logo
04 ARALIK 2023

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 13 bin 300 oldu

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 5 bin 600'ü çocuk, 3 bin 550'si kadın olmak üzere 13 bin 300 oldu.
20.11.2023 21:55:00 / Güncelleme: 21.11.2023 08:27:50
Anadolu Ajansı
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 13 bin 300 oldu
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 13 bin 300 oldu
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, Telegram hesabından saldırıların 45'inci gününde Gazze Şeridi'ndeki toplam ölü ve yaralı sayısı ile yıkıma ilişkin son durumu paylaştı.

Buna göre, 7 Ekim'den bu yana devam eden saldırılarda 13 bin 300 kişi yaşamını yitirdi; ölenlerden 5 bin 600'ünü çocuklar, 3 bin 550'sini kadınlar oluşturdu.

Saldırılarda 201 doktor, hemşire ve ilk yardım görevlisi ve 60 gazeteci öldü. Yaralı sayısı da 31 bin oldu.

Kayıp sayısı ise enkazda ve sokaklardaki cesetler dahil olmak üzere 6 bin 500'ü aştı. Bunların 4 bin 400'den fazlasını yine kadın ve çocuklar oluşturdu.

Altyapıya verilen zarar

İsrail saldırılarında şu ana kadar 98 hükümet binası ve 266 okul hedef alındı, 66 okul hizmet dışı kaldı.

Saldırıya uğrayan okullardan sonuncusu Nuseyrat'taki Malezya Okulu, Gazze'nin kuzeyindeki Kuveyt Okulu ve El-Bureyc'deki UNRWA Okulu oldu.

Bombalanan 170 camiden 83'ü de tamamen yıkıldı.

Daha önce açıklanan 225 bin konutun kısmen, 43 binin ise tamamen yıkıldığı bilgisi güncellenmedi.
 

 

İstanbul'da da hissedildi
Gemlik'te 5.1 büyüklüğünde deprem
5.1'lik deprem sonrası Ahmet Ercan'dan açıklama
'Bu deprem öncüdür'
Otomotiv satışlarında 1 milyon barajı aşıldı
Tüm zamanların rekoru kırıldı
TÜİK enflasyonu yine ENAG'ın yarısı
Yıllık enflasyon kasımda yüzde 61.98 oldu
ENAG enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 129,27
Akşener'e yaptığı teklifi açıkladı
'Kabul etmezlerse önümüze bakacağız'
4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı
İsrail, hastane kapısında bekleyenleri vurdu
'Uluslararası hukuka saygı duyma zamanı geldi'
UCM Başsavcısı İsrail'i uyardı
İsrail ordusundan kara harekatı açıklaması
İşgal genişlemeye devam edecek
Naci Hoca'dan açık uyarı...
Konu deprem ve bağımsızlık
Cari açık verdiğimiz 281 ürün tespit edildi
'Bakanlık yüksek açıktan hoşnut değil'
Sel ve deprem vurdu
Kentin turizmi ağır darbe aldı
Döviz açığının ilacı
Türkiye maden zengini
Beşiktaş'ın yeni başkanı Hasan Arat
Serdar Adalı'ya fark attı
'Her alanda ilerlerken kültürde zayıflıyoruz'
İlber Hoca'dan çarpıcı 'devlet' uyarısı
İstanbul'da da hissedildi
Gemlik'te 5.1 büyüklüğünde deprem
5.1'lik deprem sonrası Ahmet Ercan'dan açıklama
'Bu deprem öncüdür'
Otomotiv satışlarında 1 milyon barajı aşıldı
Tüm zamanların rekoru kırıldı
TÜİK enflasyonu yine ENAG'ın yarısı
Yıllık enflasyon kasımda yüzde 61.98 oldu
ENAG enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 129,27
Akşener'e yaptığı teklifi açıkladı
'Kabul etmezlerse önümüze bakacağız'
4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı
İsrail, hastane kapısında bekleyenleri vurdu
'Uluslararası hukuka saygı duyma zamanı geldi'
UCM Başsavcısı İsrail'i uyardı
İsrail ordusundan kara harekatı açıklaması
İşgal genişlemeye devam edecek
Naci Hoca'dan açık uyarı...
Konu deprem ve bağımsızlık
Cari açık verdiğimiz 281 ürün tespit edildi
'Bakanlık yüksek açıktan hoşnut değil'
Sel ve deprem vurdu
Kentin turizmi ağır darbe aldı
Döviz açığının ilacı
Türkiye maden zengini
Beşiktaş'ın yeni başkanı Hasan Arat
Serdar Adalı'ya fark attı
'Her alanda ilerlerken kültürde zayıflıyoruz'
İlber Hoca'dan çarpıcı 'devlet' uyarısı

