"Türkiye iyi durumda değil.
Ülkemiz karanlık bir tüneldedir.
Başbakan aklınca selamlaşma kampanyası başlatsa da, insanlarımızın arasına nifak girmekte, selam sabah kesilmektedir.
Milletimiz kararmış vicdanların elindedir.
Vatanımız korkakların, kanlı ve terörist niyetlerin güdümündedir.
Geri çekilmeler başarı olarak takdim edilmektedir.
Etrafımızdaki çember giderek daralmaktadır.
Önümüz engebelerle dolu, geleceğimiz risklerle çevrilidir.
İç huzurumuz, toplumsal barış ve asayişimiz soluk alamamaktadır.
Her değerimize saldırılmaktadır.
Her emanetimize sataşılmaktadır.
Her günümüz zulümle geçmektedir.
Milletimiz suçlanmaktadır.
Dilimiz sulandırılmaktadır.
Türklük sorgudadır.
Kimliğimiz ve egemenlik haklarımız sallantıdadır.
Bayrağımız yarım kafalıların, yandaş ve yalakalıktan tam not almış müfrezelerin hücumuna uğramaktadır.
Hangi zaviyeden bakarsak bakalım, Türkiye iyi durumda değildir.
Gelişmeleri hangi dünya görüşüyle yorumlarsak yorumlayalım, Türk milletinin akıbeti iç açıcı görülemeyecektir…
Terörü İmralı'dan yöneten eşkıya başı, hayal dahi edemeyeceği bir konum ve duruma yükseltilmiştir.
Bölücü örgüt jestlerle dirilmiş, tavizlerle silahlanmış, pazarlıklarla Türkiye Cumhuriyeti'nin karşısına sanki muadili bir güç, sanki eşit bir muhatabı gibi dikilmiştir.
AKP, PKK'yı omuzunda taşımış, havalarda gezdirmiştir.
AKP, PKK'ya ruhunu kaptırmış, irade ve iffetini devretmiştir.
Kandil hayranlığı AKP'nin aklını almış ve afallatmıştır…
Görüyorsunuz, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, bir teröristin, bir katilin, bir sabıkalı bölücünün 10 maddelik ihanet metnini çözüm diye sunmaktadır…
Şehitlerimizin istismarı ya da hepimiz için kutsal olan kavramlar üzerinden siyaset geliştirmemiz halinde kaybedenin biz olacağını söylemektedir.
İmralı canisinin sözlerine dikkat kesilen vicdanlı, milliyetçi-vatansever yürekler yaklaşan fırtınayı hissetmektedir.
Her bir maddesi musibet, her bir maddesi melanet, her bir maddesi mahvoluş demek olan ihanet metni, Dolmabahçe Sarayı'ndaki Başbakanlık Ofisi'nde rahat koltuklarına kurulan müflis şahsiyetlerce açıklanmıştır.
Neymiş, PKK olağanüstü kongre toplayıp silah bırakacakmış.
Neymiş, barış gelecek, demokratik siyasetin önü açılacakmış…
İmralı canisinin hazırlayıp Kandil çetesinin ihtiyatla paraf ettiği 10 maddelik ihanet metni; Türkiye Cumhuriyeti'nin çöküş belgesi, varoluşunu inkar beyannamesidir.
Bu, niyet beyanı değil, nimet bilmezliğin tezahürüdür.
AKP, PKK'yla mütareke yapmış, müzakereye hız vermiştir…
AKP'nin, PKK'ya iltifat yağdırması ve ihya yarışına girmesi gönül gözünün kapandığına, siyasi basiret kanallarının tıkandığına açık delildir.
İktidar partisi bölücülerin umut kapısı mevkiini kendisine yakıştırmıştır.
AKP, PKK'ya yılışmış, onursuzca Kandil ve İmralı eşiklerine yüz sürmüştür.
İmralı canisi sonunda saraylara kadar fiilen gelmiş, mesajlarını Başbakanlık ofisinde okutmuştur.
Caninin teklif ve tehdit dolu sözlerine AKP taşıyıcı bedenlik yapmıştır.
Hükümet teröristlere kucak açmış, kulak kabartmış, kumandayı uzatmış, kulvarı boşaltmıştır.
Kumpas tüm yönleriyle deşifre olmuştur.
Milletimizin içine yuvarlandığı tezgah vasat bulmuştur.
İhanetin kravatlı kravatsız aktörleri sobelenmiştir.
AKP-PKK koalisyonun karanlıkta kalan noktaları vuzuha ermiştir.
Öyle ki, AKP-PKK müştereken Türkiye'yi kundaklamış ve kuşatmıştır…
Diyeceğim odur ki, PKK'nın silah bırakma çağrısı zaman kazanmaya dönük bir manevradır ve kandırmacadan ibarettir.
Silah bırakan varsa o da AKP Hükümeti'dir.
Silahları gömen, indiren, kılıfına sokan varsa o da Türk devletidir.
PKK'nın silah bırakacağını, silahla yollarını ayıracağını ummak ve beklemek ahmaklık ve gaflettir."
Tarih 3 Mart 2015. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşma (Kaynak; https://www.internethaber.com/devlet-bahceliden-cok-sert-cozum-sureci-aciklamasi-769940h.htm).
Tarih 14 Şubat 2021. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: "6 yıl önce PKK tarafından kaçırılan Kuzey Irak'ta alıkonulan 13 evladımız, alçakça, kalleşçe şehit edildi."
Tarih 16 Şubat 2021. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, partisinin grup toplantısından:
"CHP yönetimine sesleniyorum; PKK'yı saklamak ne size ne de HDP'ye hiçbir şey kazandırmayacak. PKK'ya katil demek, eşkıya demek, size ancak onur, şeref, itibar kazandıracaktır. Kapı kapı dolaşarak, ne kızı vereyim ne dünürü küstüreyim havasındaysanız nal toplarsınız.
PKK'nın, Kürt kökenli kardeşlerimle ilişkilendirmesi ayıptır. Kürt kökenli kardeşlerim kalleşliğe onay vermez, devletine ve milletine cephe alan vampirlere asla dayanak olmaz. HDP, Kürt kökenli kardeşlerimin değil, PKK'nın sözcüsüdür. HDP insan kaçakçısıdır. HDP ile hesaplaşmadan PKK'yı bitirdik diyemeyiz, HDP'nin kapatılması elzemdir, Cumhuriyet Başsavcılığı gerekeni yapacaktır ve yapmak durumundadır.
CHP ve İP rahat olsunlar, olacaklar zorlarına gitmesin. Şayet bize bir görev düşerse, ki bu zaman yakındır, MHP Siyasi Partiler Kanunun 100'üncü maddesinden kaynaklanan hakkını tam ve eksiksiz kullanarak tarihi müracaatını mutlaka yerine getirecektir."
Akın Aydın; Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Başka bir şey de demiyorum.
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024