logo
23 NİSAN 2024

İsrail terörü Ramazan'da şiddetlendi, teravih sonrası 100'den fazla yaralı, Filistin'den dünyaya çağrı

İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs'te teravih namazı sonrası Filistinlilere ses bombaları ve toplumsal olaylara müdahale araçlarıyla (TOMA) müdahalesinde yaralı sayısı 105'e yükseldi
23.04.2021 04:32:00
İsrail terörü Ramazan'da şiddetlendi, teravih sonrası 100'den fazla yaralı, Filistin'den dünyaya çağrı
İsrail terörü Ramazan'da şiddetlendi, teravih sonrası 100'den fazla yaralı, Filistin'den dünyaya çağrı

İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs'te teravih namazı sonrası Filistinlilere ses bombaları ve toplumsal olaylara müdahale araçlarıyla (TOMA) müdahalesinde yaralı sayısı 105'e yükseldi

Filistinliler, Mescid-i Aksa'da kılınan teravih namazı sonrası Doğu Kudüs'te bulunan Eski Şehir'in Şam Kapısı yakınında toplandı.

Gerginliğin artması üzerine İsrail polisi, Filistinlileri dağıtmak için TOMA ile atlıları devreye soktu.

TOMA'lardan Filistinlilerin üzerine foseptik suyu sıkılırken, İsrail polisi kalabalığı dağıtmak için ses bombaları da kullandı.

Öte yandan polis aşırı sağcı Yahudilerin Eski Şehir çevresine ulaşmasına izin vermedi.

İsrail polisi, aşırı sağcı Yahudileri de ses bombaları ve toplumsal olaylara müdahale araçlarıyla dağıtmaya çalıştı, bazılarını gözaltına aldı.

Filistin Kızılayı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesi çevresindeki polis müdahalesinde yaralanan Filistinli sayısının 105'e yükseldiği belirtildi.

Açıklamada, 22 yaralının hastaneye kaldırıldığı bildirildi.

Filistin Kızılayı Sözcüsü Ata Cabir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail polisinin müdahalesinde plastik mermi kullandığı ve yaralanmaların büyük çoğunluğunun plastik mermi kaynaklı olduğunu vurguladı.

Kudüs'ün farklı bölgelerinde Filistinliler ile Yahudiler arasında kavga yaşandı.

Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, Yahudiler ile Filistinlilerin birbirlerine darbettikleri ve taşladıkları görüldü.

İsrail polisi ramazan ayının başlamasıyla Şam Kapısı önünde yer alan oturma alanlarını barikatlarla kapatmıştı.

Teravih namazı sonrası söz konusu alanda oturmalarına izin verilmemesi nedeniyle Filistinliler, ramazanın ilk gününden itibaren teravih namazı sonrası Şam Kapısı'da toplanıyor, İsrail polisi de onlara müdahale ediyor. 


Filistin'den dünyaya çağrı

 Filistin yönetimi, işgal altında olan Doğu Kudüs'teki Filistinlileri fanatik Yahudilere karşı koruması için uluslararası topluma çağrıda bulundu.

İsrail polisinin, teravih namazı sonrası Doğu Kudüs'te bulunan Eski Şehir'in Şam Kapısı yakınlarında toplanan Filistinlilere ses bombası ve TOMA'larla müdahale etmesinin ardından Filistin Devlet Başkanlığından yazılı açıklama yapıldı.

Filistin haber ajansı WAFA'da yayımlanan açıklamada, Doğu Kudüs'ün Filistin devletinin başkenti ve "kırmızı çizgi" olduğu vurgusu yapıldı.

Fanatik Yahudilerin, İsrail polisinin koruması altında, Araplara ölüm sloganları atarak yaptığı provokasyonların kınandığı belirtilen açıklamada, yaşanan güvenlik zafiyetinden İsrail sorumlu tutuldu.

Açıklamada, Kudüs'teki Filistinlilerin, Yahudi yerleşimcilere karşı korunması için uluslararası topluma çağrı yapıldı.

