logo
19 MART 2024

Gönül telleri de paslanırmış

24.02.2019 00:00:00
Yaşadığımız hayatta, bulunduğumuz ortamda hemen her şey, hava, su, çevre, deniz ve orman her şey kirlenirken, insanın en hassas organı olan gönlünün, gönül tellerinin kirlenmemesi ve paslanmaması mümkün mü?
Genetiği bozulmuş gıdalar, kimyası ile oynanmış sebze ve meyveler ve dahi dört bir yandan midemize akın eden haram lokmalar gönül gibi bir organı nasıl etkilemez?
Kitleler neden bu kadar duyarsız, olup-bitenlere neden bu kadar ilgisiz, elinden ve ayağının altından alınan kendi değerlerine karşı neden bu kadar alakasız zannediyorsunuz?
Dünya yansa bir bağ otu yanmayacak denli harman yürekli kitleler nasıl oluştu?
Üç-beş oy daha fazla alabilmek için dilini kılıç gibi kullanan, toplumu parçalara ayıran siyasetçiler anlar mı, o siyasetçilere 'uydum kalabalığa' makamında alkış tutanlar dinler mi, okur mu bilmem ama be gönül tellerine dokunacak birkaç paragraf iktibas etmek istiyorum.
Ahmet Hamdi Tanpınar "Beş Şehir" adlı eserinin Konya bölümünde şunları yazıyor:
"Konya'da Mevlana kadar yükseklerde uçmasa bile varlığını bize onun kadar kuvvetle kabul ettiren ikinci -Selçuk epopesi de düşünülürse- üçüncü bir varlık daha vardır, folklor. Ben Orta Anadolu türkülerini o gurbet, keder, türlü ten yorgunluğu ve iç darlığı dolu acı dert kervanlarını bu şehirde tanıdım.
Eski Konya Lisesi'nin üst katında küçük bir odada yatardım. Binanın yanı başındaki hapishaneden bazen de öbür yanındaki kötü evlerden günün her saatinde bahçedeki çocuk seslerine ve kendi çalışmalarıma mahpusların söyledikleri türkülerin hüznü karışırdı. Fakat ben onları asıl Takye Dağları'nı akşamın kızarttığı saatlerde dinlemeyi severdim. Bir de sabaha doğru şehre sebze ve meyve getiren arabaların sökünü beni uyandırdıkları zaman, kurşun gibi soğuk sonbahar sabahlarında henüz ayrıldığım rüyalarım arasına onlar, çok beğenilmiş, çok sevilmiş, böyle olduğu için çok eziyet ve çok cefa görmüş kadın yüzleri ve vücutları gibi ezik, biçare ve imkansız derecede çekici girerlerdi.
Bu İç Anadolu türküleriyle ben ilk defa, yine Konya'da seferberlik içinde karşılaşmıştım. 1916 Yaz sonu idi. Hükümet meydanının arkasında o küçük, kerpiç duvarları beyaz kireçle badanalanmış, genişçe eyvanı bütün sonbahar güneşini alan evlerden birinde oturuyorduk. Şehirde genç ve orta yaşta pek az erkek kalmıştı. Bir akşam bilmem niçin gittiğim- bilhassa niçin geciktiğim- istasyonda, kim bilir hangi cepheden öbürüne asker nakleden katarlardan birine rastladım. Yük vagonlarında isli lambaların altında bir yığın soluk ve yorgun benizli çocuklar birbirine yaslanmışlar, bu ezik, eritilmiş kurşun gibi yakıcı ve yaktığı yerde külçelenen türkülerden birini söylüyorlardı. Hiçbir şikayet bu kadar korkunç olamazdı. Vakıa, Kerkük'ten Konya'ya kadar gelişimizde o harbe ait, on dört, on beş yaşlarındaki bir çocuğun cephe gerisinden görebileceği bir yığın faciayı görmüştüm. Fakat gördüklerimin hiçbiri ölüme ve her türlü acıya ve bakımsızlığa bile bile giden ve yaşanmamış, hiç yaşanmayacak bir yığın arzu ve sevgiyi kanlı bir köpük gibi bu istasyonun gecesine fırlatan bu biçarelere rastlayana kadar etrafımda olup biten şeylerin manasını anlamamıştım. Ancak onları dinledikten sonra komşu evlerin sessizliğini, adım başında karşılaştığım çocukların ve kadınların, yalnızlıkları içinde daha güzel kadınların yüzlerindeki çizgilerin manasını anladım. Evet, ancak onlara rastladıktan sonra her akşam gezinti yerim olan Alaeddin Tepesi'nden inerken alacakaranlıkta acı acı uluyan köpeklerin bütün şehri bir anda niçin susturduğunu hissettim.
Konya hapishanesinin kadınlar kısmında yüzünü görmediğim fakat sesini çok iyi tanıdığım bir kadın vardı. Akşam saatlerinde onun türkü söylemesini adeta beklerdim. Ve bilhassa isterdim ki "Gesi bağlarında bir top gülüm var" türküsünü söylesin. Bu acayip türkü hiç fark edilmeden yutulan bir avuç zehire benzer." (A. Hamdi Tanpınar, Beş Şehir, Konya bölümü).
 
Aziz Karaca / diğer yazıları
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.