Pazar günü Ankara'daydık. BTP'nin 2. Olağan Kongresi'ne katıldık.
O coşkuyu
O heyecanı
O büyüleyici atmosferi
O vatan ve millet sevdalısı binlerce insanı görünce
Sandım ki
BTP'nin Kongresi'nde değilim
Erzurum Kongresi'ndeyim!
* * *
Sandım ki,
Yine birileri, tıpkı 85 yıl evvel olduğu gibi
Manda ve himayeyi kabullenmek üzere
Derin bir Batı muhipliğine soyundular.
Bu amaçla
Roma senin
Brüksel benim koşuşuyorlar!
Ve
Birileri de
Çıkıp Ankara'nın o sert soğuğunu yarıp geçen gür sesiyle
Binlerce vatansevere karşı bütün gücüyle haykırıp
"Manda ve himaye kabul olunamaz!"
Diyerek
Seksek beş yıl öncesiyle kucaklaşıyor.
* * *
Pazar günü Ankara'da
Manda ve himayeye karşı
Mangal yürekli
Çelik bilekli
Bağımsızlık sevdalılarının yeri göğü titreten seslerini teneffüs ettim.
O sesleri duyunca
O güzel insanların
Güzel yüzlerini görünce
Sandım ki
Anadolu'ya düşen özgürlük alevi
Ankara'yı ılgıt ılgıt kavurmaktadır.
* * *
BTP Genel Başkanı Prof. Dr.
Haydar Baş kürsüye çıkıp
Mandacıların
Ve
Vatanseverlerin yönünü gösterdi, kükreyerek...
"Bunların koynundan haç çıktı.!
Bunların yönü Vatikan!
Bizim ise Beytullah!"
Koynunda haç taşıyanlar için
Çok ürkütücü bir tabloydu bu.
Onlar koyunlarındaki haçı daha uzun süre gizleyebileceklerini sanıyorlardı.
Ama
Ankara'da haç düştü!
Kel göründü!
* * *
Pazar günü Ankara'daydık.
17 Aralık'ta Türkiye'yi Avrupa'ya teslim edenlere karşı
19 Aralık'ın sesi çok gür ve muhteşemdi.
Tıpkı 85 yıl öncesi gibi.