logo
19 MART 2024

Güzel ahlakın müşahhas örnekleri

11.10.2019 00:00:00

Güzel ahlak, Allah'ın ahlakıyla ahlaklanmaktır.

Hz. Peygamber efendimiz (s.a.v.), "Beni Rabbim terbiye etti, ne güzel terbiye etti" buyurur.

Risalet vazifesini de, "Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim" ifadesiyle özetler.

Güzel ahlak; edeptir, hayâdır, takvadır, tevazudur, sabırdır;

Kanaattir, şükürdür, cömertliktir, tefekkürdür;

Kibir, gurur, riya, haset gibi imanı yok eden kalbi hastalıklardan kurtulmaktır;

İyiliği emretmek, kötülüğü nehy etmektir; Allah için sevmek, Allah için buğzetmektir;

Alan el değil, veren el olmaktır; cesaretli olmaktır, adaletli olmaktır, sorumluluk sahibi olmaktır;

Yalan söylememektir, verdiğin sözü tutmaktır;

Vefa ehli olmaktır, zayıfa, küçüğe, ihtiyaç sahibine sahip çıkmaktır; anaya, babaya ve büyüklere saygı duymaktır; 

İbadetlerde ısrarcı olmak, ihlâsla yapabilmektir;

Şartlar ne olursa olsun doğruluktan asla sapmamaktır;

Dünya sevgisini gönülden çıkarmak, sonsuz ahiret hayatına hazırlık yapmaktır;

Allah'ın dinine sımsıkı sarılmak, sahip çıkmaktır; haksızlık yapmamak, hakkına sahip çıkmak, haklının yanında olup haksıza haddini bildirmektir;

Helalinden yiyip, haramdan uzak durmaktır; elini, belini ve dilini haramdan korumaktır;

Tartıyı doğru tartmaktır; çalışkan olmak, tembellikten uzak durmaktır;

Emanete hıyanet etmemektir ve daha niceleri…

Bütün bu saydıklarımız ve sayamadığımız güzel hasletler, gerçek manada bu güzelliklere sahip olmayanlar için mücerrettir, yani soyuttur, somut bir örneğe ihtiyaç vardır.

İnsanoğlu kendisinin kibirli olmadığını zanneder ama aslında kibirlidir.

Dilenciye beş on lira verdiği için kendisini cömert olarak tanımlar ama aslında vermesi gerekenden çok az verdiği için, ya da verirken doğru bir niyetle vermediği için cimridir.

Bizler edebi, birilerinin karşısında boyun büyüp, el pençe divan durma şeklinde algılıyor olabiliriz, yani edebi görüntüde zannediyor olabiliriz ama asıl edebin, hayânın, takvanın kalpte olduğunu bizzat Allah Resulü ifade ediyor.

Cenab-ı Hak, bizleri başıboş yaratmamıştır ve özellikle de tarifi zor bu soyut konularda da asla yalnız bırakmamıştır.

Hz. Âdem'den (a.s.) Hz. Peygamber (s.a.v.) efendimize kadar insanlara bu güzel ahlakı kazandıran, güzel ahlakla donatılmasını sağlayan peygamberler gelmiştir.

Nübüvvet yolu Hz. Peygamber'le son bulunca, 222 Ehl-i Sünnet kaynağında geçen Gadir-i Hum hadisesiyle beraber bu vazife İmam Ali efendimize ve O'nun evlatlarına verilmiştir. Nübüvvet yolu son bulmuş, velayet yolu başlamıştır. Velayet yolunun temsilcileri Hz. Peygamber'in bizzat beyanıyla 12 kişidir, bunlar 12 İmam olarak ifade edilmektedir. 

Konuşmalarında ve eserlerinde bu gerçeklerle bizleri buluşturan Prof. Dr. Haydar Baş, yazmış olduğu 14 ciltlik Ehl-i Beyt Külliyatı'yla da bu imamları bizlere detaylıca ve müdellel bir şekilde tanıtmıştır. İmam Ali'nin, Hz. Fatıma'nın, İmam Hasan'ın, İmam Hüseyin'in ve diğer Ehl-i Beyt imamlarının hayatları boyunca yaşadıkları, yukarıda ifade ettiğimiz ya da edemediğimiz tüm güzel ahlak hasletlerinin en mümtaz örnekleridir.

İmamların hayatını okudukça anlıyorsunuz ki, güzel ahlakı kazanmak okumakla değil, güzel ahlakı yaşayan ve yaşatmakla vazifeli olan insan-ı kâmillerle mümkündür. 

Ehl-i Beyt imamları hem bu vazifeyi bizzat yerine getirmiş, hem de güzel ahlakı tüm dünyada yaşanmasını sağlayacak mürebbiler yetiştirmişlerdir.

Ahmet Yeseviler, Hacı Bektaş Veliler, Tapduk Emreler, Yunuslar, Mevlanalar, Sarı Saltuklar, Dede Osman Avni Babalar, Ömer Hüdayi Babalar, Muhammed Babalar, Mustafa Hayri Babalar, Karacaahmetler, Abdal Musalar, Somuncu Babalar ve daha niceleri…

Hepsi, gittikleri bölgelerde Ehl-i Beyt imamlarından öğrendikleri ve yaşadıkları güzel ahlakı insanlara nakşetmişler, gönülleri Allah'ın aşkıyla doldurmuşlardır.

İmam Gazali hazretleri İhya'sında, Hz. Peygamber'in "Zerre kadar kibri olan cennete giremez" hadis-i şerifini naklettikten sonra, insanların kibir hastalığından kurtulmasının farz-ı ayn olduğunu vurgulamış ve bu hastalığın tedavisi için de mutlaka insanların bu işin doktoru olan bir insan-ı kâmilin terbiyesinden geçmesi gerektiğini ifade etmiştir.

Prof. Dr. Haydar Baş'ın sevdiği ve de yetiştirdiği değerli ilim adamlarından olan rahmetli Baki Bektaş Hoca, "Kurtarmak kurtulmuşların işidir" önemli tespitinde bulunmuştur.

Kibri olan, kibri terbiye edemez; güzel ahlaka sahip olmayan, insanlara güzel ahlakı aşılayamaz. Bu iş sohbetle, nasihatla, okumakla olacak bir şey değildir.

"Sadr"dan "sadr"a der, arifler; yani gönülden gönüle bir eğitimdir bu…

İşte bu eğitimin gerçek sahipleri, peygamberler ve Hz. Peygamberden sonra Ehl-i Beyt'tir ve de onların yetiştirdiği gerçek ilim sahipleridir, evliyaullahtır.

Prof. Dr. Baş, gerek Ehl-i Beyt Külliyatı'nda, gerekse daha önce kaleme aldığı Makalat, Mektubat, İman ve İnsan, İslam ve Mevlana gibi muhteşem eserleriyle bu gerçekleri örnekleri ve delilleriyle beraber önümüze koymaktadır.

Allah anlamayı ve yaşamayı nasip eylesin.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.