Batı'dan sonra Doğu'da İflas!

Barzani Gündeminin 1 numaralı okumasını Bekir Coşkun'un kaleminden yapalım:"Erdoğan'ın Kürtlere "nota" vermesi ne peki?Tiyatro..."Gücü, tepkisi, bağımsızlığı, kimliği, saygınlığı, itibarı olan başbakan"ı oynuyor. O kadar...İktidar olmak için önce ABD'ye koşan, iktidarında Amerikalılara danışmanını gönderip "Deliğe süpüreceğinize kullanın" diyen bir Başbakan ABD'nin istemi dışında kıpırdayamaz. Bunu hepimiz biliriz."Evet bunu hepimiz biliriz ama Barzani de bunu çok iyi bilir! Uzayan 1 karış dilin altındaki hikmet işte budur!

Gelelim İkinci kareye...Barzani'nin tehtidi Hükumetin Dış Politikasının iflas ettiğinin göstergesidir. Avrupa Birliği masalı ile ülkeyi perişan edip, yanlış politikalarının tescilini seçimlere ramak kala gündemi değiştirerek ertelemeyi başaran hükumet, Doğu'da da kelimenin tam anlamı ile sınıfta kalmıştır.Erdoğan 2007'nin ilk günü "AB gündeminden Irak gündemine geçiyoruz" demişti. Sonuç ortada...Şimdi burayı da kurutmakla daha doğrusu iflasın tescilini yapmakla meşguller.Barzani'nin biteviye devam eden ve Türkiye'yi acze düşüren açıklamaları sadece kendi çıkarlarını korumuyor, aynı zamanda hükumet ve onun politikaları ile de dalga geçiyor.Barzani ile başa çıkamayan, Barzani'den dalga dalga zılgıt yiyen bu hükumeti dışarıda kim ciddiye alır zannediyorsunuz?Ülke 4 bir tarafdan sarılmış ve AKP'nin 4.5 yıllık "taşeron dış politikası" Barzani'nin demeçleri ile duvara toslayarak geri dönmüştür.Türkiye'nin ne bölgede ne de dünyada hiçbir ciddiyeti kalmamıştır.Bir ABD-İsrail kıskacındaki İran'a bakın, bir de ABD-İsrail'in müttefiki Türkiye'ye...Hangisi daha itibarlı ve hangi ülke sonuç alıyor.Şöyle diyelim...Barzani bu açıklamaları İran'a yapamazdı!

Şimdi de Üçüncü kareye bakalım...Barzani ile Erdoğan'ın dünyaya bakışı arasında aslında hiçbir fark yoktur. Her ikisi de "ABD'nin himayesine sığınan" bir siyaset uyguluyorlar.Her ikisinin de gücü ve hedefi "ABD'nin Gözdesi" olmaktan geçiyor.Buna rağmen Barzani kendi ülkesine hizmet edebiliyor. Ama Erdoğan Türkiye'ye sadece zarar veriyor!Niçin böyle?Çünkü; Hükumetin önem verdiği tek şey kendi iktidarını devam ettirmektir.Barzani ise ABD hadimi bir hizmetkar olmasına rağmen 1. sıraya ülkesinin çıkarlarını oturtuyor!Yani, yanisi şu...Erdoğan oltanın ucundaki balıktır. Ona yem vermeye de gerek yoktur. Ve bu açıdan bakınca bizimkiler Barzani ile aşık atamazlar.

Ve son kare...Barzani'nin susmayacağının ve hükumetin hiçbir şey yapamayacağının delili, çare olarak ABD'ye sığınılmış olmasıdır.Abdullah Gül "ne yapacağımızı görürler" açıklamasının ardından Condelecca Rice'ı arayarak Barzani'yi şikayet etmiştir.Gül'ün ne yapacağı görülmüştür ve eminim Barzani'nin ayağı yerden kesilmiştir!!!Ülkenin çeyrek asırlık terör deneyimi içinde hâlâ çare olarak ABD'yi görmek en iyimser ifade ile aymazlıktır.Ve sözün başına dönelim yazık ki hükumet bu aymazlığa mahkumdur!Onlar iktidarlarına iktidar, servetlerine servet katarken yazık ki Türkiye itibarını, gururunu, toprağını ve birliğini kaybediyor.Yaman olan çelişki budur...