logo
12 TEMMUZ 2025

Şerif Hüseyin'in beyannamesi

14.03.2010 00:00:00
Hz. Muhammed vefat ettiği zaman onun yerine din ve devlet işlerinin yürütülmesi için Büyük Sahabe tarafından, bir vekil seçilir ki bu görevli kişiye Halife denildi. Amaç İslam'da din ve devlet birliğini devam ettirmekti. Bu bakımdan halifelik, Peygamberimizin vefatından sonra İslam birliğinin temsilcisi olan en yüce makamı olmuştur. Bu yüce makamın gücünü kıtalar arası ülkeler yayan ilk önder güç Berberiler olmuş, İspanya ve Afrika'da yayılmasını sağlamıştır. Ondan sonra gelen ikinci büyük ulus gücü ise Türk Avasım ve Gulam (Köle) askerlerdir.  Türkler İslam'ın bayrağını Çin hariç olmak üzere Asya'nın tamamına, Doğu Avrupa'ya ve Osmanlılar zamanında da Balkanlara ve Orta Avrupa'ya yaymışlardır. Haçlılık ruhuyla hareket ederek İslam'ı yok etmek isteyen Hıristiyanlara karşıda en çok koruyan yine Türkler olmuştur. Alpaslan, I. ve II. Kılıçarslan'lar, Mesut ve Selahattin Eyyubi önde gelen Türk komutanlardır. Hepsi de Halife'ye büyük bir saygıyla bağlı olarak İslam birliğini sağlamışlardır. Bu yüce makamın başında bulunan Halife Arap dünyasında dahi birliği sağlayamayınca Yavuz Selim 1516 yılında yaptığı Suriye ve Mısır seferi sonucunda birliği sağlamak amacı ile üzerine almıştır.Şerif Hüseyin, 2 Haziran 1916 tarihinden itibaren başlattığı isyanı, Medine'den bütün Arap Yarımadasına yaymaya çalışmıştır. O bu isyanı dünyadaki emperyalizm akımının öncüleri olan İngiltere ve Fransa'nın desteği ile başlatmıştır. Fakat Fransa ve İngiltere ile beraber Osmanlı Padişahı ve Halifesinin askerine karşı yok etmek amacı ile savaşırken her Cuma Namazında da hutbede Padişah Halife Sultan Reşad'ın adını zikrederek Dua etmektedirler. İngiltere ve Fransa egemenliğinde olan Müslümanların oturduğu topraklarda da her Cuma Padişahın adı, her camide anılarak onun için dua edilmektedir. Bu Müslümanların askerleri de Fransa ve İngiltere ordusunda Osmanlı Padişahı ve Halifesine karşı savaşıyorlardı. Fransa ve İngiltere ordularında Osmanlı Halifesinin kuvvetleri ile vuruşan Müslüman askerler, mecburi askerlik görevi nedeni ile değil, gönüllü olarak, parayla veya menfaatler karşılığında vuruşuyorlardı. Evet sayın okurlarım Halifeye bağlı olan ve her Cuma günü bir dini gelenek icabı adını okuyup dua ettikleri halifeyi, Müslüman askerlerle ve Şerif Hüseyin'le güçlenen Emperyalizm, yok etmek istiyor. Bunun sonuncunda bir farz olarak kılınan namaz ve dualar, İslami ruha ve vicdana hitap etmekten çok usulen uygulanan bir ibadet haline dönüştürülmüştür. Eğer bu İslami bir ruhla yapılmış olsaydı orada emperyalizme hayat hakkı tanınmazdı.Osmanlı Ordusu 1916 Temmuz'undan itibaren Sina cephesinde ve Ağustos'tan sonra da Hicaz Bölgesinde güç duruma düşer. Olayları önleyemez. Osmanlı kurmayları Filistin savunmasının önemine binaen 2 Mart 1917 günü Hicaz cephesinden çekilme kararı verir. Bu kararın sonucunda Medine'den "Peygamber'in değerli eşyaları (Emanet-i Mukaddese) İstanbul'a taşınır. Bugün bu eserler İstanbul Topkapı Müzesi'ndedir. Bu olay üzerine Şerif Hüseyin bir beyanname yayınlar. Bu beyanname Mekke'de yayınlanan El-Kıble gazetesinde yayınlanır. Şerif Hüseyin bu taşınan kutsal emanetlerin İstanbul'a götürülmesini bir yağma olarak göstererek, II. Abdülhamit'in tahttan indirildiği sırada bu Turanlı Çetenin, kendi iddialarına göre Halife Sarayı görmeleri gereken sarayı yağma ettiğini, Onun kadın ve kızlarının küpelerine varıncaya kadar elmaslarının