Dün "bu bayrak(Ehl-i Beyt sancağı, Türk Milletinin bayrağı) Prof. Dr. Haydar Baş'ın elindedir. O'ndan başka bu milletin milli ve manevi değerlerine sahip çıkan yoktur. Kimisi "halifelik, mücahitlik" kavramları adı millete iman gösterisi yapıp, vatanımızı ABD'ye pazarlarken, bir başkaları bitik sosyalizme ve komünizme sarılmakta. Bir diğerleri ise sadece isim muhafızlığına soyunmuş, arka mahalle kabadayılığı yapmakta. Ortak paydaları ise Haçlı AB'nin eliyle beslenmeleridir.İşte onun için Haydar Baş bu milletin milli ve manevi sancaktarıdır. Peki, sen sancağına, sancaktarına sahip çıktın mı?"Diye sorarak yazımı bitirmiştim. Cevabın geldi; "Hayır! Ne bu vatanın bayrağına ne de Ehl-i Beyt sancağına benim umurumda değil. Benim oyum bellidir. Ben AKP'liyim, MHP'liyim, CHP'liyim?"Evet, sen efendi olarak kendine AKP'yi, CHP'yi, MHP'yi ve diğerlerini seçtin. Peki, hiç düşündün mü? Efendilerinin sahibi kim? Efendileri kim? Bak! Sadece şu üç, dört aylık hallerinden anlatayım senin baş tacı yaptıkların kimlermiş! Ülkemizin el birliği ile getirdikleri vahim noktada çaresi kaldılar. Ayakta kalmak için kopyacılığa daha doğrusu fikir ve söylem hırsızlığına başladılar. "Hırsızlık" denince hemen AKP akla gelmesin. Topu aynı bunların? Sahte hepsi. Keşke Çin Malı, diyebilseydim. Çin Malı bile değiller. Hepsi ABD Malı? Ama sözüm sana ey kardeşim! Ey amcam, amcamın oğlu sözüm sana! Ey teyzem, halam, yeğenlerim sözüm sizlere! Ey eniştem, dayım, bibim sözüm sizlere! Ey 'dost arasan beni ara' diyen arkadaşım, sözüm sana! Sözüm sana ey İslam'ım, Müslüman'ım, Türk'üm, iddiasında bulunan milletim! Sözüm sizi?Ülkemiz siyaseti yıllardan beri tükenmişlik içerisindeydi. Prof. Dr. Haydar Baş, ülkemiz insanına, siyasetine, ekonomisine, hukukuna güneş oldu. Tabi bu güneş, Haçlı ve Siyonist yarasaların gözlerini kamaştırdı. Kendileri mağaralarındaki derinliklere kaçarken ağzından dini kavramları, elinden Kuran düşmeyenleri bu güneşe karşı kalkan olarak kullandılar. Aldandın! Güneş varken ampule kandın.Yıllar sürdü bu aldanışın. Neyin var, neyin yok kaybettin. Ama ampulü gözlerinin içene soktukları için gözün hiçbir şeyi görmedi. Sayın Baş kapına kadar geldi, elini uzattı, sırtına dokundu, "uyan, yüzünü çevir" dedi. Dönmedin. Gözlerinin kör olduğunu, elin ayağının felç olduğunu hissettiğinde kafanı kaldırdın. Tabi bunu gören AKP'si, CHP'si, MHP'si, HDP'si o gözleri tekrar nasıl kamaştırırız, o kalpleri tekrar nasıl kelepçeleriz arayışına girdiler.Tabi bu arayış insanımızı kurtarmak, huzura erdirmek için değildi. İktidar olmak, iktidar kalmak ve efendilerine karşı güven tazelemekti. Zaten hedef devletin bağımsızlığı, milletin huzur ve refahı olsaydı bugünleri yaşamazdık. Çaresiz kalan ABD Malı partiler Prof. Dr. Haydar Baş'ı adım adım izlemeye, kelimelerini, cümlelerini, model ve projelerini ezberlemeye giriştiler. Meydanlara çıktılar! Hep birlikte asgari ücret açık arttırmasına girdiler. Faizsiz krediler, proje mukabili geri ödemesiz kredilerden, gençleri teşvikten, köylüye, çiftçiye destekten işi, 'evlenemiyorsanız kafaya takmayın. Gelin sizi ben evlendireceğime' kadar götürdüler. Yetmedi! Horasan Erenlerinden, Atatürk'e varana kadar bir sahiplenme yarışına girdiler. Kalplerindeki patentlerine bakmadan, 'yerli ve milli' cümleleri kurmaya kalktılar.Biri, 'fakirlikle davam var' derken diğeri ' var mısınız' dedi. Yine aldandın. Kaybettin.Bütün bu siyasi, tarihi, ekonomik ve dini söylemlerin tek sahibinin, tek sancaktarının Prof. Dr. Haydar Baş olduğunu bildiğin halde gittin ABD, AB patentlilere teslim oldun. Kaybettin.Bunlara kopyacı, demek bile istemiyorum. Çünkü kopyacılıkta bir maharet, zeka isteyen bir iştir. Ama bunlarda o zekâ, o maharet yok. Evet, kopya çektiler. Ama matematik dersinden sınava giren bir öğrencinin Fizik kitabından aldığı notları sınavda kullanması, matematik sorularına fizik formüllerini uygulaması gibi kopyacılık yaptılar. O öğrenci matematikten başarılı olabilir mi? Olamaz. Bunlardan olamaz. Ama kaybeden sen oldun. Çünkü Prof. Dr. Haydar Baş'ın model, plan, proje ve söylemleri aynı eksende, bağımsız bir ekonomi modelinin başlıkları, hayata geçirilme formülleridir. Bunlar o formülleri alıp liberal-kapitalist sistemde uygulayacaklar. Mümkün değildir. Şimdi sana ağlamak düşer. Aynen Küfelilerin İmam Hüseyin'e (a.s) yaptığını sende Prof. Dr. Haydar Baş'a yaptın. Şimdi ağla. Ama bu ihanetin bedeli sadece gözyaşı ile ödenmez. Daha ağır bedeller ödeyeceksin. Şimdi ağla, ağla, ağla?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025