Her milli bayramlarda ve 10 Kasım'da fasıklar ortaya çıkar. Başlarlar iftiralara. Atatürk'ün ahirete intikalinin yıl dönümündeyiz. Allah rahmet eylesin.
Fasıklar yine güncel öncesinden saldırmaya başladılar. Hatta Kocaeli'ndeki camilerde 'Atatürk için Mevlit' okutulma kararı bunları kudurttu.
Hayırdır Sayın Mahluklar? Bu dinin sahibi siz misiniz? Yoksa peygamber mi? Sahi siz kimsiniz?
Gerçi bu soru iki yönlüdür. Ülkemizde maalesef birileri sözde din adına Atatürk'ün hedef alırken bir başkaları da kendi dinsizliklerini Atatürk üzerinden topluma yayma gayretindeler.
Bu iki görünüşte zıt kutbun ortak hedefi inancımızdır, inancımızdan gelen milli birliğimizdir ve devletimizdir.
Tabi bizim inancımızda başkalarını zorla iman ettirme olmadığı gibi adaletimizde de zorla sevdirme, kabul ettirme yoktur.
Biz var olan ve herkesin sorumlu olduğu şey ise Hakk'ı bilmek, hakikati ve gerçekleri öğrenmektir.
Çünkü insanımıza İslam öğretilmedi Tarih öğretilmedi. Atatürk'te öğretilmedi.
İşte Atatürk'ün rahmetle yad edildiği bugünde ben, 'bize tanıtılan Atatürk'ü' anlatacağım. Kimden? Merhum Prof. Dr. Haydar Baş'tan.
Haydar Baş'ın doğru söylediğini nereden anlayacaksınız? Canlı tanık ve tarihi belgelerden. Osmanlı arşivlerinden. En önemlisi İslam'ın ruhundan.
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu Atatürk, Anadolu'nun banisidir."
"Atatürk vatandır, Atatürk bayraktır, Atatürk tam bağımsızlıktır ve Atatürk birleştirici harçtır.
Bugün Türkiye'de 36 etnik grup varsa, bunları bir arada tutan tek isim Mustafa Kemal Atatürk'tür. Atatürk'ü çıkarın, geriye Türkiye kalmaz."
"Atatürk olmasaydı ne devletimiz ne de vatanımız olurdu."
"Müslüman ve dindar bir kimliğin dinsiz gösterilmesi O'nun kurduğu devletin de dinsiz olduğu yanılgısına insanları ikna içindir.
Burada asıl sebep; kurucusu ve devleti dinsiz olan milletin de dinsiz olduğu yalanından hareketle Türk milletini de dininden kopardılar, onun tertemiz inancı ile mücadele ettiler."
"Atatürk'ün Diyanet İşleri'ni kurduğunu, 120 bin hafız yetiştirdiğini unutuyorlar."
"İngiliz belgelerinde 'Türkleri birleştiren en tehlikeli adam' diye geçer."
"Mason locası Atatürk'ü 'düşman' ilan etmiştir. Belge No: 1924/London."
Atatürk-Ehl-i Beyt
"Atatürk'ün soyu Ehl-i Beyt'tendir. Baba tarafı Konya-Karaman Havranlı aşireti, anne tarafı Langaza'dan Hafız Ahmet Efendi'ye dayanır. Bu soy, Hazreti Ali'nin torunlarına ulaşır."
M. Ali Öz'ün Osmanlı arşivlerine göre hazırladığı "Gazi Mustafa Kemal'in Soykütüğü" isimli eserinde şunlar yazmaktadır:
"Atatürk'ün soyu baba tarafından 1590'lı yıllardan itibaren soyuna ulaşılan Molla Hasan'a gitmektedir. Molla Hasan'ın oğlu Şeyh Ahmet, Kızıl Ahmet lakabıyla da bilinmektedir.
