Plan kimse tarafından okunamadı
11 - Sınırlı derogasyonlar: Annan Planı yaklaşık olarak 9.000 küsür sayfadan ibarettir. Ve öyle inanıyorum ki Koffi Annan ve tüm katılımcılar dahil, bunların hepsini tam olarak okuyan, anlayan, tartışan yoktur. Neyse onu geçelim çünkü, demek ki bizim huyumuz bu - okumadan da anlaşmaları yapabiliyoruz! Ancak Uyum senedi bu planın 185-188 sayfasında belirtilmiş olmaktadır. Bu uyum senedine uygun olarak: Rumların Kıbrıs Türk tarafından mülkiyet almaları sınırlı olacaktır. Bu durum, Türk tarafının tutumu, Rumların % 85 gelirine bağlı olacaktır. Sınırlamalar Türk tarafının bu seviyeye gelinceye kadar devam edecektir. 5 yılda bir AB komisyonu tarafından kontrol edilecek olan bu gelir seviyesi oluştuğunda ise sınırlamalar tümüyle veya kısmen kaldırılacaktır.
Plan hakkında dış basının yazdıkları
12 - İngiltere - İndependent Gazetesi: AB'nin en "garip ülkesi yaratılıyor" yazısını yazmış bulunmaktadır.
A - Birleşik Kıbrıs için: İki lider - bol bayramlar. Kıbrıslı Rumlar Müslümanların dini günlerini, Türk ve Müslümanlar ise Noel ve Paskalya tatillerini yapacaklardır. Hıristiyan Rumların ise Hz. Muhammed'in - Peygamberin - doğum gününü de bir nevi kutlayacaklardır.
B -Derogasyonlarla AB'nin dolaşım ve mülkiyet hakları ihlal edilmektedir.
C - Bu bölünme AB içindekinden daha çok Bosna'ya benzetilmektedir.
D - Kıbrıs ulusal marş için seçilen melodinin sözleri yoktur!
E - AB zirvelerinde iki lider de yer alacaktır.
Not : Bu iki toplum iki ülkenin birlşme isteği kadar - ayrı kalma isteği de mevcuttur!
F - Günter Verheugen adeta Rumların sözcüsü gibi Türk tarafıyla müzakere yapmalara kalkıştı. Karpas'ta bölgesel mülkiyet haklarının Rumlara bırakılmasını gerektiğini söyledi. Tarihsel olarak Rumların hakkı olduğunu belirtti. 15 yıl içinde Rumların bu hakka kavuşmasını istedi. Ayrıca "1. hukuk için AB güvence veremez " de dedi.
AB de Türkçe'nin resmi dil olması hususunda şunları söyledi: Bu durum ancak 5 yıl sonra olabileceğini de ekledi. Buna gerekçe olarak ise Türkçe - Rumca konuşan ve bilen yeterli derecede eleman olmadığını savundu. Türk heyetinin AB müktesebatını yeterli derecede bilmediğini de ekledi.
Müzakere sonunun ilanı
G - Koffi Annan, 31 Mart (1 Nisan) Saat 03:00 sularında bütün heyetleri etrafında toplayarak şunları söyledi: Burada görüşmeler bitti - şimdi sıra Kıbrıs halkına geldi! dedi ve toplantılara son vermiş oldu.
24 Nisan'daki referandumlar
Son söz Referandumlara bağlı olacaktır. 24 Nisan'da her şey belli olacaktır. Ya çözümsüzlük olacak - Ya da çözüm gelecek! Eğer onaylanırsa Kıbrıs yeniden istedikleri gibi bütünleşmiş olacak. Kıbrıs AB üyesi olarak AB ve BM güvencesi altında olacaktır.
Yunanistan'daki durum
H - Yunanistan muhalefeti liderleri- PASOK Başkanı Yorgo Papandreu: Yunanistan, Günter Verheugen'le, Alvaro De Soto ve Tassos Papadopulos ile, devamlı görüşme halinde kalmıştır ve özellikle şunları vurgulamak istemiştir:
1 - Helenizm ve bölgenin geleceği için büyük önem taşıyan bu müzakereleri değerlendirilmesi için daha çok zamana ihtiyaç vardır. Bunun temin edilmesini rica etmiştir.
