Güvenlik güçlerince yapılan denetimlerde ele geçirilen bıçakların büyük bölümünü, "Kelebek" ve "Bursa" diye tanımlananlar oluşturuyor. Sokaklardaki seyyar satıcılardan dahi temin edilebilen bubıçaklar, suça konu olmadığı sürece kanuni sorumluluk da getirmiyor.
Son 4 yılda toplam 419 cinayetin işlendiği kentte, bu cinayetlerin190'ında ateşli silah, 180'inde ise bıçak ve benzeri kesiciler kullanıldı.
Saat sordu canından oldu
Göç nedeniyle çok farklı kültürü bir arada bulundurmak zorunda kalan, bir milyonu aşkın nüfusa sahip Adana'da, son 4 yılda işlenen cinayetlerin nedenleri konusundaki istatistik bilgilere bakıldığında, "saat sorma" ya da "arabaya yol vermeme" gibi basit nedenler dikkat çekse de çoğunu "namus meselesi" oluşturuyor. Namus nedeniyle işlenen cinayetleri, aile kavgası, alacak meselesi, husümet ve alkol neticesi işlenenler takip ediyor.
"Önlemler alınmalı"
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ünal, insanların özenti, daha çok da güvensizlik nedeniyle silah taşıdıklarını ve son yıllarda bu alışkanlığın arttığının gözlendiğini bildirdi.
Ünal, zaman zaman incir çekirdeğini dahi doldurmayacak, hatta gülünç sebeplerle cinayetlerin işlendiğine tanık olunduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Kişinin elinde öldürücü bir alet varsa, bir anlık öfke ile buna sarılabilir. Bu ortam olmasa belki de bir cana kıyamayacaktır. Her cinayet bir intihar, her intihar da bir cinayettir. Çünkü, kişi bir başkasının canına kıyarken, kendi hayatını da yok etmektedir. Bu nedenle, silah taşıma konusunda önlem alınmalı ve sadece güvenlik güçleri ile çok hassas konumda bulunanlara izin verilmelidir.İnsanlar, silah taşıma değil, sorunlarını konuşarak çözümleme alışkanlığını edinmelidir." Ünal, geçmişte bazı yöneticilerin de silah taşımayı teşvik ettiğini ve özendirici olduğunu hatırlatarak, "Topluma örnek olması gereken kişiler, bu sorumluluklarının bilincinde hareket etmelidir" dedi.