Günümüzdeki terör olaylarına baktığımızda görünen yüzünün farklı, asıl hedefinin farklı olduğunu görürüz.Bu manada son yaşanan terör olaylarını biraz irdeleyelim.İngiltere, Müslümanların AB ülkeleri içerisinde en rahat yaşadığı söylenilen bir ülke. Ticaret yapabiliyor, okula gidebiliyor, istedikleri kıyafetleri giyebiliyorlar. Terörün psikolojisinde belli menfaatleri elde edebilmek için karşı tarafa zarar verme ve baskı oluşturma gayesi yatar.Peki, Londra'daki saldırıların sonucunda ne oldu?Terörizmle suçlanan Müslümanlar üzerinde baskılar arttı, İngiltere'de 100'ün üzerinde saldırı yapıldı, İtalya'da 200'ün üzerinde Müslüman'ın evi basıldı, hatta bir Müslüman dövülerek öldürüldü, diğer bir Müslüman'ın ise çenesi kırıldı.Bir insan veya bir grup insan terörist eylem gerçekleştirecek ve sonucunda en büyük darbeyi kendisi yiyecek, sizin mantığınıza bu yatıyor mu?Londra'daki saldırılarda bir diğer önemli husus ise saldırıları yaptığı iddia edilen kişilerin kişilikleri ve hayat tarzları.Hepsi genç, ailelerinin maddi durumu iyi, çevrelerinde İngiliz topluma tam uyum sağlamış kişiler. Siyaset konuşmuyorlar. Üniversite mezunu, kriket oynuyor spor yapıyor, kot pantolon ve tişört giyiyorlar. Her üçü de Pakistan asıllı İngiliz vatandaşı. Aileleriyle birlikte yaşıyor...Üstelik saldırılara bombacı olarak iddia edilen bu gençlerin yanında kendilerine ait ehliyet, kredi kartı ve eşyalar var.Akla "Bunlar nasıl terörist?" sorusu geliyor.Saldırgan olduğu iddia edilen Hüseyin'in annesi oğlunun eve gelmemesi ve gecikmesi üzerine polisi arıyor. İngiliz polisi bombacı olduğu iddia edilen Hüseyin'e böyle ulaştıklarını söylüyorlar.Yine akla bu nasıl terörist ki evine zamanında gidiyor ve de geç kalınca annesi merak edip onu arıyor?Önemine binaen tekrar edelim: hepsi üniversite mezunu, sosyal diyalogları mükemmel ve aile hayatları mükemmel.11 eylül saldırılarında da terörist olarak açıklanan ve uçakta öldüğü iddia edilen bazı kişilerin hala hayatta oldukları ve terörizmle uzaktan yakından alakaları olmadığı, hatta bazı isimlerin ise yıllar önce başka sebeplerden öldüğü tespit edilmişti.Bu asılsız, delilsiz, mantıksız bir şekilde Müslümanları terörist gösterme gayretleri nedendir?Patlayan bomba birileri tarafından o Pakistanlı gençlerin bulunduğu yere konulmuş olamaz mı? Bunu koyanlar bir İngiliz ya da Amerikalı olamaz mı? Bu saldırılar, suçu işleyip bunu Müslümanlara yıkma gayretlerinin bir ürünü olamaz mı?Sonucunda Müslümanların zarar göreceği, huzurlarının kaçacağı bir terörist eylemi hiç Müslüman'ın yapması mümkün mü? Karıncayı bile incitmenin haram olduğu bir inancı yaşayan bir Müslüman hiç masum insanların canına kıyar mı? Bunlar imkansız olacağına göre failleri İslam coğrafyasında Müslümanlar arasında değil, İslam coğrafyası üzerinde emeli olan küresel güçlerin içinde aramak lazım.Irak'ta yapılan ve sivilleri vuran saldırılara da dikkat etmek lazım. Irak işgal edilmiş, işgalciler 100 binlerin üzerinde masum sivil insanı katletmiş, kadınlara tecavüz etmiş, bebekleri öldürmüş, camileri, evleri yıkmış, ne var ne yok talan etmiş. Irak halkı da tabii olarak bir direniş içinde. Bir kısmı boyun bükmüş, ama bir kısmı da doğal olarak milli mücadelelerine devam ediyor.Direniş yapan Iraklıların hiç kendi insanlarını katletmesi aklınıza yatıyor mu? Ya da çocukların, kadınların bulunduğu yerlere, cami çıkışlarına bomba koyması sizce mantıklı mı?Böyle bir şey imkansız olacağına göre bu saldırılar ne olabilir?1800'lü yıllardan beri Ortadoğu'da İngilizlerin ve sonra da ABD'lilerin yapmak istediği en önemli icraatlardan biri bu bölgede Şii-Sünni çatışmasını temin etmek, bu bölgenin insanlarını paramparça edip sonra da emellerine ulaşmaktı.Batılı emperyalistler arkalarında kendilerinin bulunduğu terörist bir takım organizasyonlar tertip ederek bu coğrafyada saldırılar yapmaktalar. Bu saldırıların bazılarını Şiilerin bazılarını da Sünnilerin üzerine atmaktalar. Dolayısıyla suni bir husumet oluşturup milletin direncini kırmaya çalışmaktalar.Aynı zamanda böyle eylemler Irak halkının işgale direniş yapanların yanında yer almasını engellemektedir. Daha birçok sebep sayılabilir.İstikrarsız ve terörün hakim olduğu bir Ortadoğu her zaman emperyalist emellere sahip olanların işine gelmektedir.Ülkemizdeki terör faaliyetlerinin de perde arkasını iyi görmeliyiz.Yıllarca birileri dışarıdan birileri de içeriden Güneydoğumuzu ülkemizden koparmak istediler. Devletle milletin, askerle sivilin, arasını açmaya çalıştılar. Hala iç ve dış mihraklar değişik bahanelerle bu oyunlara devam etmekteler. Üzerimizde hesapları olanların tavsiyeleriyle hareket etmeye devam edersek sonumuz pek hayırlı olmaz.Bir kurdun kuzuya yol göstermesinin sizce sonu ne olur? Bir taraftan AB üyeliği yemini sunarak siyasi baskı yapıyorlar, diğer taraftan "Biz sizin stratejik ortağınız" diyerek dostmuşuz imajını veriyorlar, ondan sonra tavizleri sıralıyorlar. Bir taraftan ekonomik baskı yapıyorlar, diğer taraftan terörle sıkıştırıyorlar, en önemlisi de misyonerlerle direncimizi kırıyorlar.Kısaca her taraftan kuşatılmışlık içindeyiz.Ayık olmalı ve her zamankinden daha fazla kenetleşmeliyiz.Artık mandacı zihniyetten kurtulmalı yeniden kuvayı milliye ruhuyla vatanımıza, bayrağımıza, dinimize, dilimize, birlik ve beraberliğimize sahip çıkmalıyız.
Murat Çabas / diğer yazıları
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024