2 - Artıca parti Sözcüsü Teodoros Rusopulos uzlaşma olması ihtimalinin zayıf olduğunu, Rum Yönetim lideri Tasos Papadopulos'un baskılara boyun eğmeyeceğini,
3 - Kıbrıs'a döndüğü zaman halka bilgi vereceğini, olayları anlatacağını, çok kritik saatlerden geçildiğini, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ve Kıbrıs helenizminin lideri olarak, kendisini görmekte olduğunu da belirtmiş bulunmaktadır,
Rauf Denktaş Ankara'da
Rauf Denktaş kaygı ve endişelerini Erdoğan'a bildirdi. Derogasyonların birinci AB hukukuna girmemesinin sonucu olarak zamanla yok olacağını ve ada Rumlaşacaktır dedi. Buna rağmen Başbakan Erdoğan, Referanduma gidileceğini ve kabul edildikten sonra TBMM'ye getirileceği hakkında Annan'a taahhüt mektubu göndereceğini söyledi. Rauf Denktaş Sayın Sezer'in daveti üzerine kendisiyle görüştü. Ancak Meclis Başkanı Bülent Arınç kendisini davet etmediği için TBMM'de konuşamadı. "Meclis'te konuşmanın usulü vardır formülü vardır. Davet alırsam giderim" dedi. Kıbrıs'taki çözüm için bu duyarlı temasların sürdürüleceğini ve temas ve danışmalara devam edileceğini de ilave etti. Sorulan suale de: Ben bu plana olumlu oy veremem bu plan inanılmaz derecede tehlikeli dedi. Bu plan bu şekilde tahakkuk ederse yakın zamanda Ada'da Kıbrıs Türkü kalmaz. Tarihi durumlar ve dönemeçlerde insan yumulamaz, sertleşemez ama en azında dik durabilir. Şu anda Sayın Rauf Denktaş referandumun "hayır" çıkması için çırpınıp durmaktadır. Bugün 9.4.2004 "Türk Ocaklarının" daveti üzerine, konuşmalarını yapmak için İstanbul'a gelmektedir. Halkımız kalben O'nunla beraberdir. Allah yardımcımız olsun. (SON)
11 - Sınırlı derogasyonlar: Annan Planı yaklaşık olarak 9.000 küsür sayfadan ibarettir. Ve öyle inanıyorum ki Koffi Annan ve tüm katılımcılar dahil, bunların hepsini tam olarak okuyan, anlayan, tartışan yoktur. Neyse onu geçelim çünkü, demek ki bizim huyumuz bu - okumadan da anlaşmaları yapabiliyoruz! Ancak Uyum senedi bu planın 185-188 sayfasında belirtilmiş olmaktadır. Bu uyum senedine uygun olarak: Rumların Kıbrıs Türk tarafından mülkiyet almaları sınırlı olacaktır. Bu durum, Türk tarafının tutumu, Rumların % 85 gelirine bağlı olacaktır. Sınırlamalar Türk tarafının bu seviyeye gelinceye kadar devam edecektir. 5 yılda bir AB komisyonu tarafından kontrol edilecek olan bu gelir seviyesi oluştuğunda ise sınırlamalar tümüyle veya kısmen kaldırılacaktır.
Plan hakkında dış basının yazdıkları
12 - İngiltere - İndependent Gazetesi: AB'nin en "garip ülkesi yaratılıyor" yazısını yazmış bulunmaktadır.
A - Birleşik Kıbrıs için: İki lider - bol bayramlar. Kıbrıslı Rumlar Müslümanların dini günlerini, Türk ve Müslümanlar ise Noel ve Paskalya tatillerini yapacaklardır. Hıristiyan Rumların ise Hz. Muhammed'in - Peygamberin - doğum gününü de bir nevi kutlayacaklardır.
B -Derogasyonlarla AB'nin dolaşım ve mülkiyet hakları ihlal edilmektedir.
C - Bu bölünme AB içindekinden daha çok Bosna'ya benzetilmektedir.
D - Kıbrıs ulusal marş için seçilen melodinin sözleri yoktur!
E - AB zirvelerinde iki lider de yer alacaktır.
Not : Bu iki toplum iki ülkenin birlşme isteği kadar - ayrı kalma isteği de mevcuttur!