Marmara Denizi'ndeki 5.1'lik deprem Trakya'da da hissedildi

Marmara Denizi Gemlik Körfezi'nde meydana gelen 5,1 ve 4,5 büyüklüğündeki depremler Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'da da hissedildi.
04.12.2023 12:09:00
AA
Marmara Denizi'ndeki 5.1'lik deprem  Trakya'da da hissedildi
Marmara Denizi'ndeki 5.1'lik deprem  Trakya'da da hissedildi
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) sitesinde yer alan bilgiye göre, Marmara Denizi'nde saat 10.42'de 5,1 büyüklüğünde, 10.45'te 4,5 büyüklüğünde depremler kaydedildi.

Yaşanan sarsıntılar Trakya illerinde de hissedildi.

Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ AFAD il müdürlüklerinden alınan bilgiye göre, yaşanan depremler nedeniyle bölgede olumsuzluk yaşanmadı.

Edirne Valisi Yunus Sezer, Kırklareli Valisi Birol Ekici ve Tekirdağ Valisi Recep Soytürk de yaptıkları açıklamalarda geçmiş olsun dileklerini ileterek, illerinde depremden kaynaklı herhangi bir olumsuz ihbarın olmadığını ifade etti.

 

KDK'dan ilginç tribün kararı

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), gittiği maçta bulunduğu tribündeki bazı taraftarların çirkin ve kötü tezahüratı nedeniyle bir sonraki maça girişi yasaklanan kişinin başvurusu üzerine, Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) bu yönde tezahürat yapanların kameralarla tek tek belirlenmesi ve bu kişilere yaptırım uygulanması tavsiyesinde bulundu.
04.12.2023 00:20:00
AA
KDK'dan ilginç tribün kararı
KDK'dan ilginç tribün kararı

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), gittiği maçta bulunduğu tribündeki bazı taraftarların çirkin ve kötü tezahüratı nedeniyle bir sonraki maça girişi yasaklanan kişinin başvurusu üzerine, Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) bu yönde tezahürat yapanların kameralarla tek tek belirlenmesi ve bu kişilere yaptırım uygulanması tavsiyesinde bulundu. KDK'nin kararına göre, bir taraftarın gittiği maçta, tribündeki bazı kişiler çirkin ve kötü tezahüratta bulundu. Bu nedenle tribünün ilgili blokunda bulunan bütün tarafların bir sonraki maça girişleri Pasolig uygulaması üzerinden yasaklandı.

Kendisinin çirkin ve kötü tezahürat yapmadığını, Pasolig uygulamasında maça girenlerin kimlik bilgilerinin bulunduğunu, çirkin ve kötü tezahürat yapanların tek tek stadyumda bulunan kameralarla belirlenerek ceza uygulanabileceğini savunan taraftar, KDK'ye şikayette bulundu.


KDK, çirkin ve kötü tezahürat yapanların kamera sistemleriyle tek tek belirlenerek ceza uygulanması yönünde TFF'ye tavsiye kararı verdi. Kararda çirkin ve kötü tezahüratta bulunanların tek tek belirlenebileceğine işaret edildi. AA

İşte gerçek beka sorunu: Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer

Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da verdiği konferansta, depreme karşı en etkili çözümün 'depreme dirençli yerleşim alanları oluşturmak' olduğunu dile getirerek, "Türk milleti bunu yapmadığı sürece 21. asrı ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız olarak atlatamayız" dedi.
04.12.2023 00:13:00 / Güncelleme: 04.12.2023 07:50:19
Haber Merkezi
 İşte gerçek beka sorunu:  Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer
 İşte gerçek beka sorunu:  Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul Rumeli Üniversitesi'nde "Deprem Gerçeği ve Yapılması Gerekenler" başlıklı konferans verdi. Prof. Dr. Görür deprem gerçeği ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

"Türkiye'nin her tarafı faylarla dolu. Bu fayların deprem yineleme periyodu dolduğu zaman deprem kaçınılmaz" olacaktır diyen Görür, şunları söyledi:

