Yaşadığımız halin özeti budur. Başta Sayın Erdoğan olmak üzere iktidar partisi yetkilileri ve etkilileri vatandaşa adeta bir vaiz, alim edasıyla israf, tasarruf ve tedbir başlıklarını işliyorlar. Sabrı tavsiye ediyorlar.
Haliyle yapmadığınız şeyi neden bize tavsiye söylüyorsunuz, sorusunu soruyoruz. Diğer taraftan rakamlar ortada. Diğer taraftan sizlere, onlara varda, bize neden yok, sorusunu sormakta istiyoruz.
Vatandaşa sabır ve tasarruf çağrısı yapanların neler yaptıklarının sadece binde birinden bazılarını aktarayım!
2002'den 2020 Ekim ayına kadar örtülü ödenek harcaması 19 milyar lira. 2021'de örtülü ödenek için ayrılan para 6 milyar lira.
Sayıştay'ın, Karayolları Genel Müdürlüğü 2020 denetim raporunda, 6 otoyol projesi için 24 milyar 871 milyon dolar ve 2 milyar 988 milyon Euro da garanti ödeme yapıldı.
Şehir hastanelerine 2020 yılında 8.7 milyar TL kira ve hizmet bedeli ödendi. Şehir hastanelerine 4 yılda ödenen parayla 63 devlet hastanesi yapılabilirdi.
2014-2020 yılları arasında yap-işlet-devret modeliyle yaptırılan projeler için Hazinenin, yandaş şirketlere ödediği toplam kur farkı: 77 milyar 949 milyon 920 bin TL
2017 yılından bu yana yapılan ödemelerin büyüklüğü 2022 sonunda 130 milyar TL'ye yaklaşacak.
Ağustos sonu itibarıyla 2 trilyon 42 milyar lira olan borç stokunun, 1 trilyon 169 milyar liralık kısmını iç borçlar, 872 milyar liralık kısmını ise dış borçlar oluşturuyor.
18 yılda bütçeden iç borçlara ödediği faiz 915.5 milyar lira, dış borçlar için 212.3 milyar lira.
2021'in geçen 9 ayında faize verdikleri para 142.3 milyar lira.
Ve Sayın Cumhurbaşkanımız dedi ki: "Bir tarafta yoksulluğun olduğu diğer tarafta lüksün ve şatafatın hüküm sürdüğü bu adaletsiz düzenin daha fazla devam etmesi mümkün değil".
Aynı Cumhurbaşkanımız 6 yıl önce 27 Şubat 2015'te de şöyle diyordu: "Vatanı satmak yüksek faizle, kötü yönetimle emeği heba etmekle olur…"
Bugün yüksek faiz var mı? Var.
Yönetim biçiminden, iktidar partisi bile rahatsız mı? Rahatsız.
Emekler borca, faize, üç, beş rant sahibine heba edildi mi? Edildi.
'Vatanı satmak' boyutuna girmem!
Arşivler çok sıcak. Sayın Erdoğan daha yeni başbakan olduğu günlerde: "Para, tıpkı bayrak gibi, tıpkı milli marş gibi, bir ülkenin gücünü, itibarını, bağımsızlığını simgeler. Paranın itibarı, ülkenin itibarıdır, milletin itibarıdır.
Ama maalesef, bu ülkede, paranın itibarıyla birlikte ülkenin itibarını da uzun yıllar boyunca 5 paralık ettiler. Bir dönem, bol sıfırlı paralarımız maalesef dünyada alay konusu yapıldı" diyordu.
3 Kasım 2002'de AKP'nin iktidara geldiği seçim günü dolar 1.67 TL, Euro 1.66 TL seviyesindeydi.
Bugün dolar: 9.72 TL. Euro: 11.24 TL.
"Ama maalesef, bu ülkede, paranın itibarıyla birlikte ülkenin itibarını da uzun yıllar boyunca 5 paralık ettiler. Bir dönem, bol sıfırlı paralarımız maalesef dünyada alay konusu yapıldı"
Lübnanlı Bakan
Lübnan Enformasyon Bakanı George Kardahi, 27 Ekim'de yayınlanan bir televizyon programında, "Hizbullah gibi Husilerin de silahlı bir örgüt olarak kendi toprağını savunduğunu düşünüp düşünmediğine" sorusu soruluyor.
Kardahi, "Tabii ki toprağını koruyor. Şahsi görüşüm, Yemen'de bu savaşın sona ermesi gerekiyor. Savaş uçaklarıyla evler, binalar, köyler ve şehirler saldırılara maruz kalıyor" yanıtını veriyor.
Haklı mı? Sonuna kadar haklı. Hizbullah Lübnan'da, Husiler Yemen'de de, emperyalistlere ve uşaklarına karşı direniyorlar.
Açıklamanın ardından Suudi Arabistan, Bahreyn, Kuveyt, BAE ve ABD destekli Yemen hükümeti Lübnan'daki büyükelçilerini geri çağırdı.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Lübnan Enformasyon Bakanı George Kardahi'ye ulusal çıkarları gözeterek uygun bir karar alması teklifinde bulundu.
Eski Lübnan Başbakanı Hariri, evet evet, Türk Telekom'un dolandırıcısı. İşte o yaşanılan bu olaylardan Hizbullah'ı sorumlu tutarak, "Araplar ve Körfez ülkeleri arasında düşmanlık yayan Hizbullah'ın ve dizginleri; siyasi cücelerin, basının ve Arap yönetimlerinin onuruna saldıranların eline veren yönetimindir" dedi.
Demek ki, elçisini geri çağıran ülkeler, Lübnan Başbakanı ve Hariri'ye göre Arap yönetimlerinin onuru, ABD'ye endeksli. Ne kadar ABD'ye sadık ve ABD uşaklığını yaparlarsa o kadar onurlu oluyorlar.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024