Bugün, Devrek ilçesine bağlı İsabeyli Köyü'ndeyiz Akşam namazından sonra köy kahvesine gittik.
Kısa bir tanışmadan sonra oturup çayları yudumlamaya başladık.
İlk olarak müsaade isteyip CD seyretmek istediğimizi söyledik. TV'de, tanıtım programının ardından Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş bey konuşmaya başlayınca dikkatler yoğunlaştı, yüzler canlandı.
Siyasete küskün insanımız, BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beyi dinledikçe ümitleniyor, ayağa kalkıyor, hatta daha önce tanımadığından dolayı hayıflanıyor.
Konuşma tamamlanınca, sizin, artık gönlü sel gibi akan, yürekli, canlı, saygı dolu insanlar karşısında sıkı durmanız gerek; zira, aradığını bulan insan artık yakın adresler sormaya başlıyor. Bizi ayağa kaldıran vatan evladına koşup sarılmak, katılmak ve koşmak istiyor.
Toplantı'dan çıkarken Fehmi abi: "Önce sizi isteksiz karşıladık ama şimdi coşkuyla uğurlamak istiyoruz. Çünkü, isteksizliğimiz mevcut siyasîlereydi. Biz, onları dinlemeyeceğiz". diyordu.
Akşam ısrarla evine davet eden Recep amca bakın ne diyor: "Evde hanıma vekil adayı olduğunu söyleme". "Neden?" diyorum. "Hepsinin boyu devrilsin" diyor.
Biraz durdum düşündüm. Boyları devrilenler bu âhı aldılar. Şimdi anaların duasını BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş alıyor. Bu dualar, bu gönül seli, milletimizi bekliyor.
Bahçede gördüğüm döngellerden koparmak isteyince, Recep amca: "Döngeller (muşmula) yavaş yavaş olur. Bir ay daha zamanı var" diyor.
Gittiğimiz bir kahve toplantısında dinleyenlerden biri şöyle diyor:
"Siz geldiğinizde karar almıştım. Elimden oyun kağıdını bırakmayacak ve dinlemeyecektim. Şimdi, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof Dr. Haydar Baş beyefendiyi dinleyince içim genişledi. Beni de üye yapın. Bir de bu toplantıları her köşede yapmayı unutmayın."
* * *
Bağımsız Türkiye Partisi Zonguldak İl Binası'ndayız.
Yılların Hayri Usta'sı gözleri dolarak birden ayağı fırlıyor: "Bak, bak... Gördün mü? Görüyor musun? Bu maden dışarıya gidiyor. Bak, limandaki gemiyi görüyor musun? Vah vah! İçim yanıyor. Bu hammadde yabancı ülkelere gidecek, sonra da bize satılacak". Hemen BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beyin madenler ile ilgili tespitini hatırlatınca, "Yeter artık, bu memlekete sahip çıkacak biri gelmeli" diye feryat etti.
Bu maden kömür, demirden başka boksit madeni envai çeşit yurdun her köşesi maden yataklarıyla dolu.
Evet, Zonguldak'ın dağı taşı maden. Sadece kömürün 132 kalem yan sanayisi olduğunu, nasıl varlık içinde yokluk çektiğimizi anlatmaya çalışıyoruz.
İşte vapurlar harıl harıl kömür taşıyor.
Buranın çiftçisi, işçisi ise, derman bekliyor.
Topyekün insanına sahip çıkan, elinden tutan, gönlüleri harekete geçiren, ilmi, akli, vicdani tezleri, programları, planları, gayreti ortaya koyan BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beye şükranlarımızı arzediyoruz.
Geldik gördük, gördükçe daha çok çalışmamız gerektiğini anlıyoruz. Tarihe şahitlik edecek, devirleri çevirecek bu kıymetli dakikalardan nasiplenmek istiyoruz.
Bu nasip öylesine berrak ki, nefsî temayüllere, şahsi menfaatlere, rahat arzulara, bencilliği besleyen pohpohlamalara kapalı; Allah'ın rızasına, millete hizmete, fedakârlığa, vefâya, çileye, saygıya açık...
