1 Ocak 2013 ile birlikte açılım diye bir şey başlattılar. "Terör örgütüyle görüşenler şerefsizdir" sözü "out", "evet, biz görüştük, yine görüşeceğiz" sözü "in" olmuştu. Bebek katili ise kader kurbanıydı? Yasalar, kararnameler peş peşe çıkartılıyordu. İşte bu süreçte eski başbakan Erdoğan ve hükümetine, el sıkıştıkları odaklar tarafından denmedik laf, edilmedik tehdit kalmadı. Bu tehditler hem meclisten, hem meydanlardan, hem dağlardan, hem de demir parmaklıklar arkasından yapılıyordu. "Kürdistan'ı Erdoğan'a kurduracağız", "Sözünüzü tutun yoksa?", "Türkiye eskisinden beter olur?", "Seneye bu meydandan Öcalan size hitap edecek" vs. gibi?Zamanın başbakanı (Erdoğan) ve hükümeti bu söylemlerin hiçbirine cevap vermedi. Cevapları her zamanki gibi milli birlik, kardeşlik, vatan, bayrak diyenlere karşıydı. O da ezberledikleri tek cümleydi "Analar ağlamasın?"Birde, biz anlaştık? Silahlı unsurlar sınır dışına çıkacak? Kan akıtmayanlar affedilecek vs. derdi. Biz, kendinizi kandırmayın, dedik. Yine haklı çıktık. Örgüte katılımlar zirve yaptı. Dağdan gelenler yaşlı ve hastalardı. Tedavi için inmişlerdi. PKK dağda da, şehirde de iyice yapılanmış, silah ve örgütlerini yenilemişti. Eylemleri ise hiç bitmemişti. Yakmalar, yıkmalar sıradanlaşmış, şehirlerarası yollar günlerce işgal altına alınmış, terör örgütü kendi güvenlik birimlerini oluşturmuş, kimlik ve yol kontrollerine başlamıştı bile. Öyle ki! Petrolden pay bile istiyorlardı. Öyle ki o bölücü eller, bayrağımıza kadar uzandı. Terörist mezarlığını törenle açtılar. Sonra heykeller diktiler. Hükümet yine aynı cümleyi kuruyordu; "Analar ağlamasın?" Ve yine çok önceleri bizler bu açılımın BOP ve Arap Baharı sürecinin bir parçası olduğunu, açılımla PKK'nın siyasallaşacağını, örgütün meşruiyet kazanacağını, Türkiye'nin genelinde yapılanacağını söylemiştik.Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in, "Çözüm sürecinde yol haritasından haberimiz yok" derken "açılım" için "?değişen bir şey yok. Her zaman yaptıkları eylemleri yapıyorlar. Yine adam kaçırıyorlar, yol kesiyorlar, karakollara saldırıyorlar, vergi alıyorlar, propaganda yapıyorlar. Biz görevimizi yapıyoruz, sınırda önlemlerimiz devam ediyor?"Hükümet ise "aman süreç zarar görmesin?" ezberine devam ediyordu. Öyle ki atanan yeni hükümet de aynı ezbere devam ediyor. Ama neden? Dedik ya! Bu AKP'nin siyaset mantığı, BOP mantığıdır, Arap Baharı mantığıdır. Sınırlarımızın bir adım ötesinde yaşananlarla, hükümetin icraatlarını yan yana koyunca Lawrence'nin, Lord Curzon'un, Theoder Herzl'in bu topraklar üzerindeki hayallerini görmemek körlük olur?Nasıl mı? Bu isimler, inançları gereği İslam coğrafyasını parçalamak, İslam ve Müslümanları yok etmek için hayatlarını ortaya koymuşlardı. Türk Milleti, önlerindeki en büyük engeldi. İngiliz ajanı Lawrence, "Bir Kürt devleti kurabilseydim, Türkleri tarihten silecektim, başaramadım" demişti.Yine İngiliz Lord Curzon, Türkleri yenmeden bu coğrafyada istediklerine ulaşamayacaklarını itiraf edip, özellikle Kürt kimliği üzerinden isyanları tetikleyici olmuşlardır. Yahudi Theoder'i tanıyorsunuz zaten. Abdülhamit Han'ın huzurundan kovduğu, Tayyip Erdoğan'ın ise mezarı başında saygıyla eğildiği Büyük İsrail hayalinin en sadık hizmetkarı, Siyonizm'in kurucusu? BOP sürecinde Ortadoğu'da yaşananları da görüyorsunuz! AKP'nin eski sözcüsü (Hüseyin Çelik) diyor ki; "Irak bölünecek. Kuzeyde Kürdistan kurulacak ve biz tanıyacağız. Çünkü kardeşlerimiz?" İşe bakın ki! AKP'nin kardeş saydığı "Kürdistan'ı" ABD de, İsrail de kardeş sayıyor. John Kerry'e, sözcüsü aracılığı ile "Barzani, Kürdistan'ı kurduğunda onu tanımaya hazır olduğunu" belirtiyor. Netanyahu, bölgenin güvenliği için bir Kürt devletinin kurulması ve Kürtlerin de bunu hak ettiklerini(!), belirtiyor. AB ise Barzani güçlerinin acilen silahlandırılması gerektiğini vurguluyorlardı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025