logo
19 MART 2024

Fransız halkının isyanı Kapitalizme

11.12.2018 00:00:00
Fransa 17 Kasım'dan bu yana Sarı Yelekliler'in eylemlerine sahne oluyor.
17 Kasım'da yapılan protesto gösterilerine 282 bin eylemci katıldı, 1 kişi öldü, 409 kişi yaralandı, 73 kişi gözaltına alındı. 24 Kasım'daki gösterilere 166 bin eylemci katıldı, 84 kişi yaralandı, 307 kişi gözaltına alındı.
1 Aralık'taki gösterilere 136 bin eylemci katıldı, 263 kişi yaralandı, 630 kişi gözaltına alındı. Son olarak 8 Aralık'taki gösterilere yine 136 bin eylemci katıldı, 1220 kişi gözaltına alındı, yüzlercesi de tutuklandı.
Son eylemlerde Fransa İçişleri Bakanlığı 8 bini Paris'te olmak üzere 90 bin polisi görevlendirdi. Özellikle Paris'te zırhlı araçlar kullanıldı, göstericilere sert müdahaleler yapıldı.
Gösterilerde "Macron istifa", "koyun değiliz" sloganları atıldı. Gösterilerin perde arkasında, kimileri "ABD var" dediler, kimisi de "Rusya var" dediler.
"ABD var" diyenler, Macron'un son günlerde yaptığı "dolara bağımlılıktan kurtulmalıyız", "dolara bağımlılık bir egemenlik meselesi", "Avrupa ordusunu kurmalıyız" gibi çıkışlarını gerekçe olarak gösterdiler. AB ülkelerini kendi potasında tutmak isteyen, Büyük Ortadoğu Projesi'nde yanında görmek isteyen ABD, Macron'un bu sözlerine karşılık bu tür eylemleri körükleyebilir mi? Elbette…
Kurulduğundan bu yana bu tür provokasyonlara imza atmış bir ABD var karşımızda…
Zaten eylemler sonrası ABD Başkanı Trump'ın kendi Twitter hesabından paylaştığı alaylı mesaj da bunu doğrular mahiyette… Trump mesajında, "Paris Anlaşması, Paris için pek de işe yaramıyor. Fransa'nın her yerinde protesto ve kargaşa var. İnsanlar doğayı koruma önlemi olarak üçüncü dünya ülkelerine büyük meblağlar ödemek istemiyor. 'Trump'ı istiyoruz' naraları atıyorlar. Fransa'yı seviyorum" ifadelerini kullandı.
"Rusya var" diyenler ise bu iddialarını Ukrayna Güvenlik Servisi'ne (SBU) dayandırıyorlar. SBU, Rusya'yı Sarı Yelekler protestolarını organize etmekle suçlamıştı.
Rusya ile Azak Denizi'nde kriz yaşayan Ukrayna'nın bu iddiası güvenilir mi? Hayır, köşeye sıkıştığı için her türlü iddiayı ortaya atabilir.
Nitekim Rus senatör Aleksey Puşkov, bu iddialara "Batı'da ne zaman bir sıkıntı olsa anında Ruslar suçlanıyor. Brexit mi? Putin! Clinton mı kaybetti? O zaman Trump'ın Ruslarla anlaşması vardır! İtalya'daki Avrupa şüphecileri mi? Ruslardan başkası olamaz. Paris'teki protestolar mı? Bunların arkasında da Ruslar olmasın?" sözleriyle tepki gösterdi.
Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Konstantin Kosaçev de Fransa'nın Londra ve Kiev'deki provokatörlere uyduğunu belirterek "Kendi hatalarının hesabını Rusya'ya çıkaran küresel looser'ler ligine yeni bir üye katıldı" dedi.
Esasen bu eylemleri hangi ülke ya da ülkelerin, hangi "dış güçler"in kışkırttığından ziyade asıl üzerinde durulması gereken, bu eylemlerin Fransız halkı tarafından neden bu kadar desteklendiğidir.