F - Günter Verheugen adeta Rumların sözcüsü gibi Türk tarafıyla müzakere yapmalara kalkıştı. Karpas'ta bölgesel mülkiyet haklarının Rumlara bırakılmasını gerektiğini söyledi. Tarihsel olarak Rumların hakkı olduğunu belirtti. 15 yıl içinde Rumların bu hakka kavuşmasını istedi. Ayrıca "1. hukuk için AB güvence veremez " de dedi.
AB de Türkçe'nin resmi dil olması hususunda şunları söyledi: Bu durum ancak 5 yıl sonra olabileceğini de ekledi. Buna gerekçe olarak ise Türkçe - Rumca konuşan ve bilen yeterli derecede eleman olmadığını savundu. Türk heyetinin AB müktesebatını yeterli derecede bilmediğini de ekledi.
Müzakere sonunun ilanı
G - Koffi Annan, 31 Mart (1 Nisan) Saat 03:00 sularında bütün heyetleri etrafında toplayarak şunları söyledi: Burada görüşmeler bitti - şimdi sıra Kıbrıs halkına geldi! dedi ve toplantılara son vermiş oldu.
24 Nisan'daki referandumlar
Son söz Referandumlara bağlı olacaktır. 24 Nisan'da her şey belli olacaktır. Ya çözümsüzlük olacak - Ya da çözüm gelecek! Eğer onaylanırsa Kıbrıs yeniden istedikleri gibi bütünleşmiş olacak. Kıbrıs AB üyesi olarak AB ve BM güvencesi altında olacaktır.
Yunanistan'daki durum
H - Yunanistan muhalefeti liderleri- PASOK Başkanı Yorgo Papandreu: Yunanistan, Günter Verheugen'le, Alvaro De Soto ve Tassos Papadopulos ile, devamlı görüşme halinde kalmıştır ve özellikle şunları vurgulamak istemiştir:
1 - Helenizm ve bölgenin geleceği için büyük önem taşıyan bu müzakereleri değerlendirilmesi için daha çok zamana ihtiyaç vardır. Bunun temin edilmesini rica etmiştir.
2 - Artıca parti Sözcüsü Teodoros Rusopulos uzlaşma olması ihtimalinin zayıf olduğunu, Rum Yönetim lideri Tasos Papadopulos'un baskılara boyun eğmeyeceğini,
3 - Kıbrıs'a döndüğü zaman halka bilgi vereceğini, olayları anlatacağını, çok kritik saatlerden geçildiğini, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ve Kıbrıs helenizminin lideri olarak, kendisini görmekte olduğunu da belirtmiş bulunmaktadır,
Rauf Denktaş Ankara'da
Rauf Denktaş kaygı ve endişelerini Erdoğan'a bildirdi. Derogasyonların birinci AB hukukuna girmemesinin sonucu olarak zamanla yok olacağını ve ada Rumlaşacaktır dedi. Buna rağmen Başbakan Erdoğan, Referanduma gidileceğini ve kabul edildikten sonra TBMM'ye getirileceği hakkında Annan'a taahhüt mektubu göndereceğini söyledi. Rauf Denktaş Sayın Sezer'in daveti üzerine kendisiyle görüştü. Ancak Meclis Başkanı Bülent Arınç kendisini davet etmediği için TBMM'de konuşamadı. "Meclis'te konuşmanın usulü vardır formülü vardır. Davet alırsam giderim" dedi. Kıbrıs'taki çözüm için bu duyarlı temasların sürdürüleceğini ve temas ve danışmalara devam edileceğini de ilave etti. Sorulan suale de: Ben bu plana olumlu oy veremem bu plan inanılmaz derecede tehlikeli dedi. Bu plan bu şekilde tahakkuk ederse yakın zamanda Ada'da Kıbrıs Türkü kalmaz. Tarihi durumlar ve dönemeçlerde insan yumulamaz, sertleşemez ama en azında dik durabilir. Şu anda Sayın Rauf Denktaş referandumun "hayır" çıkması için çırpınıp durmaktadır. Bugün 9.4.2004 "Türk Ocaklarının" daveti üzerine, konuşmalarını yapmak için İstanbul'a gelmektedir. Halkımız kalben O'nunla beraberdir. Allah yardımcımız olsun. (SON)
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006