Geçtiğimiz hafta sonu Bursa Ovaakça'da gerçekleştirilen "Uluslararası Sosyal Devlet Milli Devlet Kongresi"nin detaylarına devam ediyoruz.Kongre'ye Almanya'dan iştirak eden Magdeburg Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. F.R.Grabau, "Prof. Dr. Haydar Baş, çarpıcı yeni eseri "Sosyal Devlet - Milli Devlet" ile devletlerin dış boyunduruğa girmeden kendi gücüyle nasıl ayakta durabileceğini açık bir şekilde ortaya koymuştur" demektedir.Grabau'nun dikkat çektiği bu husus, aslında sömürgeciliğin bitmesi anlamına gelmektedir. Eğer ülkeler kendi ihtiyaçlarını kendi gücüyle karşılayabilecek bir noktaya geliyorsa -ki Prof. Dr. Haydar Baş'ın eseri bunun nasıl gerçekleştirileceğini detaylarıyla, bilimsel gerçeklerle ortaya koyuyor o zaman hiçbir ülkenin başka ülke ya da milletleri sömürmesine gerek kalmayacaktır. Diğer bir bakış açısıyla, hiçbir ülke artık kendisinin sömürülmesine müsaade etmeyecektir.Sömürme ihtiyacı duymayan ve sömürülmeye de müsaade etmeyen bir dünya?İşte ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün günümüzdeki tezahürü.Prof. Dr. Baş'ın "Sosyal DevletMilli Devlet" teziyle yurtta sulh da rahatlıkla sağlanabilir, cihanda sulh da.Çünkü bu eşsiz tez, sadece bir ülkenin değil, Grabau'nun da belirtiği gibi, bütün devletlerin uygulayabileceği niteliktedir.Küreselleşme, milli devletleri ortadan kaldırarak, milletlerin dirençlerini kırarak, birilerine, özellikle de küreselleşme stratejisini dünyayı sömürme mantığı üzerine bina edenlere küresel bir işgalin önünü açmaktadır.Bu, önündeki bütün engelleri kaldırmış tek kutuplu bir köleleştirme, katliam, sömürü demektir. Örnek, Irak, Afganistan, Bosna, Filistin, Somali?İşte Grabau'nun vurguladığı nokta bu dengesizliği tamamen ortadan kaldırmaktadır.Sosyal Devlet Milli Devlet tezi devletlere ve milletlere bağımsız olarak ayakta kalmayı öğretmektedir.Prof. Grabau tebliğinin devamında, "Almanya için de Model'in sahibinden yardım istememiz gerekeceği kanaatindeyim. Özellikle 'vatandaşlık maaşı' Alman vatandaşlarının da yarasına merhem olacak ve Almanya'daki tartışmalara ışık tutacaktır" demektedir.Prof. Dr. Haydar Baş, Avrupa ülkeleri Euro ortak para birimine geçtiklerinde tarihi bir tespit yapmıştı. Emisyonu ihtiyaçlarına göre genişletemeyeceklerinden dolayı Almanya gibi büyüme potansiyeli olan ülkelerin büyük zarar göreceğini ifade etmişti. Hatta "15 yıl için AB dağılacak" demişti.Almanya büyüyen bir ekonomiydi. Doğu Almanya'nın da dahil olmasıyla büyük bir iş gücü ortaya çıktı. Ama Euro para birimi konusunda yalnız başına karar alamıyordu. Karar Brüksel'e aitti. Bütün üye ülkelerin onayı gerekiyordu. Almanya bu konuda Mark'tan Euro'ya geçmekle aslında kendisini bağlamıştı.Sonuçta ihtiyacı oranında emisyonunu genişletemedi ve büyüme oranında piyasaya para süremediğinden deflasyon sürecine girdi. Halka verdiği sosyal imkanlar artık devlet bütçesinde büyük yük oluşturuyordu. Vatandaşlarının sosyal haklarını tek tek geri almaya başladı.Ve neticede Prof. Grabau, Alman halkının bir yarasından bahsediyor ve bu yaraya merhem olabilecek çözümün de Prof. Baş'ın ortaya koyduğu "Vatandaşlık Maaşı" projesi olduğunu vurguluyor.Grabau, bizim taşeron siyasetçiler ve onların borazanı olan sözde akademisyenler ve ekonomistler gibi kapris yapmıyor.Yiğidin hakkını yiğide veriyor ve Model'in sahibinden yardım istiyor.Prof. Grabau tebliğinde, "Model, yalnızca Türk vatandaşlarına karşı değil, tüm dünya insanlarına karşı sorumluluk taşıyor" tespitini yapıyor ve ilave ediyor "Bu yeni bakış açısını bütün kalbimle destekliyorum" "Prof. Dr. Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli ile bir değil, bin Nobel'e layık" ifadesi işte bu sebepten dolayı deniliyor.Prof. Baş bir çözüm modeli ortaya koyuyor. Bu model sadece ekonominin bir sorununu çözmüyor, bütüncül bir çözüm projesi. Bütün dünya ülkeleri, gelişmişinden gelişmemişine hepsi onda ışık buluyor.Aynen güneşin kainatı aydınlattığı gibi.Gözlerimizi kapatarak "güneş yoktur, ben göremiyorum" demek güneşin gerçekten yok olduğu anlamına gelmez.Güneş, istifade etmesini bilenlere sonuna kadar ışık verir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Seçimde tiyatrolara aldanmayın! / 26.03.2024
- Oylar bölünmezse hizmet gelmez! / 23.03.2024
- Oyları bölün ki, demokrasi açığa çıksın! / 22.03.2024
- 52’ye 48 düzeni Türkiye’ye zarar veriyor / 20.03.2024
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024