logo
19 MART 2024

Türkiye ve dünya için felaketler yılı

29.05.2020 00:00:00
'Türkiye ve dünya için felaketler yılı' seslendirme dosyası:

2020, bizler için "hüzün yılı", çünkü bizi biz yapan Değerimizi, Ruhumuzu, Canımızı, kıymetli Hocamızı kaybettik.

Allah şefaatlerinden mahrum eylemesin.

2020, milletimiz ve tüm dünya insanları için de "felaketler yılı" olarak tarihe geçti.

Korona salgını, ölümler, yasaklar, kısıtlamalar, derin bir ekonomik kriz, işsizlikte patlamalar, iflaslar, kepenk kapatmalar, açlık, yoksulluk ve sefalet...

Dünya insanlığı çözüme ve bu zifiri karanlıktan kurtuluşa her zamankinden daha fazla hasret...

Hüzün yılı ile felaketler yılının aynı anda yaşanmasının bizce büyük bir anlamı var ama sözler anlatmaya kifayetsiz kalır, bir çoğu da zaten anlayamayacağı için o bizde kalsın.

Acımız gibi onu da içimize gömelim.

Türkiye için durumu mutlaka analiz etmemiz lazım.

Siyasilerimizin Korona ve ekonomik krizle mücadele için ortaya koydukları başarı hikayesi buzdağının sadece görünen küçük kısmı...

Buzdağının görünmeyen devasa kısmında ise, mevcut koşullarda çıkılması asla mümkün olmayan sorunlar var.

Küçük ve kısmi başarılarla övünüyoruz ama sonrasındaki uçurumları hiç görmüyoruz.

Çünkü Prof. Dr. Haydar Baş'ın yıllardır ifade ettiği gibi zifiri bir karanlığın içindeyiz ve burnumuzun ucunu dahi göremiyoruz.

Gözlerimiz görmediği için, duyularımız hissetmediği için zannediyoruz ki, yemyeşil dümdüz bir ovada ilerliyoruz; halbuki uçurumun kenarında çok tehlikeli ve riskli bir pozisyondayız.

Her gün farklı bir yönüyle, farklı örneklerle içinde bulunduğumuz çıkmazı tasvir edip, vazifemiz gereği çıkış yollarını göstermeye çalışıyoruz.

Liderimiz Prof. Dr. Baş'ın hayatı boyunca yaptığı bu mücadeleden örnek alarak...

Tabii ki, O'nun kadar olamayız ama en azından bu doğru ve kutlu yolda üzerimize düşeni yapmaya çalışırız.

Ülkemizdeki vahim tabloyu ifade etmek açısından açlık ve yoksulluk rakamlarını aktaralım.

Türk-İş önceki gün yaptığı açıklamada Mayıs ayı itibarıyla 4 kişilik bir ailenin açlık sınırını 2 bin 438 TL, yoksulluk sınırını ise 7 bin 942 TL olarak ilan etti.

Koronavirüs salgınında başta dar ve sabit gelirli kesimler olmak üzere tüm vatandaşların olumsuz etkilendiğini ortaya koyan araştırmada, ekonomik ve sosyal alanda özellikle işsizlik ve düşük gelir veya gelirsizliğin en önemli sorun olduğuna dikkat çekildi. 

Araştırmada, ülkemizde dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken harcama tutarının net asgari ücretin üzerine çıktığı ifade edildi.

Çalışan bir kimsenin net asgari ücreti 2 bin 324 TL. Bu, Türkiye şartlarında 4 kişilik bir ailenin aylık geliri demektir.

Açlık sınırının altında bir gelirden bahsediyoruz. Asgari ücretli ailesinin sadece mutfak masrafını bile karşılayamıyor.

Tabi bu durum kişi iş bulup da çalışabiliyorsa, asgari ücret de olsa bir maaş alabiliyorsa geçerli...

Bugün Korona'nın da etkisiyle milyonlarca çalışanın işini kaybettiği daha da derin bir durum var. 

Yani dün çalışıp da asgari ücretle aç kalan, borç batağı içinde icra ve hacizle boğuşan vatandaşlarımız, şimdi bu dişin kovuğunu doldurmayan maaştan da mahrum...

Sıfır gelirle ya da almayı başarabiliyorsa bin küsür lira olan kısa çalışma ödeneğiyle, veya cüzi bir işsizlik maaşıyla veya bin TL'lik sosyal destekle yaşamaya çalışıyor.

Mevcut koşullarda açlık sınırı altındaki asgari ücreti bile dürbünle arıyor.

Peki, mevcut koşulların düzelme ya da en azından eskisine dönme ihtimali var mı? Uzmanların açıklamalarına bakılırsa yok.

Normalleşme asla normal olmayacak.

Görünen o ki hem Türkiye'de hem de dünyada Korona felaketi tam bir ekonomik, sosyal bir felakete dönüşecek.

Bu felaket Korona'yı gölgede dahi bırakacak.

Bu, işin karanlık kısmı, peki yok mu bir ışık?

Elbette ki var; dün de vardı, bugün de...

Prof. Dr. Haydar Baş, yazdığı Milli Ekonomi Modeli ile yepyeni gelir kaynaklarıyla vatandaşına sosyal devlet imkanları sunan baba bir devlet anlayışını ortaya koymuştu.

Bu eşsiz Modeli uygulayan BRICS devletleri, başta Rusya ve Çin olmak üzere yoksulluktan kurtuldular.

Bu ülkelerin vatandaşları, bırakın açlık sınırını, yoksulluk sınırının üstünde maaşlar almaya başladılar.

Eğer Türkiye Prof. Dr. Baş'a ve Modeline sırt dönmemiş olsaydı, bugün yoksulluk sınırı 7 bin 942 TL olduğuna göre, en az 8 bin TL maaş alıyor olacaktık.

Ki Prof. Dr. Baş 10 bin TL asgari ücretten yani daha fazlasından bahsediyordu.

Bu, vatandaşların kimseye muhtaç olmadan rahat ve huzurlu yaşaması demektir.

Eğer MEM'i uygulasaydık, bugün Korona şartlarında bile bu imkanları elde edebilecektik.

Bugün bu treni kaçırmış değiliz. MEM'in şifrelerini bilen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Av. Hüseyin Baş'la bu kutlu kaderi yaşayabiliriz.

Yeter ki tercihimizi doğru yapalım, kör inattan kurtulup bu sefer gerçekten "çözüm" diyelim.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.