Kızıl lakabı da Balkan coğrafyasına Ehl-i Beyt mayasını taşıyan Sarı Saltuk'un halifelerinden olan ve tahta kılıcıyla Edirne ve Dimetoka'nın fethini sağlayan Seyyid Kızıl Deli Sultan'dan geliyor.
Seyyid şeyh Ahmet in dört çocuğu vardır: Şeyh Yakup: Mevlevi Şeyhi, Şeyh Mehmet Ali: Mevlevi Şeyhi, Şeyh Ali Rıza: Halveti Şeyhi, Şeyh İbrahim Ethem: Mevlevi Şeyhi.
Mevlevi şeyhi olan Şeyh İbrahim Ethem'in çocukları Emine Molla, Fatma Molla, Şeyh Mehmet Emin, Ali, Mahmut ve Ali Rıza'dır. Bu Ali Rıza, Mustafa Kemal'in babası Ali Rıza'dır.
Mustafa Kemal'in babası resmi evraklarda Es Seyyid Ali Rıza Beğ olarak imza ve mühür kullanmaktadır.
Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın büyük dedesi, Eş Şeyh Es Seyyid Şeyhülislam Feyzullah Efendi'dir.
Yani Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın büyük dedesi bir Osmanlı şeyhülislamıdır. Atatürk'ün ailesi NAKİBÜLEŞRAF'tır.
Osmanlı'da 1494 yılında kurulan Nakibüleşraflık müessesesi, Peygamber Efendimizin soyundan gelen seyyid ve şeriflerin işleriyle ilgilenen bir müessesedir.
Nakübüleşraf kaymakamları mutlaka seyyidlerden seçilirdi. Atatürk'ün annesinin sülalesi yüzlerce yıl Selanik'te nakibüleşraf kaymakamlığı yapmıştır.
Zübeyde Hanım'ın sülalesi, Selanikli Nakipzadeler olarak bilinir. Osmanlı arşivlerinin yanı sıra halen hayatta olan Atatürk'ün Selanik'teki evine komşu olmuş, Zübeyde Hanım'la tanışmış bir nesil var.
Onların hepsi, Zübeyde Hanım'ın evinden Cuma geceleri yükselen Kuran-ı Kerim seslerini anlatmaktalar.
Kısaca biz Türk milleti ve devleti adına çok büyük bir vazife icra ettiğimize eminiz. Dindar Türk milleti, dindar lideri ile tanıştırıldı.
Atatürk devletini, milletinin satmamıştır
"Dünya insanlığının askeri dehalarının, önünde diz çöktüğü bir insan Mustafa Kemal."
"Atatürk; devletini, vatanını, milletini ve dinini satmamış; bunlar konusunda pazarlığı söz konusu bile etmemiştir."
"Milletimiz eğer kendisine ideal bir lider olarak Mustafa Kemal'i kabul etmezse, 24 saate yok olup gider. Eğer Mustafa Kemal'e sahip çıkmaz da, iftira yoluyla O'nu eritmeye çalışırsanız, elinizde avucunuzda vatan diye bir yer kalmaz."
Türkiye azınlık kuşatması altındadır. Türkiye Türklere teslim edilmeyecek kadar kıymetli bir ülkedir. Bunu engelleyen tek isim Atatürk'tür.
Atatürk'ün 'Ekonomik bağımsızlık yoksa, siyasi bağımsızlık da yoktur' sözü, bizim modelimizin temelidir. Kapitalizme de sosyalizme de karşıydı. Biz de, onun izindeyiz."
Saray'ı teddetmiştir
"Mustafa Kemal gençlik dönemlerinden itibaren Padişah'ın ve etrafındakilerin umursamadığı, ezilerek ve fakir bir şekilde yaşam mücadelesi veren halkı gözlemlemiş, dini emellerine alet eden cahil halkı kullanmalarını reddetmiş ve Kurtuluş Savaşı'na giden süreçte ülkeyi işgal eden güçlerle işbirliğine giden Saray'ı kabul etmemiştir."
