Çöken kapitalist sistemleri sebebiyle Korona pandemisine hazırlıksız yakalanan Batılı ülkeler şimdi çaresizlik içinde kıvranıyor.
Gerçi Milli Ekonomi Modeli'nden haberdarlar, modelin bazı projelerini kısmen uygulamaları bunu ispatlıyor ama Kapitalizmin Titanik'inden inatla inmedikleri için, bu kısmi uygulamalar onları kesin ve kalıcı sonuca götürmüyor.
Onlar kapitalist gözlükle Milli Ekonomi Modeli'ne bakıyorlar. Halbuki bu iki model birbirine taban tabana zıt, biri kara ise diğeri ak, biri eksi ise diğeri artı, yüz seksen derece farklı...
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, 1 Mayıs mesajında kapitalist sistemin çarpıklığını şu cümlelerle özetliyor:
"Kapitalist sistemde; insanlığın çok büyük bölümü para için çalışırken, servet sahipleri parayı çalıştırır. Bu yolla kazanç el değiştirir."
"Mevcut ekonomik sistemde para kazananlar, emek ve üretim ortaya koymadan kazanır."
"Emek ve üretim olmadan birileri kazanç elde ediyorsa, birileri de kaybediyor demektir."
"Kurulan ekonomik sistem ile kazancın az bir kısmı emek ve üretimi ortaya koyanların eline geçerken, büyük bir kısmı, para ile para kazananların eline geçer."
İşte bunun neticesinde büyük bir gelir adaletsizliği oluşur.
Kapitalist sistemde para ne devlettedir, ne de toplumun çoğunluğunda...
Para azınlık bir grubun elinde tekelleşmiştir ve onlar faizle haksız kazanç elde ederek bu parayı bir meta gibi devlete de satarlar, topluma da... Böylece Kapitalizmde devlet de borçludur, toplum da...
Devlet senyoraj geliriyle paraya hakim olmadığı zaman millet de borç batağında olduğu zaman söyler misiniz böylesine bir pandemiyle nasıl mücadele edebilirsiniz?
İşte Batı bu büyük handikapı yaşıyor ve işin içinden çıkamıyor.
Peki, ya Milli Ekonomi Modeli?
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş mesajında bu konuda şunları ifade ediyor:
"İşte bu bozuk düzen Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanması ile son bulacaktır. Milli Ekonomi Modeli'nde; ekonomi tanımından başlanarak birçok tanım değiştirilmiştir."
"Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde para; emek ve üretimin karşılığıdır. Bu sistemde paranın kendisi alınıp satılmaz, mal ve hizmetin alınıp satılmasında mübadele aracı olarak kullanılır."
"Para ile para kazanılmaz. Para sadece emek ve üretim ile kazanılır."
"Milli Ekonomi Modeli'nin uygulandığı ülkede, kazanç el değiştirmeyeceği için asgari ücretin 10 bin TL olması hiç de zor değildir."
Evet, Sayın Baş'ın ifade ettiği gibi MEM'de para emek ve üretimin karşılığıdır ve bunu devlet basar, senyoraj geliri elde eder.
Diğer bir ifadeyle MEM'de devlet milletin emek ve üretimini paraya çevirir.
Sonra bu bastığı parayı her bir vatandaşı kapsayacak bir şekilde sosyal devlet projeleriyle vatandaşının cebine koyar.
10 bin TL asgari ücret de bu sosyal devlet projelerinden birisidir.
Vatandaşlık Maaşı, Ev Hanımı Maaşı, çocuk parası, doğum parası vb projeler de diğer projeler olarak sayılabilir.
Dikkat ederseniz, MEM'de senyoraj geliriyle devlet güçlü olurken, sosyal devlet projeleriyle de millet de güçlüdür.
Ve bütün bu güç, emek ve üretimin karşılığının devlet eliyle paraya dönüştürülmesiyle elde edilir.
MEM'de kazanç değil, üretilen mamuller para vasıtasıyla el değiştirir.
Böyle eli güçlü devlet ve millet de, elbette ki pandemi gibi küresel felaketlere karşı hazırlıklıdır, oldukça dayanıklıdır.
Çin'in pandemi ile yürüttüğü mücadelede başarı elde etmesinin en büyük sebebi, Milli Ekonomi Modeli'ni 5 Mart 2013 tarihinden bugüne Rehber Prensipler" olarak uygulamasıdır.
Ve bu sebeple pandemiyi yenmiş, hatta büyük bir fırsata çevirmiştir.
Kapitalist Batı ise tam anlamıyla çuvallamıştır.
ABD bugün pandeminin dünyadaki merkezi konumunda ve şu anda yardıma muhtaç bir halde...
Yıllardır dünyayı sömürmesi ve süper güç imajı onu bu kaderden kurtaramadı.
Avrupa da aynı kaderi yaşıyor.
Ne Avrupa Birliği projesi ne de Kapitalizm Avrupa'ya bir çözüm kazandıramadı.
Avrupa ekonomisi İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra en ciddi ekonomik küçülmeyle karşı karşıya...
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avro bölgesinin bu yıl yüzde 12 küçülebileceğini belirtti.
Ekonomistler, Bankanın sisteme 4 trilyon dolar sağlayabilecek gücüne rağmen, Avro bölgesinin devletlerin yardımı olmadan ayakta kalamayacağını söylüyor.
Kapitalist sistem sebebiyle devletler zayıf ve borç batağında olduğu için bunu da yapamıyorlar.
Türkiye de dahil tüm ülkeler artık şu gerçeği çok iyi görüyor, pandemi ve yol açtığı ekonomik krizden kurtulmanın tek çaresi var, o da Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli...
Bu gördükleri gerçeği; inadı bırakıp bugün uygularlarsa bugün, yarın uygularlarsa acı faturalar ödeyerek yarın bu girdaptan kurtulurlar.
Ama ısrarla uygulamazlarsa, asla kurtulamayacaklar, kısmi uygulamalar da, kopya çekmeler de bu sefer hiçbir işe yaramayacak.
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024