Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Ocak 2019 için açıkladığı işsizlik verileri, gençlerimizin yaşadığı boşluğu göstermesi açısından oldukça önemli…
Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Merkezi Yürütme Komitesi Üyesi Ali Taştan, bu veriler hakkında yaptığı değerlendirmede şu ayrıntıları ön plana çıkardı:
"İşsizlik Ocak ayında yüzde 14,7 ile son 10 yılın en yüksek noktasına geldi. Gerçek işsizlik oranı ise yüzde 20,8'e kadar tırmandı. Gençler arasındaki (15-24 yaş arası) işsizlik oranı yüzde 26,7 ile rekor bir düzeye çıktı. Ne eğitimde ne de bir işte çalışan (15-24 yaş arası) gençlerin oranı ise yüzde 25.5 olarak hesaplandı. 15-24 yaş arasında 12 milyon 725 bin kişi bulunuyor. 15-19 yaş grubunda ise, 6 milyon 402 bin kişiden sadece 3 milyon 791 bini eğitimde görünüyor. 1 milyon 554 bini hem eğitimde hem istihdamda yer alıyor. Geri kalan 15-19 yaş aralığındaki 1 milyon 57 bin kişi ise ne eğitimde ne de istihdamda yer alıyor."
"Zorunlu eğitim çağında olmasına rağmen neredeyse 5 gençten 1'i liseye gitmiyor. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) eğitim öğretim çağına gelmiş tüm bireylerin eğitim öğretim kurumlarında kayıt altında olduğunu açıkladı" bilgilerini paylaşan Taştan şu kritik soruları sordu: "Bu çocuklar kayıt altında ise liselerdeki okullaşma oranı neden yüzde 83,5; MEB bu çocukları neden bulamıyor?"
Gördüğünüz gibi, TÜİK'in resmi verilerine göre, 15-19 yaş aralığında bulunan 1 milyonu aşkın gencimiz ne eğitim alıyor, ne de herhangi bir işte çalışıyor.
Peki, bu gençler ne yapıyor? Elbette ki tamamen boşlukta… Eğitimsiz ve boş olan gençlerin kötü alışkanlıklar edinmesi, kötü niyetli insanların, grupların etkisi altında olması, topluma zararlı bir birey haline dönüşmesi de gayet doğal bir sonuç…
Kısırdöngü kapitalist politikalar uygulayan siyasilerimiz eğitim sistemine ya da iş gücüne dahil olan gençlerimize doğru dürüst sahip çıkamıyor ki, tamamen başıboş olan bu gençlerimize sahip çıkabilsin.
Uyuşturucu kullanım yaşı 9 yaşına kadar indi.
Uyuşturucu ve Bağımlılıkla Mücadele Platformu Başkanı Yasemin Öney Cankurtaran, Türkiye'nin sentetik uyuşturucuya bağlı ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında birinci olduğunu ve uyuşturucu kullanımının 9 yaş sınırına kadar indiğini belirtti.
Alkol kullanım yaşı 11 yaşına kadar indi.
İnönü Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. H. Birgül Cumurcu, "Ülkemizde 17 milyon civarında alkol kullanan kişi bulunmakta, Alkolü ilk kullanma yaşı maalesef 11 yaşlara hatta daha da altına indiğini görebilmekteyiz" dedi.
Boşlukta olan gençlik ülkemiz üzerinde hesapları olan küresel odakların da, onların yerli uzantıları olan terör örgütlerinin de potansiyel avı konumunda…
Eğitim sistemimize dahil olan, okullarda kontrolümüzde olan gençlerimize güçlü bir Türk Gençliği kimliği veremiyoruz, milli ve manevi değerlerimizle yoğuramıyoruz, sürekli değişen eğitim sistemi sebebiyle sağlıklı bir eğitim veremiyoruz, yani kontrolümüzde olan gençleri de geleceğe hazırlayamıyoruz.
Doğru, gençlik devlet için, millet için büyük bir nimettir ama değerini bilip iyi eğitebilirsen, devlet ve toplum yararına kazanabilirsen…
Eğer gençliğine sağlıklı bir yatırım yapamazsan, onları geleceğe şekil veren güçlü ve donanımlı bir birey haline dönüştüremezsen, başıboş bırakırsan, kurda, tilkiye yem yaparsan işte o zaman bu büyük nimet, büyük bir tehlikeye ve tehdide dönüşür.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş gençlerin önemi hususunda şunları söylemektedir: "Unutmayın ki, biz gençlerimizi Hak adına ve kendi yararına kazanmak zorundayız. Ancak bu şekilde bir genç vatanına, milletine, bayrağına, inancına, ailesine sahip çıkar. Onların yücelmesi için hayatını şekillendirir."
Prof. Dr. Baş, yıllardır özenle, örnek bir gençlik olarak yetiştirdiği İcmal Gençliği ile ilgili de şunları ifade ediyor: "İcmal Gençliği fikrî alt yapısı çok güçlü olan, ne dediğini bilen, vatan ve millet sevdası doruk noktada olan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü baş tacı eden bir gençliktir."
Sayın Baş, gerek dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli'nde, gerekse bu modelin temel alındığı Sosyal Devlet Milli Devlet tezinde gençlerin eğitimine, istihdamına, kabiliyetlerinin açığa çıkartılmasına büyük önem vermektedir.
İstisnasız her bir genç; eğitim çağında devlet eliyle burs alırken, eğitim sonrası da işi devlet tarafından garanti altına alınacak, 5 bin TL asgari ücretin yanında 1000 TL de vatandaşlık maaşı alacaktır. İş kurmak isterse, devletten uzun vadeli sıfır faizli kredi imkanı bulacak, evlenmek istediğinde yine devletten uzun vadeli sıfır faizli kredi alabilecektir.
Ev sahibi olmak istediğinde bir daireye, devletin açtığı imkanlarla maliyet fiyatına 20-30 yıl vadeli sıfır faizli taksitlerle ulaşabilecektir.
Çocuk sahibi olduğunda her bir çocuk için 15 bin TL doğum parası alacaktır. Eşi her ay 2 bin 500 TL ev hanımı maaşı alacaktır.
Prof. Dr. Baş döneminde genç olmak gerçekten büyük bir nimet olacaktır.
Gençlik gerçek değerini bulacak, geleceğe güvenle bakacak, ülkesini ve milletini de güvenli ve aydınlık bir geleceğe taşıyacaktır.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024