(Geçen Pazardan devam) İmam Hüseyin Efendimizin Medeni'den ayrılma kararı verince kardeşi Muhammet b. Hanefiyye, kendisine, Yezit'ten ve Yezit'e biat eden şehirlerden uzak durmasını, insanlara elçi göndererek, kendisine biat etmeye çağırması? gibi tavsiyelerde bulundu. Hz. Hüseyin (a.s.) Efendimiz; "O hâlde nereye gideyim, ey kardeşim?" diye sordu.Dedi ki: "Mekke'ye git. Eğer orada kalabiliyorsan, çıkar yol budur. Şayet orada da seni rahat bırakmazlarsa, o zaman kumlara ve dağ zirvelerine çekilirsin. Şehir şehir dolaşırsın. İnsanların tavrı ne şekilde belirginleşecek bakarsın. Çünkü sen bir mesele ile karşılaştığında, en isabetli kararı verecek bir kimsesin."İmam şöyle dedi: "Ey kardeşim! Gerçekten nasihat ettin ve bana karşı şefkatini gösterdin. Senin görüşünün doğru ve başarılı olmasını dilerim." Ümmü'l Mü'minin Ümmü Seleme annemizde, İmam Hüseyin (a.s.)'ın Medine'den ayrılacağını duyunca şöyle dedi; "Irak'a doğru hareket etmekle beni üzme. Çünkü ben, ceddin Resulüllah (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu duydum: "Yavrum Hüseyin, Irak toprağında, Kerbela adında bir yerde öldürülecektir."3Allah-u Teala haremimin ve ailemin avare olmalarını, çocuklarımın şehit ve esir düşüp esaret zincirine vurulmalarını ve onların yardım diledikleri hâlde kendilerine yardımcı bulamayacaklarını bizzat görmek istiyor?" İmam Hüseyin, Abdullah bin Zübeyr gibi dağlık ve sapa bir yoldan ve gece karanlığında gizlice kaçmamış ve Recep ayının bitimine iki gün kala ana yolu kullanarak Medeni'den ayrışmıştı. Can emniyeti açısından daha gizli yollardan gitmesini tavsiye edenlere ise şöyle cevap vermişti;"Hayır, Allah'a ant olsun ki ben, herkesin gittiği ve bilinen ana yoldan ayrılmayacağım. Dağlara, çöllere koyulmayacağım, ta ki Allah'ın isteği tahakkuk bulsun." (İmam'ın açıktan şehri terk etmesi, onun ölüm korkusundan şehri terk etmediğinin ispatıdır.)İmam Hüseyin (a.s.) Medine'den ayrıldıktan beş gün sonra Mekke'ye ulaştı. İmam Hüseyin (a.s.) Mekke'de kaldığı dört ay boyunca özellikle babası İmam Ali (a.s.)'ın sevenlerinden, halifeliğini ilan etmesi için çokça mektuplar aldı. Denilebilir ki, Mekke İmam (a.s.)'ın kıyamında ona kucak açmıştır. Burada kaldığı süre içinde kendisine yardım edebilecek merkezlerle görüşmeler yapma imkanı bulmuştur. İmam Hüseyin'in (ra) Mekke'de bulunduğu süre içinde Mekke Emiri Yahya b. Hekim ona karşı rahatsız edici bir harekette bulunmadı. Yezid, İmam'a iyi davrandığı gerekçesi ile Yahya b. Hekim'i ve ondan biat alamayan Velid'i görevlerinden azletti. Özellikle Yahya b. Hekim'in, İmam'a iyi davrandığı için vazifeden alındığını öğrenmeleri Küfelileri harekete geçirmiştir. İmam (a.s.)'ın halifeliğini ilan etmesi hâlinde kendilerinin, ona biat edeceklerinin garantisini vermişlerdi.O sıralarda Kûfe halkının, "halifemiz ol" şeklinde kendisine biat eden mektuplarının sayısı on beş bini aşmıştı. Bu mektuplarda Küfeliler, "Biz senin beyatına, kendimizi bağladık. Biz, senin yanında ölümü göze aldık! Senin yüzünden cumada cemaatte bulunmamaktayız. Hemen yanımıza gel!" demekte idiler. Bu mektuplar karşısında kayıtsız kalamayacak olan İmam Hüseyin (a.s.), şahsına yapılacak suikastı öğrenmesinin ardından gidilecek yer olarak Küfe'yi seçmiştir.Mekke'de, Küfe'den gelen mektupları değerlendiren İmam (a.s.) aynı zamanda Basra eşrafına ve Ben-i Hâşim kabilesindeki akrabalarına mektuplar göndererek, bu haklı mücadelesinde yanında olmalarını istemiştir.İmam Hüseyin, Küfelilerin on beş bine yakın sayıdaki mektuplarına karşılık onlara şöyle cevap vermiştir: "Bismillahirrahmanirrahim." Hüseyin b. Ali'den, Küfe şehrinin ileri gelen Mümin ve Müslümanlarına...Allah'a hamd, Peygamber (s.a.v.)'e salât ve selamdan sonra siz Küfe ehlinin en son mektubu (Hani ve Said vesilesiyle) bana ulaştı. Mektuplarınızda zikir ve izah ettiğiniz şeyleri anladım. Çoğunuzun sözü şundan ibaretti: "Bizim İmam ve önderimiz yoktur. Bize, şehrimiz Küfe'ye gel ki, Allah-u Teala senin vesilenle bizi, hakka ve doğru yola hidayet etsin." Şimdi ben, ailem arasında herkesten daha fazla itimat ettiğim kardeşim amcam oğlu Müslim bin Akil'i, size doğru gönderiyorum. Ona, hâlinizi, düşüncelerinizi, görüşlerinizi yakından öğrenip neticeyi bana bildirmesini emrettim.Eğer Küfe halkının ekseriyetinin isteği ve aranızdaki akıl ve fazilet sahibi kimselerin görüşü de, elçilerinizin huzuren anlattıkları ve mektuplarınızda okuduğum ve zikrettiğiniz gibi olursa, ben de inşallah pek yakın bir zamanda size doğru hareket edeceğim.Allah'a yemin ederim ki, gerçek İmam, Allah'ın Kitabı'yla amel eden, adalete sarılan, Hakka boyun eğen ve kendisini sadece Allah'a adayan bir kimsedir. Vesselam." (haftaya Pazar devam)(geniş bilgi ve hikmetler için bkz İmam Hüseyin eseri Prof. Dr. Haydar Baş)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025