alındığını söyledikten sonra beyannamesini şöyle bitirir: Bunları belirttikten sonra, Türk Ülkesinde oturan Müslümanlara ve hele ordu ile onun başındakilere bildiriyoruz ki bu imansız Turanlıların hükümetini devirmek için ayaklanmazlar ve onları açıktan açığa reddetmezlerse İslam İhtişamının bu ülkeye avdet etmesi ve onun halkını birlik halinde tutması yolundaki son ümidimizden vazgeçeriz. İlk adımı olarak da Cuma Namazında Padişahın adını anmaya son vermemiz olacaktır. Bunu şimdiye kadar yapmamış olmamızın sebebi onun seleflerinin hatırasına saygımız ve ülkeyi, zulümle idare eden Turanlı Çeteden kurtaracak birinin çıkacağını umduğumuzdan?""Yukarıdaki belgeyi yorumladığımız zaman, emperyalizmin İslam birliğini bozmakla kalmadığını, bir uşağının beyanatı ile Türk Ulusunu birbirine düşürerek amaçlarına ulaşmak istediğini açık bir şekilde görüyoruz. Emperyalizm bu günde küresel sermaye adı altında aynı oyunları, oynamakta, cemaatler yolu ile ulusal birliğimizi bozarak bizi birbirimize düşürerek amacına ulaşmak istemektedir. Bu çıkarcı düşünce yalnız ulusal birliğimizi değil, inanç birliğimizi de bozmayı amaçlamaktadır. 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
'AK Parti, MHP ve DEM olarak bu süreci birlikte pişireceğiz'
Erdoğan beklenen konuşmasını yaptı
Arktik’te sessiz rekabet
Buz ülkesinde gerilim yükseliyor
Rusya-Ukrayna cephesinde yeni dönem
Elektronik savaşın yükselişi
Çiftçiye şimdi de kuraklık darbesi
'Yüzde 85'lere varan verim düşüklüğü var'
Çalışma hayatında işler karışık
'Sessiz istifa' yaygınlaştı!
"SDG, YPG'dir. YPG, PKK'nın bir türevidir"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Barrack lafı dolandırmadı
Güçlü alternatif aranıyor
Küresel sistemde doların ipi çekiliyor
Oysa sınav hiç de kolay değildi
LGS'de rekor sayıda birinci şaşırttı
"Böylesini hiç görmedim!"
Texas'taki sel felaketi iklim değişikliğine inanmayan Trump'ı şaşırttı
Bolu Belediye Başkan Yardımcısı savunma yaptı
Kartalkaya davası devam ediyor
ABD Dışişleri Bakanlığı 1300'ü aşkın personelini işten çıkardı
"Yeniden yapılanmanın bir parçası"
İBB'ye yönelik soruşturmada gelişme
8 kişi daha tutuklandı
Kredi kartı ve ihtiyaç kredisi yapılandırmalarında değişiklik
Azami faiz yüzde 3.11
Diyarbakır'da 5 katlı bina tahliye edildi
Sallandığı ihbarı yapılmıştı
'AK Parti, MHP ve DEM olarak bu süreci birlikte pişireceğiz'
Erdoğan beklenen konuşmasını yaptı
Arktik’te sessiz rekabet
Buz ülkesinde gerilim yükseliyor
Rusya-Ukrayna cephesinde yeni dönem
Elektronik savaşın yükselişi
Çiftçiye şimdi de kuraklık darbesi
'Yüzde 85'lere varan verim düşüklüğü var'
Çalışma hayatında işler karışık
'Sessiz istifa' yaygınlaştı!
"SDG, YPG'dir. YPG, PKK'nın bir türevidir"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Barrack lafı dolandırmadı
Güçlü alternatif aranıyor
Küresel sistemde doların ipi çekiliyor
Oysa sınav hiç de kolay değildi
LGS'de rekor sayıda birinci şaşırttı
"Böylesini hiç görmedim!"
Texas'taki sel felaketi iklim değişikliğine inanmayan Trump'ı şaşırttı
Bolu Belediye Başkan Yardımcısı savunma yaptı
Kartalkaya davası devam ediyor
ABD Dışişleri Bakanlığı 1300'ü aşkın personelini işten çıkardı
"Yeniden yapılanmanın bir parçası"
İBB'ye yönelik soruşturmada gelişme
8 kişi daha tutuklandı
Kredi kartı ve ihtiyaç kredisi yapılandırmalarında değişiklik
Azami faiz yüzde 3.11
Diyarbakır'da 5 katlı bina tahliye edildi
Sallandığı ihbarı yapılmıştı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.