logo
10 HAZİRAN 2025

Barışla avlama

29.10.2009 00:00:00
Batılılar, sözde barıştan yana, gerçekte ise  tarihleri savaş, hile ve aldatmacadan ibarettir. Barıştan söz etmeleri, savaşta yenemedikleri milletleri barışla avlamak içindir. Hobbes'e göre, "savaş beşeriyetin tabii halidir ve tabii devlet de aynı zamanda bir savaş devletidir". Demek ki, idaresini savaşa göre düzenlemeyen devlet sunidir ve bağımsızlığı başkalarının insafına terk edilmiştir. Osmanlı devleti ve ondan önceki İslâm devletleri, bu kurula kayıtsız şartsız bağlı idiler. Yani, savaş istemiyorlardı, her halü kârda barıştan yanaydılar, fakat savaş için de gerekli olan bütün hazırlıkları yapıyorlardı. Savaş yoksa ne âlâ, varsa da endişeye, telâşa ve korkuya yer yoktu, zira tedbirler tamamdı. Batılıların, sözde barış çağrılarına aldanan İslâm ülkeleri, maalesef, son yıllarda bu anlayışı rafa kaldırdılar. Batılıları barış konusunda samimi görmeye başladılar. Merhum İsmet Paşa, "Macarlar ve Bulgarlarla aynı safta İtilâf Devletlerine karşı savaştığımızı fakat onların ülkelerinin işgal edilmediğini, Müslüman olduğumuz için ülkemizin işgal edildiğini ve istiklâlimizin elimizden alınmak istendiğini" söyler ve şu tarihi tespitte bulunur: "Müslüman kaldıkça müstemlekeci devletlerin aleyhimizde olacağı ve istiklâlimize daima göz dikeceği bilinmelidir".  Türkiye'yi idare edenlerin adı gibi bilmesi gereken gerçek işte budur. Bu gerçeği gözardı edenler, Batılıların  tuzağına düşmekten asla kurtulamazlar.Batılıların Türklere düşmanlığı, Türklerin kötü olmalarından  mıdır? Hayır, Türklerin iyi olduğunu, dünyaya doğruluğu ve güzelliği yaydığını  bilirler. Bakınız, bir Rus Yahudisi olan Vladimir Jabotinsky 'Türkiye ve Savaş' adlı kitabında ne diyor: "Türkleri bir kez tanıdıktan sonra sevmemek mümkün değildir. Eğer siyaset sempati üzerine oluşturulabilseydi, hiç kimse bu sevimli insanlar tarafından kurulmuş ve sürekliliği sağlanmış bir devleti yıkmak düşüncesine katlanmazdı. Ne yazık ki siyaset, başka etkenleri temel alıyor". Görüldüğü üzere, Türklerin hakkını teslim eden bile, onun devletinin yıkılmasını  normal karşılıyor. Devlet yıkılınca ne olacak? Türkler öldürülecek, en iyi ihtimal esir edilecektir. Türkler için en iyi düşünenin düşüncesi bu. "Kötü düşünce hangisi?" diye soracak olursanız, kötü düşünce çok. Örnek olarak Çölçil'in söylediklerini gösterebiliriz.   Çanakkale'de "Türklere zehirli gaz kullanalım" teklifinde bulunan Çörçil, onu eleştirenlere şu cevabı vermişti: "Türkler insan sayılmaz".  Batı dünyasının kendinden başkasına ve özellikle de Türklere bakışı böyledir. Fransız Komünist Partisi lideri Le Pen'in , kitabının ilk cümlesi diğer bir örneğimiz olsun. Le Pen diyor ki: "Batılılar, İstanbul'un fethinin rövanşını almadıkça yataklarında rahat uyuyamazlar". Beynelmilelciliği savunan Batılı bir lider, bu görüşte ise, diğerleri nasıl olur? Batıya karşı savaş vererek kurulmuş bir devleti, yani Türkiye Cumhuriyeti'ni Batılıların sevmesi, kabullenmesi, onunla barış içerisinde olması muhaldır. "Batılılar bunu unuttu, bizimle barış yapmak, hatta kurdukları AB içerisine bizi de almak istiyorlar" demek ve buna inanmak tarih bilmemekle eşanlamlıdır. Hz. Ali (ra), Mısır'a vali olarak atadığı Malik bin El-Haris El Eşter'e gönderdiği emirnamede şöyle der: "Düşman tarafından sana teklif olunan barışı, rızayı