"Mustafa Kemal, Meclis'in neden şart olduğunu şöyle izah eder: ... Bir devre yetiştik ki, onda her iş meşru olmalıdır. Millet işlerinde meşruiyet ancak millî kararlarla istinat etmekle milletin temayülat-ı umumiyesine tercüman olmakla hâsıldır. Milletimiz çok büyüktür. Hiç korkmayalım o esareti ve zilleti kabul etmez."
"Günümüzün siyasilerinin halkın nazarında en büyük problemi adalet konusu. Zaman zaman ortaya çıkan hukuksuz işler, adaletle hukuka uyarak hareket etmesi gerekenlerin saygınlığını azaltıyor.
Atatürk ise İslâm'ın temel esaslarından olan adaleti her dönem ve devirde tesis etmiş gerçek bir devlet adamıdır. O, tek adam diktasını sağlayabilecek kuvvete malik iken, bu yetkiyi millet adına Meclis'e bırakmıştır. Ya da halifeliği ele geçirebilecekken, bu yetkiyi de Meclis'e vermiştir."
Atatürk'ün padişah ve saltanatta olan yetkileri kendinde toplamak yerine, millet egemenliğine devretmesinde, İslam terbiyesinin etkisi vardır..."
Daha sayısız örnek verilebilir. Özetle bize öğretilen, öğrendiğimiz Atatürk bu. Gerisi onlara kalmış…
Fasıklar yine güncel öncesinden saldırmaya başladılar. Hatta Kocaeli'ndeki camilerde 'Atatürk için Mevlit' okutulma kararı bunları kudurttu.
Hayırdır Sayın Mahluklar? Bu dinin sahibi siz misiniz? Yoksa peygamber mi? Sahi siz kimsiniz?
Gerçi bu soru iki yönlüdür. Ülkemizde maalesef birileri sözde din adına Atatürk'ün hedef alırken bir başkaları da kendi dinsizliklerini Atatürk üzerinden topluma yayma gayretindeler.
Bu iki görünüşte zıt kutbun ortak hedefi inancımızdır, inancımızdan gelen milli birliğimizdir ve devletimizdir.
Tabi bizim inancımızda başkalarını zorla iman ettirme olmadığı gibi adaletimizde de zorla sevdirme, kabul ettirme yoktur.
Biz var olan ve herkesin sorumlu olduğu şey ise Hakk'ı bilmek, hakikati ve gerçekleri öğrenmektir.
Çünkü insanımıza İslam öğretilmedi Tarih öğretilmedi. Atatürk'te öğretilmedi.
İşte Atatürk'ün rahmetle yad edildiği bugünde ben, 'bize tanıtılan Atatürk'ü' anlatacağım. Kimden? Merhum Prof. Dr. Haydar Baş'tan.
Haydar Baş'ın doğru söylediğini nereden anlayacaksınız? Canlı tanık ve tarihi belgelerden. Osmanlı arşivlerinden. En önemlisi İslam'ın ruhundan.
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu Atatürk, Anadolu'nun banisidir."
"Atatürk vatandır, Atatürk bayraktır, Atatürk tam bağımsızlıktır ve Atatürk birleştirici harçtır.
Bugün Türkiye'de 36 etnik grup varsa, bunları bir arada tutan tek isim Mustafa Kemal Atatürk'tür. Atatürk'ü çıkarın, geriye Türkiye kalmaz."
"Atatürk olmasaydı ne devletimiz ne de vatanımız olurdu."
"Müslüman ve dindar bir kimliğin dinsiz gösterilmesi O'nun kurduğu devletin de dinsiz olduğu yanılgısına insanları ikna içindir.
Burada asıl sebep; kurucusu ve devleti dinsiz olan milletin de dinsiz olduğu yalanından hareketle Türk milletini de dininden kopardılar, onun tertemiz inancı ile mücadele ettiler."
"Atatürk'ün Diyanet İşleri'ni kurduğunu, 120 bin hafız yetiştirdiğini unutuyorlar."
"İngiliz belgelerinde 'Türkleri birleştiren en tehlikeli adam' diye geçer."
