Siyasette geldiğimiz nokta budur. Oysa daha üç, beş ay öncesine kadar kabul gören algı, 'Türkiye'nin bu ucube sistemden ve tek adam yönetiminden bir an önce kurtulması gerekliliği' üzerineydi ve bunu gerçekleştirebilecek tek yapı Millet ittifakı olarak görülüyordu.
İktidar partisi, Sayın Erdoğan ve medyası bu algıyı yıkmak için çok büyük gayretler ortaya koydu.
Örneğin altılı masaya ayak aradılar. HDP'yi gizli ortak olarak açıkladılar. İktidara ve medyasına göre kendileri dışındaki her yapı ve öne çıkan her lider zaten FETÖ'cüydü ve FETÖ'cülükle suçladılar.
Ama Cumhur ittifakındaki oy düşüşünü durduramadılar.
Bu sefer, 'hadi adayınızı açıklayın da görelim' başlığı ile senaryolar, Millet İttifakı içindeki yorumlar ön plana çıkartılarak ve bazı isimler üzerinden atağa kalktılar.
Ama Cumhur ittifakındaki oy düşüşünü durduramadılar.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun yurt dışından para arayışlarını gündem ettiler. Ama kendileri gündem oldu. Çünkü o kapılara daha önce kendileri gitmiş ve ülkeyi 450 milyar dolar borçlandırmıştılar.
Haliyle bildik taktiğe döndüler. Şehit cenazeleri, başörtüsü, camiler, İmam-Hatipler vs. üzerinden atağa geçtiler.
Ama vatandaşın bunlara da karnı toktu. Artık vatandaş TOGG'a, hangardaki uçağa, 5 yıldır görünmeyen milli tanka, İHA, TİHA, SİHA'ya vs. kanmıyordu.
Çünkü vatandaşın geliri, giderini karşılamıyordu. İktidarın mazeretlerinden de bıkmıştı.
Hele Erdoğan iktidarının asgari ücret, memur maaş zamları, emekli aylıkları başlığında yaptığı açıklamalar ve aldığı kararlar, 'tamam, bu iktidara ayrılan sürenin sonuna geldik' gerçeğini ortaya koydu.
Ki! Bana göre siyasi ömürlerini tamamlamış iki isim ortaya çıktı. Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu.
Ki! Bu iki isim, BTP lideri Hüseyin Baş'ın 'Eğer 6'lı masada bir mobilya mühendisliği yoksa, 6'lı masa bir el tarafından dizayn edilmemişse bizde ittifakta yer almak istiyoruz' tarihi çağrısına, 'hayır, bu masa bir mühendislik çalışması sonucu oluştu' cevabının ortaya çıktığını görüyoruz.
İşte o masayı dizayn edenler Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nu, 'Erdoğan'ı yasaya rağmen yeniden cumhurbaşkanı seçtirme' görevini verdiler.
Ahmet Davutoğlu, kanal kanal gezip adeta 'tek adama rejimine sahip çıkmazsanız çok adamlı rejime gidersiniz' mesajını verdi. Bir de rest çekti! Dün, "Biz olmasak Tayyip Erdoğan bir hiçti' diyen Davutoğlu bugün, 'biz olmasak seçim kazanamazsınız' mesajını veriyor.
Ya Ali Babacan ve partisi! Topluma adeta 'AKP, T.C tabelalarını, andımızı kaldırdı, biz ise Türk kavramını kaldıracağız' mesajını verdi.
Dahası Fethullah Gülen'in, AKP ile başlattığı dinler arası diyaloğu biz resmileştireceğiz' algısını ortaya koydu. Şeyh Said'i idam yıldönümünde anıyor. HDP ile görüşüyoruz, diyor.
Ali Babacan, 'aday göstersinler, rahat seçilirim, iyi yönetirim' diyor.
Anlayamadığım ise oy oranları, Cumhur İttifakından fazla olan CHP ve İYİ Parti'nin bu süreçteki sessizliğidir.
Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu başlıklarına anında tepki veren CHP şimdi derin bir sessizlik içinde. Neden?
Bu sessizlik bir an önce bitmeli, 6'lı masadaki gizli mühendis derhal kovulmalıdır.
Çünkü BTP lideri Hüseyin Baş'ın dediği gibi; "Erdoğan'ı bile Türkçü yapmayı başaran muhalefet. Aslında bir şey yapmasalar kazanacağız ama daha durmuyorlar. Bu gidişat çok kötü gidişat efendim…"
Hep derler ya, 'siyasette 24 saat çok uzun bir süredir'. Evet, 24 saatte, 6'lı masa millet için yeniden dizayn edilmeli. En başından beri savunduğum gibi o masada AKP gömleği olanlar bir an önce çıkarılmalı, Hüseyin Baş, Ümit Özdağ, Muharrem İnce, Mustafa Sarıgül, Fatih Erbakan, millet için masaya davet edilmelidir.
Yabancı sermaye arayışı muhtaçlığından vazgeçilmeli, ekonomik bağımsızlığımız ve de tam bağımsızlığımız için artık Milli Ekonomi Modeli o masaya konulmalıdır.
Hayır, derseniz (!) Sayın Erdoğan 20 yılda biriktirdiği 450 milyar dolar dış borcu, 3 trilyon TL'ye dayanan ,iç borcu, verdiği garanti ödemelerini bu millete ödetecek ve sizler siyaset sahnesinden silineceksiniz.
Son söz
"Biz parlamenter sistem için anlaşacağız ama bakanlık dağıtıyoruz. Bir de üstüne bakanlığı dağıtırken kavga ediyoruz ve oradaki uyumsuzluğu 'koalisyonlarla bu iş olmazı' 10-15 sene boyunca söyleyen insanlar çıkarıyor.
Bu da ayrı bir kader!
Yani biz. size muhalefet etmeyeceğiz. Niye? Siz ahir ömrünüzde bir koltuk sahibi daha olun diye!
Millet olarak söylüyorum, bir genç olarak söylüyorum; Biz bütün beklentilerimizi, bütün menfaatimizi bir kenara atacağız.
Niye? Siz bir şeyler başarın diye! Bütün bir ülkenin geleceğini tehlikeye atacaksınız!
Hüseyin kardeşiniz Buna müsaade etmez. Ben Buna müsaade edemem. Buna müsaade etmemeyi başarır mıyım? Orası Allah Kerim!" BTP lideri Hüseyin Baş
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025