Geçtiğimiz hafta Sayın Erdoğan'ın, Şanlıurfa ziyaretinde sıra gecesi ekibi özel bir şarkı hazırlıyor.
O şarkıyı, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de sosyal medya hesabından paylaştı: 'Yola çıktın korkusuzca, omzunda demirden yük, haykırdın tüm cihana, çünkü dünya beşten büyük'.
Tabi demirden yük, cihana haykırış için beden sağlığı çok önemli.
Sağlıklı beden tiolarını ise Sayın Erdoğan, Tokat'tan verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Şimdi ben bir şey tavsiye edeceğim. Ben, şunu yapıyorum, her akşam yatarken manda yoğurdu. Manda yoğurdu hakikaten kalitedir, çok iyidir.
Onun içine şöyle Medine hurması doğrarım, 3 tane veya 5 tane. Ona biraz çay kaşığı kestane balı ve yulaf ezmesi atarım. Bu dörtlüyü karıştırarak yer yatarım, şifa.
Eskişehir'de bizde olan belediyelerden biri, o sürekli bakraç içinde manda yoğurdumu gönderir. Bir de Ankara Mamak belediye başkanımız bakraç içinde temin ediyor. Tavsiye ederim.'
Tabi bu tavsiye genele miydi yoksa özele mi, bilmem ama Sayın Erdoğan'ın bu önerileri BBP Genel Başkanı Mustafa Desteci'yi masrafa sokabilir.
Malumunuz BBP Genel Başkanı Destici, vatandaşa tasarruf telkini yaparken; "Ben gidip kasaba 100 lira verip et almıyorum. Gidip kuzuyu kestiriyorum" demişti.
Şimdi manda çiftliği, kestane balı, Medine hurması, yulaf… Çok masraflı olur…
Bu tavsiyenin yansımalarına gelirsek
Sayın Cumhurbaşkanının bu sözleri, 'bu ülke Bulgarlara ucuz, gurbetçiye ucuz, turiste ucuz, savaştan kaçıp gelen Suriyeli mülteciye bile ucuz ama bize pahalı. (Neden) Çünkü bizim paramız yok' diyen BTP Lideri Hüseyin Baş'ın ne kadar haklı olduğunu da teyittir.
Çünkü parası olan kuzu kestiriyor, manda yoğurdu yiyor, Anzer balı sipariş ediyor. Olmayan ise çocuğunu halk ekmek kuyruğuna sokuyor, kendisi indirimli patates satan marketleri dolaşıyor.
Diğer taraftan beslenme uzmanları bu menüye ne der, bilmem ama yıllarca ekranlarda sağlıklı besin önerilerinde bulunan uzmanlara tek soru sormuştum: Ülkemizde sağlıklı beslenmenin ilk şartı nedir? Cevapların hepsi yanlıştı.
Ülkemizde sağlıklı beslenmenin ilk şartı paradır. Açlık sınırının 5 bin 738 TL, yoksulluk sınırının 17 bin 349 TL olduğu günümüzde asgari ücretle (4 bin 250 TL) sağlıkla beslenme tavsiyelerinde bulunmak paparazzidir.
Siyasetçilerin bu açıklamaları ve yaşam standartları ise halktan ne kadar kopuk olduklarının göstergesidir.
Kendi yaşan standartlarından zerre taviz vermeden vatandaşa, 'müşriklerin ambargo koyduğu yıllarda Peygamber Efendimizin (s.a.a.v) karnına iki taş bağladığını örnek gösterip, 'sabrı' tavsiye edenleri ise Rabbime havale ediyorum.
Vatandaşımıza ise Hz. Resulün (s.a.a.v) 'Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır' hadisini ve İmam Ali (a.s) Efendimizin; 'Haksızlık önünde eğilmeyiniz, çünkü hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz' sözünü hatırlatmak isterim.
Bakın! AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Millet 2002'de eski siyaseti tasfiye etti. 2002'de adeta AK Parti, Türkiye'yi uçurumun kenarından alıp 2021'e kadar her anlamda bir süper güç haline getirdi" diyor.
Sayın Ünal'a, bu nasıl bir süperlik ki, açlık sınırının 5 bin 738 TL olduğu ortamda siz, 6 milyon kişiye 4 bin 250 TL'yi layık görüyorsunuz' diye sorun.
BTP Lideri Hüseyin Baş, "Asgari ücret bir vatandaşın asgari geçimini sağlayacağı ücret. Bugün bu ücret bu ülkede yoksulluk sınırının üçte biri. Doktora 8-9 bin lira para veriyorlar diye başlarına kakıyorlar. Yetmiyorsa çık, git diyor. Sen 100 bin lira alıyorsun sana yetiyor mu? …
Şimdi bu beceriksizlik. Asgari ücretin olduğu nokta beceriksizlik. Bunlar ülkenin ekonomik koşulları değil, iş bilmezlik. Eskiden reklamlarda, 'kira öder gibi ev sahibi olun' denirdi, şimdi ev sahibi olur gibi kira ödüyoruz. Yetmiyor o evin faturalarını ödemek için de gidip kredi çekecek noktaya geldik."
Evet, artık beceriksizliğin, 'süper güç' olarak tanımlanmasına hayır, deme vaktidir.
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024