Öte yandan Fetih Merkez Komitesi üyesi Hüseyin eş-Şeyh Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Yahudilere karşı verilen mücadelenin, Kudüs'ün Filistin'in ebedi başkenti oluşu konusundaki ısrar ve egemenlik mücadelesi olduğunu ifade etti.

Şeyh, "Bu, Kudüs'ümüzü ve kutsal mekanlarımızı savunduğumuz gerçek bir savaş." ifadesini kullandı.

Filistin Kızılayı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesi çevresindeki polis müdahalesinde yaralanan Filistinli sayısının 105'e yükseldiği belirtilmişti.  

 

İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
Şampiyonluk yarışında önemli kayıp
Fenerbahçe son dakika penaltısı ile yıkıldı
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
Şampiyonluk yarışında önemli kayıp
Fenerbahçe son dakika penaltısı ile yıkıldı

Gümrük Birliği'nde AB ipe un seriyor

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 28 yıl önce yürürlüğe giren Gümrük Birliği’nde Türkiye'nin istediği güncellemeye AB yanaşmıyor. Uzmanlar mevcut şartlarda AB lehine işleyen anlaşmada güncelleme konusunun kasıtlı bir şekilde sürüncemede bırakıldığını düşünüyor
22.04.2024 18:16:00
Yenal Arman
Gümrük Birliği'nde AB ipe un seriyor
Gümrük Birliği'nde AB ipe un seriyor
Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki ekonomik köprü olan Gümrük Birliği (GB), 1963 yılında Ankara Anlaşması ile temelleri atılan ve 1996'da yürürlüğe giren bir anlaşmadır. Türkiye yıllardır Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gerektiği ifade ediyor, ancak AB bu konuda adım atmaktan imtina ediyor. Bu anlaşmanın Türkiye'nin AB ile entegrasyon sürecinde önemli bir adım olduğunu düşünenlerin yanında, Türkiye ekonomisine zarar verdiğini ifade edenler de az değil. Gümrük Birliği yürürlüğe girdikten sonra, Türkiye-AB arasındaki ticaret hacmi artış göstermiştir. 1996 yılında 33 milyar dolar civarında olan bu hacim, 2022 yılında 196 milyar dolara ulaştı. Ayrıca, GB, Türkiye'nin Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) yükümlülüklerini yerine getirmesinde de önemli bir avantaj sağlamıştır. Ancak kimi uzmana göre Gümrük Birliği anlaşması olmasa dahi bu ticaret artışı gerçekleşecekti.

Tek istisna Türkiye

AB'de temel kural tam üyelikle birlikte Gümrük Birliği'ne girilmesidir. Hal böyleyken Türkiye üye olmadan AB ile Gümrük Birliği oluşturan Andorra ve San Marino gibi şehir devletleri dışındaki tek ülke oldu. Ekonomisi zayıf yeni üyelere kolaylık niteliğinde uygulanan istisnai kural ise, tam üyelikten bir süre sonra GB'nin başlamasıdır. Örneğin Yunanistan 1981'de tam üye olduğu halde, GB'ye 1986'da girmiştir. İspanya ve Portekiz ise 1986'da tam üye oldukları halde GB'ye 7 yıl sonra yani 1993'te girmişlerdir. AB tarihinde önce GB sonra üyelik hiç olmamıştır. Şu halde bu konuda tek istisna Türkiye'dir.

