Tarih 27 Şubat 2013, bundan tam 8 yıl önce. Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, Rusya Parlamentosu Duma'dan gelen resmi davet üzerine 100 kişilik kurmay kadrosuyla beraber Moskova'ya gitmiş ve 6 saat boyunca Modelini anlatmıştı.
Bizler de, Allah'a binlerce kez şükürler olsun ki, bu tarihi ana tanıklık ederek, bu onuru, bu şerefi yaşayanlardanız.
Duma tarihinde iki lider konuşma yapmıştır: Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş.
Çin Devlet Başkanı birkaç dakikalık selamlama konuşması yapmışken, Duma'ya devlet başkanları kapısından alınan Prof. Dr. Baş, 6 saat kendi Modelini anlatmıştır.
Sayın Baş'ın konuşması, Rus Meclis Başkan Yardımcısı, parti genel başkanları, vekiller, siyasi danışmanlar, akademisyenler, iş adamları, iktisat öğrencileri, siyasal bilgiler okuyan talebeler ve farklı fakültelerin öğrencilerinden oluşan kalabalık bir grup tarafından takip edilmiştir. Yani bu tarihi konuşmayı hem Rusya'nın bugünkü siyasetine yön verenler, hem de geleceğine yön verecek olanlar dinlemişlerdir.
Prof. Dr. Baş, saatler süren konuşmasının başında şu cümleleri ifade etmiştir:
"İktisat literatürüne sunduğumuz Milli Ekonomi Modeli, Rusya başta olmak üzere yaklaşık 120 ülkede kısmen de olsa uygulanmaktadır. Milli Ekonomi Modeli sessiz bir devrimle kapitalizmi tarihe gömüyor. Ülkelerin çözüm olarak kabul ettiği Milli Ekonomi Modeli sürekli büyümeyi temin etmesi, adil bir gelir dağılımını sağlaması, tam istihdamı temin etmesi, yani işsizliği önlemesi ile insanlığa tek kurtuluş formülüdür.
Milli Ekonomi Modeli'nin en önemli özelliklerinden biri globalizmin karşısında devletlerin ayakta durmalarını temin edebilecek formülleri içermesidir.
Bize göre devletin gelir kaynakları sadece vergiler değildir. Vergilerin yanı sıra senyoraj hakkının mutlak surette devreye konması, madenlerin devlet millet ortaklığıyla işletilmesiyle elde edilecek kârın devlet hazinesine bırakılması devletin gelir kaynakları arasındadır."
Sayın Baş, "sessiz bir devrim"le kapitalizmi tarihe gömdüğünü ilan ettiği bu tarihi konuşmanın devamında Milli Ekonomi Modeli'nin özetini anlatmıştı.
Rus yetkililer, konuşmayı başından sonuna büyük bir hayranlıkla, büyük bir heyecanla takip ettiler ve birçok kez ayakta alkışladılar.
Rusya, Milli Ekonomi Modeli ile 2005 yılında Birinci Uluslar arası MEM Kongresi'nde tanıştı. 7 tane bilim insanını kongreye gönderdi ve bu bilim insanları kongrede tebliğ sundular.
Ardından da 2006 yılında Rusya'da Putin'in de katıldığı Yüksek Strateji Toplantısı'nda MEM, 3 yıllık kalkınma planına alındı. 2013 yılındaki Duma toplantısına kadar MEM'in onlarca projesini hayata geçirdiler, bizzat deneyerek mükemmel etkilerini gördüler.
2008 küresel krizinde MEM sayesinde krizi fırsata çevirdiler.
Esasen 27 Şubat 2013 Duma toplantısı Rusya'nın dünyada etkin bir güç haline yeniden dönmesinin MEM sayesinde olduğunun en üst perdeden ilanıydı.
Duma'daki toplantıya Putin adına katılan Prof. Dr. Andrei Korotkov, önce Putin'in selamını iletti ardından da şunları söyledi: "Putin, bir devletin kalkınması için sosyal adaleti sağlayacak, adil paylaşımı verecek, sosyal hakları sunacak, harcama yapan kesime tüketim imkânı tanıyacak, halka huzur getirecek sistem arayışında. Sayın Putin, 'Milli Ekonomi Modeli bunların hepsini sağladığı için, biz de Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayacağız' diyor."
Bu tarihten sonra Rusya kısmen uygulayıp fayda gördüğü MEM'i kanunlaştırarak uygulamaya başladı. Duma'daki MEM toplantısı bunun miladı oldu.
Bir hafta sonra da, 5 Mart 2013 tarihinde Çin Ulusal Halk Kongresi toplandı ve MEM'i "tüketim odaklı ekonomik model" olarak uygulama kararı aldı.
İşte Rusya'yı bugünkü Rusya, Çin'i de bugünkü Çin yapan MEM'dir ve bunun başlangıcı da 27 Şubat 2013 Duma toplantısıdır.
Bu tarihten sonra Rusya'nın tarımda, enerjide, silah teknolojisinde ve daha birçok sahada çok büyük başarılara imza attığını, bölgesinde ve dünyada etkin olduğunu, her türlü Batı yaptırımını rahatlıkla bertaraf edebildiğini gördük.
Yine Çin'in ticaret savaşlarını kazandığını, dünyada etkin olduğunu, iç tüketime dayalı büyümeye devam ettiğini, pandemiyle rahatlıkla başa çıkabildiğini gördük.
MEM'e dayalı bu gelişmeler yaşanırken, dünyadaki denge MEM'i uygulayan ülkeler lehine değişirken; kapitalizmi uygulayan ülkelerin döküldüğünü, ABD'nin hem sistemini hem de parasal hâkimiyetini kaybettiğini, sömüremediği için de siyasal olarak istikrarsızlığa gittiğini gördük.
Artık, Prof. Dr. Baş'ın "Bizim dönemimiz başladı" diye ilan ettiği "MEM çağı" başlamıştı ve Duma'daki MEM oturumu bunun tüm dünyaya ilanıydı.
Türkiye ve Türk milleti ise maalesef, Duma'daki bu tarihi hadiseyi de görmezden geldi, dünyadaki MEM merkezli gelişmeleri de.
Kaybeden Prof. Dr. Baş olmadı, MEM olmadı, MEM'i uygulayan ülkeler olmadı; bilakis MEM'i görmezden gelenler oldu ve hala batmaya devam ediyorlar.
Şu bir gerçek ki, Prof. Dr. Baş ve MEM gerçeği artık gizlenemeyecek bir gerçektir.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş bunu şu şekilde ifade ediyor:
"27 Şubat 2013, Prof. Dr. Haydar Baş'ın gizlenmek ve örtülmek istenen fikirlerinin, devrimlerinin gizlenemeyeceği gerçeğiyle tüm dünyanın tanıştığı gündür."
Artık Türk milleti olarak, inkar edemeyeceğimiz MEM gerçeği ile pratik olarak buluşma zamanıdır. Doğru Lider ve doğru kadroyla.
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024