Mansur Yavaş'ın görevden aldığı Ülkücü danışman: Günahların bedeli İYİ Parti’nin üzerine kalıyordu
Ekim ayı başında Mansur Yavaş tarafından danışmanlık görevine son verilen Yeniçağ yazarı Servet Avcı, İYİ Parti'nin ittifak teklifini kabul etmeyerek doğruyu yaptığını savunduğu yazısında CHP'ye de ağır eleştiriler yöneltti.
11.12.2023 07:00:00 / Güncelleme: 11.12.2023 07:38:20
Haber Merkezi / Yeniçağ
Haber Merkezi / Yeniçağ





Mansur Yavaş tarafından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmasının ardından başdanışman olarak atanan eski Ülkü Ocakları Başkanı Servet Avcı, ekim ayı başında Yavaş tarafından görevden alınmıştı.
İYİ Parti'nin Ankara Büyükşehir Beledite Başkan Adayı olacağı iddia edilirken geçtiğimiz günlerde Zafer Partisi tarafından Ankara için adaylık tekligi götürülen Servet Avcı, Yeniçağ gazetesindeki köşesinde CHP'ye sert eleştiriler yöneltti.
İYİ Parti'nin CHP'nin ittifak teklifini kabul etmeyerek doğruyu yaptığını savunan Avcı, "ugünkü CHP ile HEDEP'i yönetenler, ideolojik köken olarak akrabadır… Ayrıca CHP, PKK'nın kontrol ettiği oy havzasını, 'Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti hatırı'na asla riske edemez… Çünkü diğer hatır çok daha büyüktür!.." diye yazdı.

2019'dan bu yana Mansur Yavaş'ın danışmanlığını yapan Servet Avcı'nın ekim ayı başında Yavaş tarafından görevine son verilmişti.
"CHP'yi kendi günahlarıyla baş başa bıraktı"
Diyarbakır'da kayyum olarak görev yapan belediyenin yaptığı Şeyh Sait Bulvarı için CHP yönetinini tepki göstermemesini eleştiren Servet Avcı, yazısını şöyle sürdürdü:
"Bütün bunlar aynı zamanda İYİ Parti'nin CHP'yle ittifakı bozmuş olmasının ne kadar hayati olduğunu vurguluyor… Aradaki bu korkunç farka rağmen sürdürülen ittifakın günahlarının bedeli İYİ Parti'nin üzerine kalıyordu… Ne zaman hedefe koşmaya kalksa, 'PKK/HDP'yle iş birliği iftirası' ensesinden çekiştiriyordu…
İYİ Parti'nin sıkıştığı o dar alandan çıkıp çok daha büyük toplumsal kesimlerle buluşmasının yolu 'kendi' olmaktan geçiyordu… Başkalarının günahlarının bedelini ödeyerek daha fazla büyüyemezdi… Bu anlamda, CHP'yi kendi günahlarıyla baş başa bıraktı ve 'Üçüncü yol' hedefine uygun davrandı…
Sadece Şeyh Sait meselesindeki tavır farkı bile, bu ayrılığın ne kadar meşru ve İYİ Parti için ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor… Anlaşılıyor ki, İYİ Parti, GİK'te, 81 ilde kendi adayını çıkarma kararı verdiği gün, sadece önümüzdeki seçimlerde nasıl davranılacağını değil, 'bağımsız bir parti' olup olmadığını da oylamış oldu aslında…"
İYİ Parti'nin Ankara Büyükşehir Beledite Başkan Adayı olacağı iddia edilirken geçtiğimiz günlerde Zafer Partisi tarafından Ankara için adaylık tekligi götürülen Servet Avcı, Yeniçağ gazetesindeki köşesinde CHP'ye sert eleştiriler yöneltti.
İYİ Parti'nin CHP'nin ittifak teklifini kabul etmeyerek doğruyu yaptığını savunan Avcı, "ugünkü CHP ile HEDEP'i yönetenler, ideolojik köken olarak akrabadır… Ayrıca CHP, PKK'nın kontrol ettiği oy havzasını, 'Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti hatırı'na asla riske edemez… Çünkü diğer hatır çok daha büyüktür!.." diye yazdı.

2019'dan bu yana Mansur Yavaş'ın danışmanlığını yapan Servet Avcı'nın ekim ayı başında Yavaş tarafından görevine son verilmişti.
"CHP'yi kendi günahlarıyla baş başa bıraktı"
Diyarbakır'da kayyum olarak görev yapan belediyenin yaptığı Şeyh Sait Bulvarı için CHP yönetinini tepki göstermemesini eleştiren Servet Avcı, yazısını şöyle sürdürdü:
"Bütün bunlar aynı zamanda İYİ Parti'nin CHP'yle ittifakı bozmuş olmasının ne kadar hayati olduğunu vurguluyor… Aradaki bu korkunç farka rağmen sürdürülen ittifakın günahlarının bedeli İYİ Parti'nin üzerine kalıyordu… Ne zaman hedefe koşmaya kalksa, 'PKK/HDP'yle iş birliği iftirası' ensesinden çekiştiriyordu…
İYİ Parti'nin sıkıştığı o dar alandan çıkıp çok daha büyük toplumsal kesimlerle buluşmasının yolu 'kendi' olmaktan geçiyordu… Başkalarının günahlarının bedelini ödeyerek daha fazla büyüyemezdi… Bu anlamda, CHP'yi kendi günahlarıyla baş başa bıraktı ve 'Üçüncü yol' hedefine uygun davrandı…
Sadece Şeyh Sait meselesindeki tavır farkı bile, bu ayrılığın ne kadar meşru ve İYİ Parti için ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor… Anlaşılıyor ki, İYİ Parti, GİK'te, 81 ilde kendi adayını çıkarma kararı verdiği gün, sadece önümüzdeki seçimlerde nasıl davranılacağını değil, 'bağımsız bir parti' olup olmadığını da oylamış oldu aslında…"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.