Gümrük Birliği'nin getirdiği zorluklar

Gümrük Birliği'nin Türkiye açısından olumsuz sonuçları olmuştur. Türkiye, gümrük politikalarını doğrudan belirleme yetkisini kaybetmiş ve AB'nin serbest ticaret anlaşmaları nedeniyle bazı ülkelerle haksız rekabet riskleriyle karşı karşıya kalmıştır. Ayrıca, AB'nin karar alma mekanizmalarına yeterli düzeyde dahil olamaması da eleştirilen noktalardan biridir. Gümrük Birliği'nin bazı sorunlu tarafları şöyle sıralanabilir:
Gümrük Birliği, Türkiye'yi AB'nin tam bir açık pazarı durumuna getirmiştir.
Gümrük Birliği'yle Türkiye dış ticareti yönlendirmede devletin elindeki önemli kozlardan biri olan gümrük politikalarını doğrudan belirleme yetkisini kaybetmiştir. Bu anlaşmaya göre örneğin Türkiye ithalat üzerine istediği gibi ek bir vergi koyamaz.
Teşvik politikalarımızı da kendi ekonomik çıkarlarımıza ve ihtiyaçlarımıza uygun şekilde belirleme imkanı GB yüzünden kalmamıştır. Bu alanda da AB'nin mevzuatına uymak zorundayız.
AB'nin serbest ticaret anlaşması imzaladığı bazı ülkelerin, AB üzerinden pazara girme avantajının da etkisiyle ülkemizle benzer bir anlaşma imzalamada isteksiz kalmasıyla oluşan ticaret sapması ve haksız rekabet risleri.
Gümrük Birliği'ni ilgilendiren alanlarda AB'nin karar alma mekanizmalarına Türkiye'nin yeterli düzeyde dahil olamaması.

Türkiye güncelleme istiyor

Türkiye uzun zanadır Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ve modernize edilmesini talep ediyor. Ancak mevcut şartların AB lehine olduğu için muhataplarımız buna pek yanaşmıyor. Güncelleme talebinde Türkiye'nin AB ticaret politikası oluşturulurken danışma prosedürlerinin güçlendirilmesi, uyuşmazlıkların çözümü için etkin bir mekanizma oluşturulması ve karayolu taşımacılığındaki engellerin kaldırılması gibi konular öne çıkıyor. Uzmanlar, bu sürecin başarıyla tamamlanması halinde, Türkiye'nin AB pazarına daha etkin bir şekilde entegre olabileceğini ve karşılıklı ticaretin daha da artacağını öngörüyorlar.Yine Gümrük Birliği ile ilgili olarak görülen bir diğer konu da vize serbestisi. İş görüşmeleri yapma, iş anlaşmaları imzalama, ticaret fuarlarına katılma gibi sebeplerle AB ülkelerine seyahat etmek isteyen iş insanları için vizenin hem maddi bir külfet, hem zaman kaybı hem de psikolojik bir bariyer oluşturması Gümrük Birliği'nin işleyişini olumsuz etkiliyor. Ancak vize serbestisi AB ve Türkiye arasında ayrı bir çerçeve içinde görüşülüyor. İkinci önemli konu ise sanayi ürünleri ticareti ile kısıtlı olan Gümrük Birliği'nin kapsamının yeni alanlara genişletilmesi. Bu alanlar ise tarım ürünleri, hizmet sektörleri ve kamu alımları olarak öngörülüyor. Büyük ihtimalle bu alanlar ile ilgili düzenlemeler için ayrı araçlar kullanılabilecek. Yani Gümrük Birliği kararını revize etme ve ekleme yapmaktan öte ayrı anlaşmalar ile bir ikili ticaret paketi oluşturulacak.

Müşteriye ayar veren Patiswiss CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu istifa etti

Sosyal medya üzerinden küflü çikolataları paylaşan bir tüketiciyi "Karşında dev Migros ve biz varız" ifadeleriyle tehdit eden Patiswiss CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu görevinden istifa etti.
22.04.2024 14:40:00
Haber Merkezi
Müşteriye ayar veren Patiswiss CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu istifa etti
Müşteriye ayar veren Patiswiss CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu istifa etti
Bir sosyal medya kullanıcısının paylaştığı küflü çikolata fotoğraflarına verdiği yanıt ve açıklamalarla gündeme oturan Patiswiss CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu görevinden istifa etti.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Tunaoğlu, "Samimi özrümün bir yansıması olarak bugün itibarıyla Yönetim Kurulu Başkanlığı görevimden ayrılıyorum" dedi.

"Savunması yok"

Tunaoğlu şu ifadelerle istifasını açıkladı:

"Her şeyin önüne koyduğum tüketicilerimizden birini, hatalı bir cevapla üzdüm. Özellikle her geçen yıl kadın istihdamını artırmayı, iş hayatındaki eşitliğini savunmayı kendine misyon edinmiş biri olarak hemcinsime vermiş olduğum hatalı cevabın savunması olmayacağını elbette biliyorum. Bu yaptığımın çok yanlış bir davranış olduğunu kabul ediyor, yaşanan bu tatsız hadise nedeniyle başta kendisinden sonrasında da tüm tüketicilerimizden ve değerli kamuoyundan samimi bir şekilde özür diliyorum.

