Türkiye kendisine zarar veren açılımlar ile meşgulken gelişmiş ülkeler küresel krizin yeni şoklarına karşı tedirgin bir bekleyiş içindeler.Her ne kadar uyguladıkları teşvik paketleri krizin etkilerini bir süreliğine azalttıysa da, bu paketleri sadece yama niyetiyle kullandıkları için kesin bir çözüme kavuşamadılar.Tüketimi teşvik paketlerinin finansını olması gerektiği şekilde değil de Kapitalizmin çizdiği daire içinde bulmaya çalıştıklarından dolayı şimdi de oluşan açığı nasıl kapatacaklarının derdine düştüler.İhtiyaç duyulan para faizli borçla alınır, ardından da tüketicinin talep ettiği ürünler ithalatla karşılanırsa, bu işten devlet de millet de zarar eder.Kapitalist devletler kendilerine çıkan faturayı direkt olarak millete yansıttığından dolayı da asıl fatura millete kesilir.Tüketimi canlandıracağım derken, bir sonraki aşamada tüketime en büyük darbeyi vurursun.Halbuki Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde tüketimin teşviki sıfır faizle ve senyorajla sağlanması; talep edilen ürünlerin ise yerli kaynaklarla, yerli üretimle sağlanması gerektiği vurgulanıyor.Ancak o zaman sağlıklı bir üretim ve sağlıklı bir tüketim gerçekleşir.Gördükleri doğruyu yanlış argümanlarla hayata geçirmeye kalkan Batı ülkeleri şimdilerde yeni şoklardan bahsetmeye başladı.ABD'li ekonomist Roubini artık çift dipli resesyondan bahsediyor. Yine ekonomist Marc Faber gerçek çöküşün daha gerçekleşmediğini ifade ediyor. Deutschebank Başekonomisti Walter da, krizden çıkışta üçlü U grafiği çizileceğini öngörüyor.Bu ifadelerden ve öngörülerden de anlaşılacağı gibi, Batılı ekonomistler tam bir şaşkınlık içinde ve daha hala krizi pek kavrayabilmiş değiller.Olumsuz tablonun artarak devam edeceği konusunda hepsi hemfikir, ama nasıl sonuçlar doğacağını tahmin edemiyorlar.Krizin kaç dip yapacağını söylemekten ziyade asıl sorulması gereken soru şu: mevcut aşağıya inişin dibine hiç geldik mi?Kriz için "çift dipli", "üç dipli" diyebilmek için ekonomik değerlerin yukarıya doğru çıkması gerekiyor ama gerek AB ülkelerinde gerekse ABD'de açıklanan rakamlar hiç de hoş değil.Örneğin AB ikinci çeyrek büyüme (küçülme) rakamları açıklandı.27 üyeli AB yüzde 4.8, 16 üyeli AB ise yüzde 4,6 küçüldü.AB'nin lokomotifi olan Almanya yüzde 5.9, İngiltere yüzde 5.6, Fransa ise yüzde 2.6 küçüldü.ABD ekonomisinin durumu da farklı değil; yüzde 3.9 küçüldü.Dahası var...Avro Bölgesinde Haziran ayında -0,1 ile tarihinde ilk kez eksiye inen enflasyon, Temmuz ayında -0,7 ile yeni bir rekor kırdı. Yani AB üst üste enflasyondan çok daha tehlikeli olan deflasyon süreci içinde...Yani gidişat hiç de yükseliş gibi görünmüyor.Şu anda küresel ekonomi ne "U" şeklinde ne de "W"; tam aksine "I" şeklinde hızla aşağıya iniyor ve dibe ulaşılmadı.Eğer dünya ülkeleri ve de Türkiye, Prof. Dr. Haydar Baş'ın sunduğu ekonomik reçeteyi olması gerektiği şekliyle hayata geçirmezse, bu küresel ekonomik çöküşün hızı artarak devam edecektir. Yaptığı tahribatlar da her geçen gün daha da artacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Lozan’a hezimet diyenler, Sevr’i arzulayanlardır / 25.07.2025
- CHP, komisyona katılmalı mı? / 24.07.2025
- Açılım, yeni anayasa derken, firmalarımızı kaybediyoruz / 23.07.2025
- İmtiyaz imtiyazı doğurur, imtiyaz bölünmeyi getirir / 22.07.2025
- Şara yönetimine hamilik Türkiye’nin çıkarına değil / 18.07.2025
- Türkiyeli değiliz, Türk Milleti’yiz / 17.07.2025
- Milletimizin ‘Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ kutlu olsun / 16.07.2025
- Millet iradesi ‘komisyon’ değil, ‘referandum’dur / 15.07.2025
- Silah bırakan PKK, taviz veren niye biz? / 12.07.2025
- PKK’lılar ve silahları bu kadar mı? / 11.07.2025
- CHP, komisyona katılmalı mı? / 24.07.2025
- Açılım, yeni anayasa derken, firmalarımızı kaybediyoruz / 23.07.2025
- İmtiyaz imtiyazı doğurur, imtiyaz bölünmeyi getirir / 22.07.2025
- Şara yönetimine hamilik Türkiye’nin çıkarına değil / 18.07.2025
- Türkiyeli değiliz, Türk Milleti’yiz / 17.07.2025
- Milletimizin ‘Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ kutlu olsun / 16.07.2025
- Millet iradesi ‘komisyon’ değil, ‘referandum’dur / 15.07.2025
- Silah bırakan PKK, taviz veren niye biz? / 12.07.2025
- PKK’lılar ve silahları bu kadar mı? / 11.07.2025