Bundan on, on beş sene önce CD'lere kaydettiğim bilgi ve belgeleri açamıyorum. Fotoğraf makinam 10 bin çekimi geçtiği için hata vermeye başladı. Dolayısı ile son çektiğim fotoları ve yıllar önce kaydettiğim bilgi ve belgelere erişimimi kaybettim.
Ancak kitaplığımda 1916 yılında Oxford üniversitesi yayınları arasında basılmış "Milyonların şefi" adlı, E. E. Reynolds'un kitabı sayfalarını açmamı bekliyor. Edmond ve Hilary'nin 1954 renkli baskı Everest'e tırmanışı, sevgili Ünal'ın Amerika dönüşü hediye getirdiği "America Wonderlands" adlı The Natıonal Geograraphıc Socıety'nin 1959 tarihli, bir daha basımı tekrarlanamayan eseri; 550 sayfalık yine renkli ve o devrin ünlü eseri Hallbert ve Mückenbrunn'un "Le Skı Par la technıque Moderne" isimli 430 sayfalık, çok net fotoğraflar ile donatılmış siyah beyaz kitabı; Amerika'da izciler için 1916 yılında basılan siyah beyaz fotoğraf ve çizimlerle dolu 495 sayfalık el kitabı çağımızın modern teknolojilerine meydan okuyor.
Bunu niçin yazıyorum biliyor musunuz?
Akıllı tahta çıktığı ve bilgisayar teknolojisi okullara girdiğinden beri aralarında pek çok ünlü okulunda bulunduğu kitaplıklar darmadağın oldu. Kütüphaneler kapandı. Eski yüzlü diye kitapların çoğu atıldı. Bunların değerlendirilmesi üzerinde durulmadı. Hoş kitap yakarken kimseye de sormuyorlar ya!
Ülkemizde yayınlanmış bir yığın ansiklopedi "google" hazretlerine sorarız denilerek kâğıt hamuru yapılmak üzere yok edilirken, bir avuç insan bunların korunması gerektiğini; günümüz teknolojisine kanmayıp; saklanmasının nedenlerini anlatmaya çalışıyorlar.
Bizim gibi yaşı 60'ın üzerine çıkmış nesil, bilişim dünyasının tüm gelişmelerini, hele ülkemiz şartlarında takip etme şansından oldukça uzak durumda. Bırakın yaşlı tayfayı, bu işin içinde olan gençler bile çoğu kez işin içinden çıkamıyor, sorunlara çözüm bulamıyorlar.
O nedenle insanların kendi kitaplıklarını oluşturması çok önemli. Görüldüğü gibi kitaplar kaybolmuyor, açılması için bir makine gerekmiyor. Sadece raftan alıp, tozunu silkeleyip sayfalarını karıştırmanız yeterli. Dağılmamaları için eski kitapları elden geçirmekte önemli.
Bir ansiklopedinin ne kadar zor koşullarda oluştuğunu bilmeyen yeni nesil, içindeki bilgilerin önemini de kavrayamıyor. Varsa yoksa internet ortamından elde edilen veriler. Ancak onlarında sağlaması yok. Oysa hiç bir ansiklopedi tek bir kişinin eseri değildir. Bir sürü bilim adamının imzası vardır. Bir bilgi kaynağından doğrulanır. Asla ilk yazıldığı şekli ile yayınlanmaz.
Bir arkadaşım çok ciddi araştırmalardan sonra 12 kitaplık bir dizi hazırladı. Günümüzde izci ve izcilik kalmadığını, gerçek izcilik metodunun gençler arasında rağbet görmediğini hatırlattığımda; "Ben bunları bugünkü izcilik için değil, geleceğe miras bırakmak üzere yazdım" dedi. Bugün için bir değer ifade etmese, farklı bir düşünce iş başında olsa da, gelecekte bu konuyu araştıracak olanlar için çeşitli kütüphane ve kitaplıklarda bulunmasının önemini anlattı. Ümit kardeşim tamamen doğru söylüyordu. Kendi sınırlı bütçesi ile yaptığı hizmet hiç de öyle yadsınacak bir iş değil.
Geçmişi aydınlatacak, bilgi sunacak olan şey kolaylıkla değiştirilebilen yapay sayfalar değil, kitaplardır.
Kendisinin çalışmalarını izlediğimde ne yazık ki bazı ülkelerde binlerce doküman ve kitapla ifade edilen konusunda Türkiye'nin birkaç eserle sınırlı kaldığını, çocuk ve gençlere bilgi sunacak bir kitaplığın oluşmadığını gördüm.
Lütfen kitaplığınızı temizler iken, bir kitabı niçin sakladığınızı ve ne zaman işe yarayabileceğini sorgulayın. Özellikle kitaplığınızın sizin yaşam biçiminizi yansıttığını unutmayın. Dün değerli bulmadığınız pek çok fotoğraf ve anı, yarın bulmak için çöplükleri karıştırdığınız, sahafların tozlu raflarında dolaştığınız anlara dönüşebilir.
Kitap kitaptır. Bugün olmasa da gelecekte işe yarayıp yaramayacağını iyi sorgulayın.
Aman dikkat!
- Geleceği savunmak… / 12.10.2025
- Çaresizlik… / 06.10.2025
- Düzen ve düzensizlik… / 27.09.2025
- Şehitliklerimiz… / 19.09.2025
- Tepki göstermek… / 06.09.2025
- Eski dostlar… / 03.09.2025
- Çocuk ve gençlerin eğitimi… / 26.08.2025
- Yalnız kalan gençlik ve yangın… / 21.08.2025
- Uludağ kampları ve Yalçın İpbüken… / 10.08.2025






















































































