Siyaset, devlet ve milletin sorunlarına çözüm üretme, çare bulma, hizmette yarış meydanıdır. Fikirlerin, projelerin yarıştığı, yarışması gereken meydandır. Koltuğun sefasının sürüldüğü yer değildir siyaset meydanı.
Ama ülke siyasetimize daha doğrusu ülkemiz siyasetçilerine baktığımızda, söz yarışının yapıldığı bir meydan olarak karşımızda duruyor. Yani ülkemizdeki siyasetçiler söz ile siyaset yapıyorlar. Yani "sözde" siyaset yapıyorlar.
Bu gerçeğin itirafı da geldi. Önce CHP Genel Başkanı, Sayın Erdoğan için, "sözde cumhurbaşkanı" dedi.
Ardından Sayın Erdoğan ve bütün kurmayları da, "sözde ana muhalefetin başındaki şahıs" diye karşılık verdiler.
Tartışma alevlendikçe, ülkemiz siyasetinin sözde, siyasetçilerinin de, 'sözde siyasetçi' oldukları bir bir ortaya çıktı.
"Sen, nasıl ülkenin Cumhurbaşkanına 'sözde' dersin! Bu 82 milyona hakarettir."
"Sen, nasıl Millet İttifakı'na zillet, terör yardakçısı vs. dersin. Bu, milyonlarca vatandaşa hakarettir."
Kim haklı diye sorarsanız, hepsi haklı. Çünkü sözde siyaset yapıyorlar.
2015'e geri gidelim. Cumhurbaşkanı seçim yasası bir anda 5 artı 5 olarak değişmiş, Abdullah Gül devre dışı bırakılmıştı.
Sayın Erdoğan, partisinden istifa edip aday olmuş, seçilmiş, tarafsız olacağına dair yemin etmişti.
AKP ile resmi bağı olmayan, halk tarafından seçilmiş ve de tarafsızlık yemini etmiş Cumhurbaşkanı için o yıl MHP Lideri Bahçeli, NTV'deki röportajında; "AKP'nin cumhurbaşkanı olmuştur, milletin cumhurbaşkanı olamamıştır. Mesela benim cumhurbaşkanım değildir, Milliyetçi Hareket Partisi'nin cumhurbaşkanı değildir. Çünkü bir parti üzerinde çalışıyor" diyordu.
Sonra rejim değişti. Sayın Erdoğan resmi olarak AKP rozetini taktı, seçimi kazandı. Meclis'te yine yemin etti.
İktidarın laf ile polemik ile siyaset yaptığını, böylece halkın gerçeklerini sakladığını iddia eden Sayın Kılıçdaroğlu da, 'sözde Cumhurbaşkanı' tabiriyle taptaze bir polemik başlattı.
Sözde kavramı üzerinden gidersek, tepkilere bakarak soruyorum; Bahçeli'ye mubah olan söz, tabir ve yorumlar Kılıçdaroğlu'na mekruh mu?
Aynı şekilde Erdoğan'a, Cumhur İttifakı'na sevap olan söz, tabir, itham ve yorumlar muhalefet partilerine haram mı?
Bak! Biz bile 'sözde' yazı yazmaya başladık!
Bize, sözde değil, söz ile değil, BTP Lideri Hüseyin Baş'ın dediği gibi, "koltuğun hayrını görmeye değil hakkını vermeye" talip olan siyasetçiler lazım.
Canan Kaftancıoğlu
Siyasetin sözde tartışmalarından birisi de CHP'nin, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu. Konuşmaları, ithamları, teşbihleri, tehditleri ve karşı cevapları medyadan izliyorsunuzdur.
Orası beni pek ilgilendirmiyor. Ama AKP'nin, Canan Hanım ve bu profildeki isimler üzerinden çok büyük siyasi rantlar elde ettiği de bir gerçektir.
Bu rantı AKP'ye, kendi elleriyle sunan ise bizzat CHP yönetimidir.
'Adın çıkacağına, canın çıksın' atasözümüzdür. Bu isimler, milletimizin milli ve manevi değerleriyle olan husumetlerinden dolayı, Atatürk ile ilgili söylemlerinden dolayı isimleri çıkmıştır.
Dün Nur Serter, Önder Sav, Fikri Sağlar, bugün Kaftancıoğlu, yarın bir başka isimler. Sayın Erdoğan ne demişti; "böyle muhalefete can kurban."
Sayın Erdoğan'ın ettiği yemin
"Cumhurbaşkanı sıfatıyla devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim." (9 Temmuz 2018)
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024