"Türkiye'nin hemen hemen her yerinde deprem olacak. Öyle dörtlük beşlik depremlerden bahsetmiyorum. 7 ve üzeri büyüklüğündeki afet niteliğinde depremler olacak. Dolayısıyla bu ülkede herhangi bir gece bir sabah kalktığınızda herhangi bir yerde büyük bir depremin olduğunu, binlerce evin yıkıldığını, insanımızın öldüğünü duyabilirseniz. Gerçek olan bu. Çözümü ise çok basit. Tek çözüm depreme dirençli yerleşim alanları oluşturarak, ülkemizdeki bütün yerleşim alanlarını depreme dirençli yapılmasını sağlayacağız. Bu mümkün değil gibi gözüküyor ama gayet mümkün. Örneklemek gerekirse, Kaliforniya, Japonya, Meksika hatta Brezilya, Arjantin, İtalya, Çin… Bütün buralarda depreme dirençli kentler oluşturulmuş, özellikle Endonezya'da. Bu ülkelerde, Türkiye'deki depremlerden daha büyük şiddetle depremler olduğu halde, özellikle Japonya'da, 35 kişi ya ölüyor ya ölmüyor. Günlük yaşam bile değişmiyor."


Marmara'da risk büyük

Marmara Bölgesi'nin deprem tehdidi altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Naci Görür, şunları söyledi:

"Marmara Denizi'nin içinde İzmit Körfezi'nden başlayıp Tekirdağ'a giden bir fay zonu var. Bu zon dünyanın en tehlikeli ve en çok deprem üreten zonlarından biri. Uzunluğu 160 kilometre ve 3 parçadan meydana geliyor. Biri Adalar'ın güneyindeki Adalar Fayı, diğeri Kumburgaz Fayı, öbürü de Tekirdağ Fayı. Bizim denizaltı ile yaptığımız çalışmalar Tekirdağ Fayı'nın 1910 senesinde kırıldığını gösteriyor. Kalan iki fay da kilitli ve deprem üretebilecek durumda. Ne zaman üretir? Onu bilmiyoruz ama 1999 depreminden sonra diyelim ki 30 yıl içerisinde. Her an olmak kaydıyla Marmara'da depremin olma olasılığı 30 yıl içinde yüzde 64. Şimdiye kadar 24 senemiz geçti. Dolayısıyla bu iki fay depremi oluşturacak. Bu iki fay aynı anda kırılırsa depremin büyüklüğü 7.5'e kadar varabilecek."

Aslında 15 yılda her şey tamamlanabilir

Prof. Dr. Naci Görür, "Beklediğimiz Marmara depremi olursa, ne olur" sorusunu şöyle cevapladı:

"Tek kelime ile yıkım olur. Altyapı yapı stoku, çevre tamamen çok büyük yoğunlukla imha olur. Bakın bu 11 kentte deprem oldu ya 11 kentteki yıkımı düşünün. Ondan çok daha fazla olur. Güneydoğu'da aşağı yukarı 100 milyon ton moloz açığa çıktı. İstanbul'da bu birkaç 100 milyon ton olur. Anormal bir yıkım olur çünkü kent yoğunluğu nüfus yoğunluğu kadar. Burada inşaat yoğunluğu da fazla olduğundan can kaybımız çok fazla olabilir. Mesela İstanbul'da 97 bin binanın tamamen çökeceği IBB tarafından yapılan çalışmalarda ortaya koyuldu. Bu demek milyonlarca insanın can güvenliği olmayacak. Marmara böyle bir tehdit altında... Ve maalesef insanlar hala bunun farkında değil. Burada çok basit yapılması gerekenler. Sadece 6 tane madde var. Dünyadaki bütün kentler bu 6 bileşenden oluşur. Bunlarda nedir? Yönetim sistemi, halk, altyapı, yapı stoku, ekosistem, çevre ve ekonomi... Halk muhakkak eğitilmeli. Alt yapıyı iyileştirmek gerekir. Bunun için de mesela İstanbul'un Avrupa ve Asya yakasının içme suyu ve kanalizasyon şebekesinin deprem analizini yaptım. Deprem sırasında hangi boruda kaç kırık olacağını yetkililere ilettim. Yapılması gereken bu boruları değiştirmek ve daha esnek borular yerleştirmek. Oturduğumuz kentleri deprem dirençli yapmalıyız. İnanın mümkündür. Bir bakanlık kurulsa ve bu işe başlanırsa 15 sene içerisinde Türkiye deprem dirençli hale getirilebilir. Depreme bakarken siyaseti bırakın ama oy vereceğiniz insanlardan kentlerin deprem dirençli olmasını isteyin. Bunu Türk milleti yapmadığı sürece 21. asrı ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız olarak atlatamayız." 

