Başbakan Erdoğan şimdilerde 17 Aralık'ta düğmeye basılan deliğe süpürülme sürecini bertaraf edebilmek için sık sık batılı ülkeleri ziyaretlerle meşgul?Bir taraftan "yıkılmadık ayaktayız" mesajı verirken, diğer taraftan AB'ye, ABD'ye şirin gözükmek için, bugüne kadar verilen taviz politikalarını hatırlatarak, "yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır" demeye çalışıyor.Ama Sayın Başbakan, işin asıl kısmını hiç hesaba katmıyor. Nedir asıl kısmı?AKP hükümetine ve de Sayın Başbakan'a karşı yürütülen deliğe süpürme kampanyası her ne kadar Pensilvanya merkezli cemaat üzerinden yürütülse de, perde arkasındaki asıl el ABD ve AB'deki küresel iradeler, yani Sayın Başbakan'ın bugün dolaştığı, tabiri caizse günah çıkartmaya çalıştığı kapılar? Cemaat ise sadece bir piyon?Başbakan, cemaati, kendisine karşı bir sopa olarak kullananlara şikayet ediyor, düştüğü trajikomik durumu düşünebiliyor musunuz?Türkiye'de konuştuğu zaman popülist, milli ve dini söylemlerle milletimizin gözünü boyamaya çalışan Başbakan, asıl kimlerin hakları için çalıştığını, ancak batılı ülkelere şirin gözükme hesabıyla verdiği icraat raporlarında görebiliyoruz.Yurt dışına çıktığı zaman Sayın Başbakan'ın dilinin bağı çözülüyor ve başlıyor "ben sizin için, sizinkiler için şunları yaptım, bunları yaptım?" demeye.Eee iki arada bir derede kalıyor: söylemese verilen misyon tehlikede, söylese içeride fırtınalar kopuyor. Nasıl olsa, milleti yine bir iki edebi cümleyle ikna ederim düşüncesiyle açıyor ağzını yumuyor gözünü? Son Almanya ziyaretinde de aynen böyle oldu?Başbakan, Merkel'le görüştüğü Almanya ziyaretinde gurbetçilere seslenerek, her zaman olduğu gibi Alman toplumuna entegre olma çağrısı yaptı. Dünya, bu şekilde kendi vatandaşlarına, başka toplumlara entegre olun tavsiyesi veren bir lider örneği gördü mü acaba?Başbakan daha sonra da Alman Dış Politika Enstitüsü'nde yaptığı konuşmada, azınlıklara verdiği hizmetlerden bahsetti. "Hiçbir iktidarın yapmadığını biz yaptık" diye sözlerine başlayan Sayın Başbakan şunları söyledi:"Ne kadar gayrimenkulleri varsa bunlar Vakıflar Genel Müdürlüğümüze devredilmişti bizim. Biz bunları meydana çıkardık ve şu ana kadar 2,5 milyar lira değerindeki gayrimenkullerini kendilerine biz devrettik. Bunları biz yaptık. Mor Gabriel Kilisesi biliyorsunuz bir sorundu. Bu sorunu biz çözdük. Aynı şekilde Sümela Manastırı'nı biz açtık ve her yıl şimdi orada gidip Ortodokslar ayinlerini yapabiliyorlar. Aynı şekilde Tarsus'ta biz açtık gidip orada ayinlerini yapabiliyorlar. Azınlığın haklarını korumak budur. Biz bunların adımlarını şu anda attık. Ve kendilerine açık açık da söylüyoruz sizin inançlar noktasında sorununuz neyse bize gelin biz bunları çözeriz ve biz bunların adımlarını attık."Biz, Sayın Başbakan'ın da neredeyse yemin billah anlatmaya çalıştığı gibi, azınlıklara bu hizmetleri neden yapıyoruz? Elbet ki AB'nin merkezinde bunu ifade ettiğimize göre AB'nin baskısıyla?AB, kendi vatandaşı olmadığı halde, Hıristiyan azınlıkların haklarıyla ilgili bizlere baskı üzerine baskı yaparken, tavizler koparmaya çalışırken, siyasilerimizin Almanya'ya gidip Türk vatandaşlarının haklarına sahip çıkmaktan ziyade "entegre olun" tavsiyesinde bulunması büyük bir acziyetin ifadesi değil midir?Sayın Başbakan'ın bundan sonraki süreçte "beni deliğe süpürmeyin" mesajları çok fazla işe yaramayacaktır. Batı, siyasilerimize, "yaptıkların yapacaklarının teminatıdır" gözüyle değil, "bizim için yapacaklarınız bu kadardır" gözüyle bakmaktadır ve siyasilerimiz ne kadar çırpınırsa çırpınsın bu bakış değişmeyecektir.Siyasilerimizin tek çıkış yolu gözükmektedir o da taşeron politikaları bir kenara bırakıp, milli politikalara, milli proje ortaya koyanlara yönelmesidir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vizesiz seyahat derken vizeyle hayal oldu! / 30.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024