ilâhiyeye muvafık ise katiyyen reddetme. Zira, barışta askerine istirahat, sana endişeden rahat, ülken için selâmet vardır. Lâkin barıştan sonra, düşmanından sakın hem de çok sakın. Öyle ya, belki seni gafil avlamak için sana yaklaşmak istemiştir. O sebepten ihtiyata sarıl, bu hususta asla hüsn-ü zanna kapılma". Türkiye'nin Batı'ya karşı izlemesi gereken politika, Hz. Ali'nin (ra)   dediği gibi olmalıdır. Tekrar edelim: Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin istiklâline kast eden Batılılara karşı savaşarak kurulmuştur. O bakımdan,  bağımsızlığımızdan, bir başkasına, hele Batılılara, zerre kadar taviz vermek, kuruluş esasımıza aykırı bir harekettir. AB'nin taleplerinin hepsi, bağımsızlığımızla ilgili değil mi? Açıkça, savaşarak koruduğumuz bağımsızlığımızı, kendi elimizle barış adı altında teslim etmemizi istiyorlar. Kendisi ile barışık olmayan Batı insanı, insan kabul etmedikleri Türklerle  barış içinde olabilirler mi?  En büyük sorunumuz, buna inanan devlet adamlarıdır. Bu devlet adamlarından kurtulduğumuz an, bahtımız açıktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
İsrail yine sağlıkçıları ve gazetecileri öldürdü
Sistematik olarak hedef alıyor
İşte nedeni
Coca-Cola'ya anlamlı soruşturma
Soykırım acımasızca sürüyor
Şehit sayısı 55 bine yaklaştı
Çok sayıda ölü var
Avusturya'da okulda katliam
Afrika'ya gitmek hiç de ucuz değil
Kurban paraları gönüllüler için seyahat parası da oluyor
Gözyaşları sel oldu
Ferdi Zeyrek, son yolculuğuna uğurlandı
Kütahya Valisi'nden açıklama geldi
Simav'da korkutan deprem
Gazze'deki Emel Hastanesi Hizmet Dışı Kaldı
Dünya Sağlık Örgütü açıklama yaptı
4 aktivist İsrail'den sınır dışı edildi
Madleen'da son durum
Özdağ herkesi duruşmaya davet etti
'En uzun süre tutuklu kalan ben oldum'
Öğretmen atamasında heyecan dorukta
Sözlü sınav tarihi belli oldu
Belediye Başkanı Trump'ı suçladı
Los Angeles 'denek' olarak kullanılıyor
İsrail Madleen aktivistlerini tehdit etti
Eğer İsrail'den hemen ayrılmazlarsa...
İran-ABD nükleer müzakerelerine devam
15 Haziran'da, Umman'da
İsrail yine sağlıkçıları ve gazetecileri öldürdü
Sistematik olarak hedef alıyor
İşte nedeni
Coca-Cola'ya anlamlı soruşturma
1234567891011121314
İsrail yine sağlıkçıları ve gazetecileri öldürdü
Sistematik olarak hedef alıyor
İşte nedeni
Coca-Cola'ya anlamlı soruşturma
Soykırım acımasızca sürüyor
Şehit sayısı 55 bine yaklaştı
Çok sayıda ölü var
Avusturya'da okulda katliam
Afrika'ya gitmek hiç de ucuz değil
Kurban paraları gönüllüler için seyahat parası da oluyor
Gözyaşları sel oldu
Ferdi Zeyrek, son yolculuğuna uğurlandı
Kütahya Valisi'nden açıklama geldi
Simav'da korkutan deprem
Gazze'deki Emel Hastanesi Hizmet Dışı Kaldı
Dünya Sağlık Örgütü açıklama yaptı
4 aktivist İsrail'den sınır dışı edildi
Madleen'da son durum
Özdağ herkesi duruşmaya davet etti
'En uzun süre tutuklu kalan ben oldum'
Öğretmen atamasında heyecan dorukta
Sözlü sınav tarihi belli oldu
Belediye Başkanı Trump'ı suçladı
Los Angeles 'denek' olarak kullanılıyor
İsrail Madleen aktivistlerini tehdit etti
Eğer İsrail'den hemen ayrılmazlarsa...
İran-ABD nükleer müzakerelerine devam
15 Haziran'da, Umman'da
İsrail yine sağlıkçıları ve gazetecileri öldürdü
Sistematik olarak hedef alıyor
İşte nedeni
Coca-Cola'ya anlamlı soruşturma
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.