Samimi özrümün bir yansıması olarak bugün itibarıyla Yönetim Kurulu Başkanlığı görevimden ayrılıyorum.

Görev değişikliği yönetim kurulunun kararıyla hızlıca ilan edilecektir."



Ne olmuştu?

Ankara merkezli çikolata fabrikası Patiswiss'in yönetim kurulu başkanı Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu, bir sosyal medya kullanıcısının paylaştığı küflü çikolata fotoğraflarına tehditle yanıt vermişti.

Tunaoğlu, sosyal medya kullanıcısına "Karşında dev Migros ve biz varız" şeklinde ifadeler kullanmış, marka karalama davası açacağını da ima etmişti.

Tunaoğlu daha sonra da paylaşımını silmişti.

Tunaoğlu'nun verdiği yanıt sosyal medya tepki çekmişti. Tunaoğlu'nun tepki çeken açıklamalarının ardından Migros ve Carrefour Patiswiss ürünlerini raflardan ve internet sitesinden kaldırmıştı.

51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı'nda kolon kesildiği bilirkişi raporuyla tespit edildi

Gaziantep'in Nizip ilçesinde 6 Şubat depreminde yıkılan ve 51 kişinin ölümüne sebep olan Furkan Apartmanı'nda kolon kesildiği KTÜ bilirkişi raporuyla tespit edildi.
22.04.2024 13:58:00
İhlas Haber Ajansı
51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı'nda kolon kesildiği bilirkişi raporuyla tespit edildi
51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı'nda kolon kesildiği bilirkişi raporuyla tespit edildi
Gaziantep'in Nizip ilçesinde 6 Şubat depreminde yıkılan ve 51 kişinin ölümüne sebep olan Furkan Apartmanı ile ilgili Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) tarafından hazırlanan bilirkişi raporu açıklandı.

Açıklanan rapora göre apartmanın zemin ya da bodrum katında bulunan kolonların kesildiği tespit edildi.

Ana taşıyıcı kolon kesilmiş

Furkan Apartmanı'na ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda, 'Binanın ana taşıyıcı kolonu olan S11 kolonunun kesildiğine, heyete gelen bütün raporlar ve kanıtları ortak bir şekilde değerlendirildiğinde, S11 kolonunun inşa edildiği ve inşa edildikten sonra kullanıcıları tarafından kesildiğine, yan kısımlarında bulunan S3A ve S4A kolonlarının ise kaydırılarak inşa edildiği değerlendirilmiştir' ifadeleri yer aldı.

S4A ve S3A kolonlarının taşıyıcı özelliği yok

KTÜ Bilirkişi raporunda, "Taşıyıcı sistem elemanlarının bazılarının inşasında statik projeye göre kesit ve yerleşim aksı farklılıklarının olduğundan bahsedilmiştir. Beton değerleri ve demir dayanımı standartlara uygun yapıldığı görülmüştür. S4A kolonu ve S3A kolonlarının bina statiğine ve taşıyıcılığına her hangi bir etkisi olmadığı sabit görülmüş binanın yıkımına sebebiyet veren şeyin kesilen kolonlar olduğu görülmüştür' ifadeleri ise dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'a gitti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaretlerde bulunmak üzere Irak'ın başkenti Bağdat'a gitti

22.04.2024 12:08:00 / Güncelleme: 22.04.2024 12:16:23
AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'a gitti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'a gitti

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Bağdat Uluslararası Havalimanı'nda Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ve diğer yetkililer resmi törenle karşıladı.

Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da Bağdat'a geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, günübirlik ziyareti kapsamında, Bağdat'ta Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid ve Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ile görüşecek. Erdoğan ile Sudani ortak basın toplantısı düzenleyecek, iki ülke arasında anlaşmalar imzalanacak.

Erdoğan, temasları çerçevesinde daha sonra Erbil'e ziyaret gerçekleştirecek.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.