logo
19 MART 2024

Meşruluk için ulusal egemenlik şart

23.04.2020 00:00:00
'Meşruluk için ulusal egemenlik şart' seslendirme dosyası:

Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı...

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 23 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni dualarla açtığı günün 100'üncü yıldönümü...

Milletimizin bu tarihi günü kutlu olsun.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey sayesinde hem dini hem de milli değerlerimizle buluştuk.

İşte bugün de anlamını unuttuğumuz değerini yitirdiğimiz günlerden birisi...

Sadece dünya çocuk günü olarak kutluyorduk, anlamı yüce olan "ulusal egemenliği" unutmuştuk.

Prof. Dr. Baş gerek Atatürk Vatandır sempozyumlarında, gerekse Hoş Geldin Atatürk eserinde kaybolan bu değerimizle bizi yeniden buluşturdu.

Prof. Dr. Baş, 23 Nisan 2018 tarihli "23 Nisan Ulusal Egemenliğin bayramı" başlıklı yazısında TBMM'nin açılış sürecini özetle anlattıktan sonra şunları ifade ediyor:

"Demokrasinin ve daha sonra ilan edilecek Cumhuriyetin meşruluğu millettedir. 

Millet yararına da olsa her ne adım atılırsa atılsın meşruluk şarttır. Bunun yolu da yetkiyi milletten almak, işleri ona sormaktır.

Ancak millet iradesinin tam manasıyla devreye girmesi ile Fransızlar, Mustafa Kemal ve Kuvva Harekâtını muhatap kabul etmiş, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi Lozan, Türk milletini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileri ile imzalanmıştır.

Türk Milletinden alınacak meşruluk konusu, bunun yolunun milli kararlara riayette gizli olduğu, büyük Türk milletinin esareti ve zilleti kabul etmeyeceği tezi bizce bugün de dikkat edilmesi gereken hususlardır.

İlelebet payidar kalmasını ümit ettiğimiz genç Cumhuriyet ancak Atatürk'ün bu prensiplerine uyularak payidar kalabilir.

Millet egemenliğinin yıldönümü Türk Milletine hayırlı olsun."

Türkiye Cumhuriyeti Devleti milli iradenin hakim olduğu "ulusal egemenlik" temeli üzerine bina olmuştur.

Devletimizi güçlü kılan, günümüze kadar da taşıyan sağlam temel işte budur.

Dikkat ederseniz, ulusal egemenlik, devlet daha kurulmadan, Cumhuriyet ilan edilmeden 3 yıl önce devreye konulmuştur.

Ve Milli Mücadele, bu dönemde yapılan bütün savaşlar, milli iradeyi temsil eden TBMM başkanlığında yürütülmüştür.

Sayın Baş'ın da ifade ettiği gibi, Yunan'ı denize döktükten sonra başta Fransızlar olmak üzere birçok işgal unsurunu bir tek mermi atmadan vatanımızdan çıkartan güç de bu ulusal egemenliktir.

Atatürk ulusal egemenliğin önemini şu cümlelerle özetler:

"Bir devre yetiştik ki, onda her iş meşru olmalıdır. Millet işlerinde meşruiyet ancak milli kararlarla istinat etmekle milletin temayülat-ı umumiyesine tercüman olmakla hasıldır. Milletimiz çok büyüktür. Hiç korkmayalım o esareti ve zilleti kabul etmez." (Hoş Geldin Atatürk, Prof. Dr. Haydar Baş, s.481)

Atatürk, ilk Meclis'i Cuma günü, Cuma namazından sonra, dualarla, Kur'an'la açmıştır.

Meclis'in çoğunluğu ise Milli Mücadele'ye destek veren din alimlerinden oluşmuştur.

Prof. Dr. Baş hatırlarsınız sık sık, "Dini bütünlüğümüz, milli bütünlüğümüzün, milli bütünlüğümüz de dini bütünlüğümüzün teminatıdır" demektedir.

İşte Atatürk de kendi döneminde bu gerçekle hareket etmiştir.

Ama diyeceksiniz ki Laiklik nedir o zaman?

Laiklik; Osmanlı'yı çökerten, İslam dünyasını bölük pörçük eden, zararlı ve bidat olan, Batılı istihbarat örgütlerinin kullandığı din akımlarını devletten uzak tutmak içindir.

Açın Hoş Geldin Atatürk eserinin 485'inci sayfasını ilk Meclis'in milletvekillerini sırasıyla okuyun. 

Çoğu hoca, müftü...

Atatürk'ün laiklikle neyi murad ettiğini, Diyanet İşleri Reisliği'ni kurmasından, başına Rıfat Börekçi'yi getirmesinden, bizzat finanse ederek Kur'an'ın mealini ve tefsirini yazdırmasından, camilerde okunması için 51 hutbe yazdırmasından ve daha nice icraatlarından anlamanız gerekir.

Dikkat ederseniz Atatürk Lozan'da millet tanımını da "Ülke topraklarında yaşayan Müslüman olan herkes" olarak yapmıştır.

Bu gerçekleri delilleriyle beraber Prof. Dr. Baş önümüze koydu.

Sayın Baş da attığı her adımda hukuku ve meşruiyeti dikkate alan bir liderdi.

Örneğin yazdığı Milli Ekonomi Modeli'nde "madenler karşılığı senyorajı devreye koymak" diye önemli bir projesi vardı.

Karşılığında para basılacak olan madenler hususunda Mahkeme tarafından tespit tutanağının hazırlanması, daha sonra da tespit edilen bu madenler karşılığı para basmak için de TBMM'nin onayının alınması...

Hem hukuki, hem de meşru...

Hukuki ve meşru adımlar devletimizi ve milletimizi geleceğe güvenle taşır.

Ben yaptım oldu mantığı, diktatörce bir yaklaşımdır, hukuki ve meşru değildir, her yönüyle birçok felaketlerin ana sebebidir.

Ulusal Egemenlik bayramımızı Prof. Dr. Baş'tan ayrı düşmenin hüznüyle kutladığımız bugün, inşallah ayıkmamıza vesile olur.

Atatürk'ün mirasına sahip çıkamadık, hayattayken Prof. Dr. Baş'ın da kıymetini bilemedik.

Bari millet olarak bundan sonra onların miraslarına, fikirlerine sahip çıkalım ki, bir nebze de olsa hatalarımızı telafi etmiş olabilelim. İçinde bulunduğumuz ve faturalarını yakında çok daha acı yaşayacağınız zifiri karanlıktan kurtulmanın tek anahtarı da bu...

 
Murat Çabas / diğer yazıları
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.