"Mason locası Atatürk'ü 'düşman' ilan etmiştir. Belge No: 1924/London."
Atatürk-Ehl-i Beyt
"Atatürk'ün soyu Ehl-i Beyt'tendir. Baba tarafı Konya-Karaman Havranlı aşireti, anne tarafı Langaza'dan Hafız Ahmet Efendi'ye dayanır. Bu soy, Hazreti Ali'nin torunlarına ulaşır."
M. Ali Öz'ün Osmanlı arşivlerine göre hazırladığı "Gazi Mustafa Kemal'in Soykütüğü" isimli eserinde şunlar yazmaktadır:
"Atatürk'ün soyu baba tarafından 1590'lı yıllardan itibaren soyuna ulaşılan Molla Hasan'a gitmektedir. Molla Hasan'ın oğlu Şeyh Ahmet, Kızıl Ahmet lakabıyla da bilinmektedir.
Kızıl lakabı da Balkan coğrafyasına Ehl-i Beyt mayasını taşıyan Sarı Saltuk'un halifelerinden olan ve tahta kılıcıyla Edirne ve Dimetoka'nın fethini sağlayan Seyyid Kızıl Deli Sultan'dan geliyor.
Seyyid şeyh Ahmet in dört çocuğu vardır: Şeyh Yakup: Mevlevi Şeyhi, Şeyh Mehmet Ali: Mevlevi Şeyhi, Şeyh Ali Rıza: Halveti Şeyhi, Şeyh İbrahim Ethem: Mevlevi Şeyhi.
Mevlevi şeyhi olan Şeyh İbrahim Ethem'in çocukları Emine Molla, Fatma Molla, Şeyh Mehmet Emin, Ali, Mahmut ve Ali Rıza'dır. Bu Ali Rıza, Mustafa Kemal'in babası Ali Rıza'dır.
Mustafa Kemal'in babası resmi evraklarda Es Seyyid Ali Rıza Beğ olarak imza ve mühür kullanmaktadır.
Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın büyük dedesi, Eş Şeyh Es Seyyid Şeyhülislam Feyzullah Efendi'dir.
Yani Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın büyük dedesi bir Osmanlı şeyhülislamıdır. Atatürk'ün ailesi NAKİBÜLEŞRAF'tır.
Osmanlı'da 1494 yılında kurulan Nakibüleşraflık müessesesi, Peygamber Efendimizin soyundan gelen seyyid ve şeriflerin işleriyle ilgilenen bir müessesedir.
Nakübüleşraf kaymakamları mutlaka seyyidlerden seçilirdi. Atatürk'ün annesinin sülalesi yüzlerce yıl Selanik'te nakibüleşraf kaymakamlığı yapmıştır.
Zübeyde Hanım'ın sülalesi, Selanikli Nakipzadeler olarak bilinir. Osmanlı arşivlerinin yanı sıra halen hayatta olan Atatürk'ün Selanik'teki evine komşu olmuş, Zübeyde Hanım'la tanışmış bir nesil var.
Onların hepsi, Zübeyde Hanım'ın evinden Cuma geceleri yükselen Kuran-ı Kerim seslerini anlatmaktalar.
Kısaca biz Türk milleti ve devleti adına çok büyük bir vazife icra ettiğimize eminiz. Dindar Türk milleti, dindar lideri ile tanıştırıldı.
Atatürk devletini, milletinin satmamıştır
"Dünya insanlığının askeri dehalarının, önünde diz çöktüğü bir insan Mustafa Kemal."
"Atatürk; devletini, vatanını, milletini ve dinini satmamış; bunlar konusunda pazarlığı söz konusu bile etmemiştir."
"Milletimiz eğer kendisine ideal bir lider olarak Mustafa Kemal'i kabul etmezse, 24 saate yok olup gider. Eğer Mustafa Kemal'e sahip çıkmaz da, iftira yoluyla O'nu eritmeye çalışırsanız, elinizde avucunuzda vatan diye bir yer kalmaz."