İlber Ortaylı: Türkiye Cumhuriyeti neden iyi, çünkü 2 bin yıllık bir ordusu var

Tarihçi-Yazar ve Akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı, 'Cumhuriyetin 100. yılında askerlikte, fende, mühendislikte büyük ilerlemeler kaydetmeye devam ediyoruz. Ancak kültür alanında zayıflıyoruz' dedi.
03.12.2023 21:14:00
İHA
İlber Ortaylı: Türkiye Cumhuriyeti neden iyi, çünkü 2 bin yıllık bir ordusu var
İlber Ortaylı: Türkiye Cumhuriyeti neden iyi, çünkü 2 bin yıllık bir ordusu var
Tarihçi-Yazar ve Akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı, Çorum Belediyesi'nin Kitap Kültür Günleri çerçevesinde düzenlenen söyleşide Çorumlularla bir araya geldi.

Programa vatandaşların ilgisi yoğun oldu.

Sağlıkçılara yönelik saldırılara tepki

Herhangi bir kuruma, bir mesleğe karşı düşmanlık duymanın zayıflatıcı bir unsur olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ortaylı, 'Türkiye'de sağlık personeline yapılan saldırıları tasvip edemeyiz. Bunların ağır şekilde cezalandırılması lazım. Şinasi eserinde diyor ya 'Efendim, adam hem ahlaksız hem de deli. Bana sorarsanız hem hapishaneye konmalı, hem tımarhaneye konmalı.' Önce tımarhaneye koyarsın bunları müşahede altında tutarsın. Eğer tıbbi ehliyeti, hukuki ehliyeti var ise hasta değilse savcının önüne çıkarırsın' dedi.

Bugün dünyada ve Avrupa'da, bilhassa Almanca konuşulan Hollanda gibi ülkelerde sağlık personelinin şikayetçi olduğunu dile getiren Ortaylı, 'Yapısal aksaklıklar dolayısıyla bunların gelirleri düşük, tatmin olmuyorlar. Yani bir Alman genci ya da Hollandalı genç hekim olmak istemiyor. Sağlıkçı olmak istemiyor. Çünkü çok çalışıyor, çok yoruluyoruz ancak karşılığını alamıyoruz diyor. O nedenle utanmadan sağdan soldan doktor çağırmaya başladılar. Hangi ülkeler; bunları iyi yetiştiren Türkiye gibi, İran gibi, Pakistan ve Hindistan gibi ülkelerdeki sağlık personelini çekiyorlar. Çünkü başka yerde iyi yetişmezler. Buraya gidersen ne yaparsın bilemem. Geçinemezsin. O sizin tercihiniz. Dolayısıyla biz bu personeli iyi tutmak zorundayız' diye konuştu.

'Bu son 20 yıl falanca partinin, falanca ideolojinin eseri değil'

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu ifade eden Ortaylı, 'Bu son 20 yıl falanca partinin, falanca ideolojinin eseri değil. Bu Türk milletinin kendine ait yoludur. Bu yolu izleyerek buralara gelmiştir. Bunun temel müesseseleri vardır. Bu temel müesseselere saygı duymayı öğrenmek zorundasınız. Birisi ordu. Ordu çok önemli müessese. Devlet, Türklerde çok önemli bir unsurdur. Bizleri bir araya getirir, bir arada tutar. Devlet hükümetlerin ve partilerin üstündedir. Türkler örgütlü bir millettir. Hemen bir araya gelmeyi bilirler. Türkiye Cumhuriyeti neden iyi, çünkü 2 bin yıllık bir ordusu var. Bu orduların ananesi var. Polis var. Polis bir memleketteki en önemli unsurdur. Bir dış temsilcilik korunuyor, polise hakaret ediliyor, taş atılıyor. Türkiye'de bir dış temsilcilik korunur. Biz İsveç, Danimarka değiliz. Biz devletiz. Böyle şeyler olmaz, biz koruruz. Koruduğu için polise de hakaret edemezsiniz' ifadelerini kullandı.

"Mühim olan devletin kendidir"

Türkiye devletini kuranların asker ve sivil bürokratlar olduğunu hatırlatan Ortaylı, 'Bizim tarihimiz bir bütündür. Sabiha Sultan'ın söylediği şu söz çok önemli; 'Türklerin imparatorluğuydu, bu da Türklerin Cumhuriyeti.' İmparatorluk yıkıldı Cumhuriyete karşıyız diye bir şey söylenmedi. Çünkü devlet devam ediyor. Mühim olan devletin kendidir. Milletle olan ilişkisidir. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir. Çünkü onu kuranlar eski imparatorluğun adamlarıdır. Yetişmiş generaller, yetişmiş bürokratlardır. Cumhuriyet payidar olacak' şeklinde konuştu.

Programa Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2023

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.