Kısa bir tanışmadan sonra oturup çayları yudumlamaya başladık.
İlk olarak müsaade isteyip CD seyretmek istediğimizi söyledik. TV'de, tanıtım programının ardından Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş bey konuşmaya başlayınca dikkatler yoğunlaştı, yüzler canlandı.
Siyasete küskün insanımız, BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beyi dinledikçe ümitleniyor, ayağa kalkıyor, hatta daha önce tanımadığından dolayı hayıflanıyor.
Konuşma tamamlanınca, sizin, artık gönlü sel gibi akan, yürekli, canlı, saygı dolu insanlar karşısında sıkı durmanız gerek; zira, aradığını bulan insan artık yakın adresler sormaya başlıyor. Bizi ayağa kaldıran vatan evladına koşup sarılmak, katılmak ve koşmak istiyor.
Toplantı'dan çıkarken Fehmi abi: "Önce sizi isteksiz karşıladık ama şimdi coşkuyla uğurlamak istiyoruz. Çünkü, isteksizliğimiz mevcut siyasîlereydi. Biz, onları dinlemeyeceğiz". diyordu.
Akşam ısrarla evine davet eden Recep amca bakın ne diyor: "Evde hanıma vekil adayı olduğunu söyleme". "Neden?" diyorum. "Hepsinin boyu devrilsin" diyor.
Biraz durdum düşündüm. Boyları devrilenler bu âhı aldılar. Şimdi anaların duasını BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş alıyor. Bu dualar, bu gönül seli, milletimizi bekliyor.
Bahçede gördüğüm döngellerden koparmak isteyince, Recep amca: "Döngeller (muşmula) yavaş yavaş olur. Bir ay daha zamanı var" diyor.
Gittiğimiz bir kahve toplantısında dinleyenlerden biri şöyle diyor:
"Siz geldiğinizde karar almıştım. Elimden oyun kağıdını bırakmayacak ve dinlemeyecektim. Şimdi, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof Dr. Haydar Baş beyefendiyi dinleyince içim genişledi. Beni de üye yapın. Bir de bu toplantıları her köşede yapmayı unutmayın."
* * *
Bağımsız Türkiye Partisi Zonguldak İl Binası'ndayız.
Yılların Hayri Usta'sı gözleri dolarak birden ayağı fırlıyor: "Bak, bak... Gördün mü? Görüyor musun? Bu maden dışarıya gidiyor. Bak, limandaki gemiyi görüyor musun? Vah vah! İçim yanıyor. Bu hammadde yabancı ülkelere gidecek, sonra da bize satılacak". Hemen BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beyin madenler ile ilgili tespitini hatırlatınca, "Yeter artık, bu memlekete sahip çıkacak biri gelmeli" diye feryat etti.
Bu maden kömür, demirden başka boksit madeni envai çeşit yurdun her köşesi maden yataklarıyla dolu.
Evet, Zonguldak'ın dağı taşı maden. Sadece kömürün 132 kalem yan sanayisi olduğunu, nasıl varlık içinde yokluk çektiğimizi anlatmaya çalışıyoruz.
İşte vapurlar harıl harıl kömür taşıyor.
Buranın çiftçisi, işçisi ise, derman bekliyor.
Topyekün insanına sahip çıkan, elinden tutan, gönlüleri harekete geçiren, ilmi, akli, vicdani tezleri, programları, planları, gayreti ortaya koyan BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş beye şükranlarımızı arzediyoruz.
Geldik gördük, gördükçe daha çok çalışmamız gerektiğini anlıyoruz. Tarihe şahitlik edecek, devirleri çevirecek bu kıymetli dakikalardan nasiplenmek istiyoruz.
Bu nasip öylesine berrak ki, nefsî temayüllere, şahsi menfaatlere, rahat arzulara, bencilliği besleyen pohpohlamalara kapalı; Allah'ın rızasına, millete hizmete, fedakârlığa, vefâya, çileye, saygıya açık...
Feyyaz İnanç / diğer yazıları
- ‘Işıkları açın’ / 07.05.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021