Türkiye azınlık kuşatması altındadır. Türkiye Türklere teslim edilmeyecek kadar kıymetli bir ülkedir. Bunu engelleyen tek isim Atatürk'tür.
Atatürk'ün 'Ekonomik bağımsızlık yoksa, siyasi bağımsızlık da yoktur' sözü, bizim modelimizin temelidir. Kapitalizme de sosyalizme de karşıydı. Biz de, onun izindeyiz."
Saray'ı teddetmiştir
"Mustafa Kemal gençlik dönemlerinden itibaren Padişah'ın ve etrafındakilerin umursamadığı, ezilerek ve fakir bir şekilde yaşam mücadelesi veren halkı gözlemlemiş, dini emellerine alet eden cahil halkı kullanmalarını reddetmiş ve Kurtuluş Savaşı'na giden süreçte ülkeyi işgal eden güçlerle işbirliğine giden Saray'ı kabul etmemiştir."
"Mustafa Kemal, Meclis'in neden şart olduğunu şöyle izah eder: ... Bir devre yetiştik ki, onda her iş meşru olmalıdır. Millet işlerinde meşruiyet ancak millî kararlarla istinat etmekle milletin temayülat-ı umumiyesine tercüman olmakla hâsıldır. Milletimiz çok büyüktür. Hiç korkmayalım o esareti ve zilleti kabul etmez."
"Günümüzün siyasilerinin halkın nazarında en büyük problemi adalet konusu. Zaman zaman ortaya çıkan hukuksuz işler, adaletle hukuka uyarak hareket etmesi gerekenlerin saygınlığını azaltıyor.
Atatürk ise İslâm'ın temel esaslarından olan adaleti her dönem ve devirde tesis etmiş gerçek bir devlet adamıdır. O, tek adam diktasını sağlayabilecek kuvvete malik iken, bu yetkiyi millet adına Meclis'e bırakmıştır. Ya da halifeliği ele geçirebilecekken, bu yetkiyi de Meclis'e vermiştir."
Atatürk'ün padişah ve saltanatta olan yetkileri kendinde toplamak yerine, millet egemenliğine devretmesinde, İslam terbiyesinin etkisi vardır..."
Daha sayısız örnek verilebilir. Özetle bize öğretilen, öğrendiğimiz Atatürk bu. Gerisi onlara kalmış…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Bizim öğrendiğimiz Atatürk / 10.11.2025
- AKP’nin 22 yıl önceki vaatlerinin sağlamasını yapalım mı? / 09.11.2025
- Maduro neden hedefte? / 08.11.2025
- Kimliğimizi güncellememiz lazım / 07.11.2025
- Türkiyelilik bize uymaz / 06.11.2025
- İcazetten meşruiyete 23 yıl / 05.11.2025
- Bebek katiline övgü Erhan Usta’ya tepki / 03.11.2025
- Öldürmeyin, bedelini ödeyemezsiniz / 02.11.2025
- Siyasal casusluk / 01.11.2025
- Ülkemiz siyasetçilerinin tarih bilgisi yok mu? / 31.10.2025
- AKP’nin 22 yıl önceki vaatlerinin sağlamasını yapalım mı? / 09.11.2025
- Maduro neden hedefte? / 08.11.2025
- Kimliğimizi güncellememiz lazım / 07.11.2025
- Türkiyelilik bize uymaz / 06.11.2025
- İcazetten meşruiyete 23 yıl / 05.11.2025
- Bebek katiline övgü Erhan Usta’ya tepki / 03.11.2025
- Öldürmeyin, bedelini ödeyemezsiniz / 02.11.2025
- Siyasal casusluk / 01.11.2025
- Ülkemiz siyasetçilerinin tarih bilgisi yok mu? / 31.10.2025


















































