Zira ateş olmayan yerden duman yükselmez.
"Dış güçler" deyip, sorumluluktan kaçmanın, halkın sorunlarının üstünü örtmenin hiçbir mantığı yok.
Çünkü ne kadar üstünü örtersen ört, bir gün mutlaka bir yerden patlayacaktır.
Fransa, her ne kadar adı "özgürlükle" anılırsa anılsın, diğer Batılı ülkeler gibi ekonomik model olarak kapitalizmi uygulayan bir devlet…
Kapitalizmi uyguluyorsan, gelir dengesizliği, işsizlik, adaletsizlik, sömürü, ihtiyaçları karşılayamama, işçi-işveren kavgası, pahalılık, borç ve daha nice hastalıklar kendiliğinden yaşanacaktır. Bu, kapitalizmin doğasında vardır.
Sarı Yelekliler'in meydanlarda Macron'dan taleplerine bir bakın: Macron'un parlamentoyu bypass ederek kararnamelerle otoriter bir tavır ortaya koyması, Avrupanın en pahalı akaryakıtını kullanmaları, yüksek vergiler, zamlar, maaşların yetesizliği, maaşlardan yapılan vergi kesintileri, büyük şirketlere vergi indirimleri yapılması, işten çıkarmaların kolaylaştırılması, dar gelirlerin kira yardımlarının kaldırılması ve daha niceleri… Hepsi kapitalizmin yol açtığı hastalıklar…
Kapitalizmi uyguluyorsan, küresel fonların ve onların siyasi uzantılarının senden taviz talepleri bitmez, halkını da asla memnun edemezsin. Küresel taleplerle halkın istekleri arasında sıkışıp kalırsın. Bugün Macron'un yaşadığı budur; kapitalizmde ısrar eden tüm liderlerin yaşayacağı da budur.
Eylemlere katılan Fransız halkı, "Daha ayın başındayız, şimdiden dardayız" diyor; "Hükümet dar gelirlileri fena vurdu. Ay ortasında çocuklarımızın karnını doyurmak için hediye çeklerini kullanır olduk. Biz yaşamıyoruz, hayatta kalmaya çalışıyoruz" diyor; "Her şey çok daha pahalı. Vergiler, kiralar, ısınma maliyeti, otomobiller... Tüm fiyatlar artıyor" diyor; faturalardan kendilerine bir şey kalmadığını sölüyor; "Hükümete vergi çığının yuttuğu kuklalardan ibaret olmadığımızı, birer vatandaş olduğumuzu gösterdik" diyor.
Ve bu eylem dalgası kapitalist olan, aynı dertlerden muzdarip olan Belçika, Hollanda, Yunanistan, Macaristan, Karadağ gibi tüm Batılı ülkelere de dalga dalga yayılıyor.
Kapitalist ülkelerin halkları hak arıyor, adalet, özgürlük, eşitlik, adil gelir arıyor ama kapitalizmde bunları asla bulmaları mümkün değil. Bugün bu aradıklarını bulabilecekleri tek bir model ve çözüm var o da Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli…
Modeli 2005 yılından bu yana uygulayan başta Rusya ve Çin olmak üzere 4 milyar nüfusa sahip BRICS devletleri ve bu devletlerdeki yaşanan olumlu gelişmeler bunun ispatıdır. 27 Şubat 2013'te Prof. Dr. Haydar Baş'ın Duma'ya davet edilmesi ve Duma'da yapılan 5 saatlik MEM toplantısı bunun ispatıdır. Model hakkında yapılan 10 uluslar arası kongre ve bu kongrelere katılan 550'yi aşkın bilim adamının sunduğu tebliğler bunun ispatıdır.
Türkiye de bu gelişmelerden dersini çıkarmalıdır, içindeki çözümü artık görmelidir.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.