Göz göre göre batırmak!

Külahlarımızı önümüze koyarak, akl-ı selim ile vicdan muhasebesi yapalım lütfen?Millet olarak, devlet olarak? nereye gidiyoruz?!Yüreklerimizi gözlemleyelim.Aile yapımızın nereye doğru sürüklendiğine bakalım.Kültürel, ahlakî ve dini değerlerimizin vaziyeti ne durumda; muhasebesini yapalım.Toplum şirazemiz ne vaziyette, devlet çarkımız ne halde; son bir gözlem daha yapalım.Elde ne kaldı bütün bu temel unsurlarda?!Yürekler tarumar? Doğru mu? Doğru.Fertlerin yürekleri bomboş, toplumsal hafıza, kollektif akıl darmadağınık!Umut kalmamış? İdeal ve ufuktan eser yok.Var diyebilen beri gelsin!Aile yapımız dağıtılıyor; aile için şiddet çoğalmış, kavga gırla gidiyor. Boşanmalar, terk etmeler almış başını gidiyor? Dur diyebilen yok, mahallede artık sözü geçen yok.Caddelerin, sokakların ve ortalıkta gezinen genç-yaşlı, kadın-erkek insanımızın ahvaline bakın? Gözler ferini yitirmiş, bakışlar buğulu, takatlar kesik. İnsanlar canlı cenazeler gibi geziniyor. Açık hapishanede volta atan mahkum gibi yürüyorlar.Devlet çarkı bundan farklı mı?! Maalesef?Devlet çarkın dişlileri, dişleri birbirini kemiriyor. Birbirini yiyor cümlesi!Aile, devlet, ordu ve din; bir toplumun "millet" olabilmesinin "olmazsa olmaz" unsurlardır, bu unsurlar ortadan kalkınca devlet ortadan kalkar, millet ortadan kalkar, yediden-yetmişe herkes bu temelleri koruyup kollamakla mükelleftir; aksi halde millet sürü olmaya, devlet de çökmeye mahkumdur, diyor BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş bey.İşte bu temel unsurlar örseleniyor, kökten sallanıyor, sökülüyor.Kara mizah değil bu söylediklerim? Bizim hikayemiz!Ya ekonomik vaziyetimiz? Borç, faiz ve haciz batağında debelenen, debelendikçe batan bir vaziyet var? Hem fert olarak, hem işletme olarak, hem de devlet olarak. Debelendikçe batıyoruz; battıkça debeleniyoruz.Asırlardan beri namı dünyayı tutmuş bu yüce milleti taşıyan gemi, göz göre göre işte böyle batırılır.Bir devlet işte böyle çökertilir.Bir millet işte böyle dağıtılır.Bu gidişatı geri çevirecek yüreğe, umuda, imana, birlik ve bütünlük sevdasına, projeye, programa sahip devlet adamı, siyaset adamı, ilim, fikir ve gönül adamı lazım? Hamdolsun Türkiye'nin böyle bir insanı var; Prof. Dr. Haydar Baş! Bu kıratta varsa bir başka yürek sahibi, beri gelsin!O halde vazife milletimize düşüyor; sivil-asker tek yürek-tek bilek olarak böyle siyaset ve devlet adamının etrafında kenetlenerek, Türk devleti ve milletini bu vahim gidişattan geri çevirmemiz gerekiyor.Topyekün kendimize gelmemiz gerekiyor. Ayık olanlar, olmayanları ayıktırsın? Aksi halde ne kendimiz kalır, ne de gemimiz! Akıbet hayrola?