Türkü hikayeleri sahneye taşınmalı
Oyunbozan Atölyenin kurucusu ve sanat yönetmeni Yaşar Elmas, türkülerin hikayelerini müzikal olarak sahneye taşımak istiyor
28.03.2021 05:37:00





Oyunbozan Atölyenin kurucusu ve sanat yönetmeni Yaşar Elmas, Türk tiyatrosu adına son dönemde yapılan çalışmaları sevindirici bulduğunu söyledi.
Salgının görüldüğü günden bu yana sadece bir kez sahneye çıkabildiklerini ifade eden Elmas, bu süreçte hareket alanlarının daraldığını belirtti.
Yaşar Elmas, Türk tiyatrosu adına son dönemde yapılan çalışmaların sevindirici olduğunu kaydederek, "Devlet Tiyatrolarına baktığım zaman son 2 yıldır inanılmaz güzel işler yapıyor. Ben yerli bir adamım ve oradan bakıyorum. Benim perspektifim, bakış açım bu. Devlet Tiyatroları, Dede Korkut masallarını yapıyor. Hezarfen Ahmed'in hayatını ya da Filistinli bir yazarın bir kahramanın hikayesini sahneye taşıyor" diye konuştu.
Klasik deyimle tiyatronun, insanı insana, insanlığa anlatma sanatı olduğunu vurgulayan Elmas, bu süreçten sonra da insanların tiyatro izlemek için salonlara gitmeye devam edeceğini düşündüğünü söyledi.
'Çevrim içi tiyatro verimli olmuyor'
Çevrim içi tiyatro gösterimlerinin çok fazla verimli olmadığını, buna rağmen bazı tekniklerin değişebileceğini dile getiren Elmas, şu bilgileri verdi: "Mesela hologram dediğimiz dekorlar var. Bunlar değişecek. Sinemanın imkanları var, bunlar tiyatroya uyarlanacak. Ben gelecekte böyle çok daha cazip, insanı sahneye çeken özel işlerin olacağını düşünüyorum. Günümüzde iş yapan projelere bakın, sahne sanatları ya da ekran anlamında, çoğu tiyatro kökenlidir. Yani tiyatro eğitimi almış insanların bu işlerde seyirciyi daha iyi yakalayabildiğini görüyorum. Tiyatro aslında her şeyi besliyor."
Türkülerin hikayelerini anlatmak istiyoruz'
"32 yıldır bu toprakların hikayelerini anlatmaya çalışıyoruz" diyen Elmas, sahnelemeyi düşündüğü çok sayıda oyun olduğunu belirterek, "Çünkü bu toprakların çok hikayesi var. Aslında muhteşem bir kültür üzerindeyiz. O kadar büyük bir zenginlik var ki" değerlendirmesinde bulundu.
Türkü hikayeleriyle ilgili müzikal bir formatta hazırladıkları "Türk'ü Söyler Türküler" adlı oyunlarına da değinen Yaşar Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yemen'den gelip Sarıkamış'ta şehit olan ya da Balkanlar'dan gelip bir gömlekle yine Sarıkamış'ta donarak şehit olmuş insanların hikayeleri yani türküleri 'Drama Köprüsü' de 'Uyan Sunam Uyan' da var bu işin içinde. Zaten türkülerin hikayeleri bizi besleyecektir diye düşünüyorum. Sadece müzikal anlamda dinlemek değil. Yani bu toprakların türküleri de çok güzel. Ama o türkülerin hikayelerini de biz sahnede müzikal bir bakışla anlatmak istiyoruz. Öyle bir hayalimiz var. Senaryosu bitti gibi, inşallah bu salgın süreci de biterse öyle bir hayalimiz var. Anlatmak istediğimiz çok hikayemiz var." AA
Salgının görüldüğü günden bu yana sadece bir kez sahneye çıkabildiklerini ifade eden Elmas, bu süreçte hareket alanlarının daraldığını belirtti.
Yaşar Elmas, Türk tiyatrosu adına son dönemde yapılan çalışmaların sevindirici olduğunu kaydederek, "Devlet Tiyatrolarına baktığım zaman son 2 yıldır inanılmaz güzel işler yapıyor. Ben yerli bir adamım ve oradan bakıyorum. Benim perspektifim, bakış açım bu. Devlet Tiyatroları, Dede Korkut masallarını yapıyor. Hezarfen Ahmed'in hayatını ya da Filistinli bir yazarın bir kahramanın hikayesini sahneye taşıyor" diye konuştu.
Klasik deyimle tiyatronun, insanı insana, insanlığa anlatma sanatı olduğunu vurgulayan Elmas, bu süreçten sonra da insanların tiyatro izlemek için salonlara gitmeye devam edeceğini düşündüğünü söyledi.
'Çevrim içi tiyatro verimli olmuyor'
Çevrim içi tiyatro gösterimlerinin çok fazla verimli olmadığını, buna rağmen bazı tekniklerin değişebileceğini dile getiren Elmas, şu bilgileri verdi: "Mesela hologram dediğimiz dekorlar var. Bunlar değişecek. Sinemanın imkanları var, bunlar tiyatroya uyarlanacak. Ben gelecekte böyle çok daha cazip, insanı sahneye çeken özel işlerin olacağını düşünüyorum. Günümüzde iş yapan projelere bakın, sahne sanatları ya da ekran anlamında, çoğu tiyatro kökenlidir. Yani tiyatro eğitimi almış insanların bu işlerde seyirciyi daha iyi yakalayabildiğini görüyorum. Tiyatro aslında her şeyi besliyor."
Türkülerin hikayelerini anlatmak istiyoruz'
"32 yıldır bu toprakların hikayelerini anlatmaya çalışıyoruz" diyen Elmas, sahnelemeyi düşündüğü çok sayıda oyun olduğunu belirterek, "Çünkü bu toprakların çok hikayesi var. Aslında muhteşem bir kültür üzerindeyiz. O kadar büyük bir zenginlik var ki" değerlendirmesinde bulundu.
Türkü hikayeleriyle ilgili müzikal bir formatta hazırladıkları "Türk'ü Söyler Türküler" adlı oyunlarına da değinen Yaşar Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yemen'den gelip Sarıkamış'ta şehit olan ya da Balkanlar'dan gelip bir gömlekle yine Sarıkamış'ta donarak şehit olmuş insanların hikayeleri yani türküleri 'Drama Köprüsü' de 'Uyan Sunam Uyan' da var bu işin içinde. Zaten türkülerin hikayeleri bizi besleyecektir diye düşünüyorum. Sadece müzikal anlamda dinlemek değil. Yani bu toprakların türküleri de çok güzel. Ama o türkülerin hikayelerini de biz sahnede müzikal bir bakışla anlatmak istiyoruz. Öyle bir hayalimiz var. Senaryosu bitti gibi, inşallah bu salgın süreci de biterse öyle bir hayalimiz var. Anlatmak istediğimiz çok hikayemiz var." AA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.