Benim, Meclis'ten herhangi bir umudum yok. Onlar da zaten umut vermediklerini söz, icraat ve duruşlarıyla haykırıyorlar. Görebilene, okuyabilene…
Benim isyanım, itirazım medyaya. Hani çağdaş, özgür diye kendilerini tabir eden, her görüşe kimseden korkmadan yer veririz, diyen medyaya, yazarlara, program yapımcılarına.
Direkt örnek vereyim; 1994'te Recep Tayyip Erdoğan'ı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı yapan medyadır. O zamanki medya kurumları hem genel seçimlerde, hem de yerel seçimlerde parti başkanlarını, belediye başkan adaylarını aynı masa etrafında buluştururlardı.
Hatırlayın! Erdoğan, İlhan Kesici, Zülfü Livaneli, Bedrettin Dalan 94 seçimleri öncesi aynı ekranda buluşmuşlardı. Sayın Erdoğan'ı, o ekranlar vesilesiyle tüm İstanbul ve Türkiye tanıdı.
Ama aradan 25 yıl geçmiş ve 17 yıldır tek partinin yönettiği, 'Batı bizi kıskanıyor' diye tarif edilen Türkiye'de bizler, 1994'teki medyanın özgürlüğünü örnek vermek zorunda kalıyoruz.
Batı nerenizi kıskanıyor, neyinizi kıskanıyor?
Bizde medya mensubuyuz. Gülen yapılanmasının altın çağını yaşadığı 2 bin ve 2009 yılları arasındaki medya yapısıyla bugünkü medya yapısı aynı.
Nasıl mı?
Bakın! O yıllarda Prof. Dr. Haydar Baş siyasi partiler, dini ve sosyal kurumlar olmak üzere bütün medya yöneticilerine de heyetler göndermiş ve bu yapılanmanın dini ve milli bütünlüğümüzü tehdit ettiğini belgeleriyle aktarmıştı.
Sağ, sol, muhafazakâr, batıcı, dinci diye tariflendirilen medyanın o günlerde ortak cevabı neydi biliyor musunuz?
"Gülen yapılanması aleyhine program, eleştiri, yazı yapamayız, yazamayız."
Neden, sorusunun cevabını medyanın bazı kesimleri, "ortak menfaatlerimiz var" diyerek cevap verirken diğer kesimleri ise 'hedef oluruz, gelirlerimiz kesilir, maddi kayıplar yaşarız' şeklindeydi.
Özellikle 15 Temmuz sonrası başta siyaset ve medya olmak üzere birçok kesim 3 yıldır FETÖ'cü olmadığını, FETÖ ile bağlantısı olmadığını ispat gayretinde.
Ama medya özelinde bakarsak aynı korku, bazı odaklara yaranma anlayışı veya başımıza bir şey gelir, maddi kayıplar yaşarız, algısı aynıyla devam ediyor.
Ama medya özelinde bakarsak aynı korku, bazı odaklara yaranma anlayışı veya başımıza bir şey gelir, maddi kayıplar yaşarız, algısı aynıyla devam ediyor.
Nerede özgür medya, nerede ahlaklı, ilkeli medya? Nerede batının kıskandığı Türkiye?
* * *
Çarşamba akşamı Habertürk'te Didem Hanımın sunduğu programa takıldım. Seçimlerle ilgili projeler konuşulsun, adaylar aynı ekranlara çıksın, vurgusu yapıldı.
Prof. Dr. Ersan Şen bu manada çok güzel bir çağrı ve imada bulundu; "Liderler konuşmasın. Örneğin İstanbul adayları, sizin ekranınıza çıksın, projelerini anlatsın, dedikten sonra (Didem Hanıma) siz, her soruyu soran birisisiniz(!)" bana göre bir vurgu yaptı.
Didem Hanım, "Tabi biz de çok isteriz. Merak edilen her soruyu zaten korkmadan soran birisiyim" diye cevap verdi.
Yapmayın Didem Hanım!..
Sizler hâlâ İstanbul'da kaç adayın yarıştığını bilmiyorsunuz ki, Sayın Yıldırım ve İmamoğlu'na ekranlarımız açık, dediniz.
Hatırlatayım size! Vatan Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İlker Yücel Bey.
Bir de İstanbul Boğazı'ndan elektrik üretip, İstanbulluya ucuz elektrik sunacağım, diyen Bağımsız Türkiye Partisi adayı Sayın Selim Kotil Bey var.
Eğer sizler inandığını söyleyen, söylediğine inanan kişiliğe sahipseniz çağrınızı yapın. Gelen gelir, gelmeyen bölgesinde konuşur.
Başları kumdan çıkarma vakti gelmedi mi?
Akın Aydın / diğer yazıları
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024