir tarafa bırakır. Türkiye'nin tank ihalesini de derhal tek taraflı iptal etmesi lazım.Türkiye'nin ekonomik çıkarları burada güçlü bir devlet görüntüsü verdiği zaman var. Yoksa aman üzülmesin-alınmasın diye ekonomik çıkar olmaz. Bütün bölge ülkeleri güçlü olduğu zaman senden mal alır" (İTO Başkanı Mehmet Yıldırım).
"Tank ihalesi toplumun tüm kesiminden gözardı edilerek yapıldı. Türkiye bu mantıkla bir yere gidemez. İsrail'de bir soykırım yapılıyor. Biz ise bir film şeridi gibi izliyoruz. Türkiye'nin yaptırım gücünü ortaya koyacak bir politika izlemesi gerekiyor ama bu yok ortada. Türkiye tavrını ortaya koyabiliyor mu? Ültimatom verebiliyor mu?
Bu işi durdurmazsanız bütün ilişkilerimizi bertaraf, gözardı edeceğiz diyebiliyor mu? Hükümet olarak bir otoriteniz var mı? sorusunu sormak lazım. Bu mantıkla bir yere gitmemiz mümkün değil. Dış politikada Türrkiye otoritesini koyamıyor. İş dünyası da bir boykot kararı alsın. Ben burada 3 kuruş kâr edeceğim diye göz göre göre çocukların kurşuna dizilmesine seyirci kalamam" (MÜSİAD Başkanı Ali Bayramoğlu).
"Bize göre Ortadoğu barış sürecinin temelini oluşturan anlaşmaların yeni bir açılıma ihtiyacı var. Bu açılımın bölge ülkeleri, Filistin-İsrail, ilgili ülkelerin bir araya gelmesi suretiyle ve yeni bir konferans yapılmak suretiyle yeniden hayata geçirilebileceğini görmekteyiz" (Dışişleri Bakanı İsmail Cem).
"Türk Devleti olarak Ortadoğu'da barışı gerçekleştirebilecek her türlü girişimi desteklediğimizi ve üstümüze düşen bütün görevlerimizi yerine getirmeye hazır olduğumuzu söylemek istiyorum" (MHP Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli).
"Önce Arafat'ın karargâhının bulunduğu Ramallah'ı ele geçirdiler. Daha sonra Beytüllahim'i. Şimdi, İsrail ordusunun hedefi Gazze. Burayı da işgal ederlerse özerk Filistin yönetiminin işi tam anlamı ile bitmiş olacaktır...
...Washington'un İsrail'i durdurmaya niyeti yok. Onları destekliyor. İslam ülkeleri... Hepsi seyirci. Konuşuyorlar, bildiriler yayınlıyorlar...
... Ya Avrupa Birliği... Güldürmeyin adamı. Bosna-Hersek faciasını hatırlayın.
... Peki, BM... Şâhane gevezeler. Konuşuyorlar. Toplanıyorlar. Tekrar konuşuyorlar. Tekrar toplanıyorlar.
... Zavallı Filistinliler... (Zafer Atay, Dünya Gazetesi 3.03.2002).
***
Yazımızın başında iki sanayicinin devlet gücü, insanlık, hak ve adalet penceresinden Türkiye'nin güçlü bir devlet olarak tavrını net olarak ortaya koyması gerektiğini belirtiyorlar.
Sayın Cem "İstanbul ruhu"nun ardından "Ortadoğu ruhu" ile kan gövdeyi götürürken "konferans"tan bahsediyor. 150 bin kişilik ordu taşlı ve sopalı güçsüzlere saldırırken "konferans" ruhlarını çağırmakla yetiniyor.
Sayın Bahçeli de "Bütün görevleri yerine getirmeye hazır olduğunu" beyan ediyor.
Bu millet siyasi iradeye daha nasıl görev versin... Milletin iradesini alın yansıtın...
Son olarak Zafer Bey tespitlerinde, AB'nin, İslam ülkelerinin nasıl seyirci kaldıklarını, sadece konuşup ahkâm kestiklerinin altını çiziyor.
Bu satırları okurken aklıma şu geliyor...
Kendi öz değerleriyle güçlü; kararlı ekonomisi, kalkınması, ticareti, öz kaynaklarıyla zengin, mimarisi, alt yapısıyla ferah, manevi dinamikleriyle sağlam, kısaca; eğitimde, sağlıkta, sanatta, teknikte... her türlü ilerlemeyi, insanı namına başarmış, koşan, insanı 7'den 70'e, 70'den 120'ye huzurlu ve güvenli yaşatan iradeyi görebiliyor mu?
Şimdilik yine Zafer beyin bir cümlesiyle geçelim...
"Güldürmeyin beni."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Feyyaz İnanç / diğer yazıları
- ‘Işıkları açın’ / 07.05.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021