Milli yürek, milli bilek güçlü olmadıkça, milletlerin bekası mümkün değildir.
Bu nedenle zuhur eden sebepler karşısında milli refleks adeta kaçınılmazdır. Miting de bunun bir örneği.
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Mondros ve Sevr'e rağmen değerli halkımız nasıl milli refleksini ortaya koyup, mağlubiyeti benimsememişse her zaman aynı refleks topluma yansır, meydana konur.
Bugün gelinen bu noktada Türkiye ve yüce Türk Milleti pek çok yönden sıkıştırılmıştır. Sınırları tartışmaya açılmış, vatanın bölünmesi söz konusudur. Azınlıklar lehine haksız kararlar alınmaktadır.
Osmanlı'dan Türkiye'ye uzanan bir dönem adeta karartılmak isteniyor. Tarihi belgeye ve bilgiye dayanmadığı halde, haksız iddialar bu yüce millete dayatılmak isteniyor.
Türkiye bu anlayışın sonucu olacak ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri'nde hiç haklı bulunmadı.
Bu tavır hukuki ve demokratik değildir. Bilakis siyasi ve ekonomik çıkarlara dayanmaktadır.
Kıbrıs'ın koparılmak istenmesi, İstanbul Suriçi'nin Rum Patrikliğine terk edilme teklifi, Ege kıta sahanlığı tasarısı, Trabzon Rum- Pontus düşüncesi, Ağrı'dan Erciyes'e Ermeni Projesi, Arz-ı Mevud projesi, Süryani ülkesi hayali ve Kürdistan projesi... bütün bunlar milli bağımsızlığımıza karşı açık bir tavırdır.
Bugün, başta Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız olmak üzere bütün milliyetçi kardeşlerimizin Çağlayan'da icra edecekleri miting, bir milli reflekstir. Bu hareket Milletin hareketidir. Bir partiye, bir gruba, bir sendikaya, bir kesime mal edilemez.
Bu milli bir reflekstir. Türkiye aleyhine alınan kararlara karşı bir tepkidir.
Bu sebeple bütün halkımız bu idrakle olaya bakmalı, Çağlayan zemininden bütün dünyaya haykırmalıdır:
-"Bu vatan bizimdir
Bizim kalacak"
-"Şehitler ölmez
Vatan bölünmez"
-"Ya istiklal
Ya ölüm"
Dün 19 Mayıs'ta nasıl bir kurtuluş yürüyüşü başlamışsa, bugün 20 Mayıs'ta bu yürüyüş sürecektir.
Türk bayrağından başka hiç bir bayrağın yada bir pankartın kullanılmaması istenmiştir. Bayrak ve halk. İki yalın unsur birleşecek Abide-i Hürriyet Meydanı'nda.
-Bu anlayışla;
Haydi mitinge, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Mitingte buluşalım, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Bu miting, milli göstergedir, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Hem dosta hem de düşmana gerçeği haykırıyor.
-Bu anlayışla;
Milletin bekasına harç katıyoruz.
-Bu anlayışla;
"Dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar" diyoruz.
Ve değerli ilim adamı Prof. Dr. Haydar Baş Bey yürüyor, O'nu dikkatle izliyoruz.
-Yaşasın Millet.
-Yaşasın Bayrak
-Yaşasın Vatan!
Bu nedenle zuhur eden sebepler karşısında milli refleks adeta kaçınılmazdır. Miting de bunun bir örneği.
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Mondros ve Sevr'e rağmen değerli halkımız nasıl milli refleksini ortaya koyup, mağlubiyeti benimsememişse her zaman aynı refleks topluma yansır, meydana konur.
Bugün gelinen bu noktada Türkiye ve yüce Türk Milleti pek çok yönden sıkıştırılmıştır. Sınırları tartışmaya açılmış, vatanın bölünmesi söz konusudur. Azınlıklar lehine haksız kararlar alınmaktadır.
Osmanlı'dan Türkiye'ye uzanan bir dönem adeta karartılmak isteniyor. Tarihi belgeye ve bilgiye dayanmadığı halde, haksız iddialar bu yüce millete dayatılmak isteniyor.
Türkiye bu anlayışın sonucu olacak ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri'nde hiç haklı bulunmadı.
Bu tavır hukuki ve demokratik değildir. Bilakis siyasi ve ekonomik çıkarlara dayanmaktadır.
Kıbrıs'ın koparılmak istenmesi, İstanbul Suriçi'nin Rum Patrikliğine terk edilme teklifi, Ege kıta sahanlığı tasarısı, Trabzon Rum- Pontus düşüncesi, Ağrı'dan Erciyes'e Ermeni Projesi, Arz-ı Mevud projesi, Süryani ülkesi hayali ve Kürdistan projesi... bütün bunlar milli bağımsızlığımıza karşı açık bir tavırdır.
Bugün, başta Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız olmak üzere bütün milliyetçi kardeşlerimizin Çağlayan'da icra edecekleri miting, bir milli reflekstir. Bu hareket Milletin hareketidir. Bir partiye, bir gruba, bir sendikaya, bir kesime mal edilemez.
Bu milli bir reflekstir. Türkiye aleyhine alınan kararlara karşı bir tepkidir.
Bu sebeple bütün halkımız bu idrakle olaya bakmalı, Çağlayan zemininden bütün dünyaya haykırmalıdır:
-"Bu vatan bizimdir
Bizim kalacak"
-"Şehitler ölmez
Vatan bölünmez"
-"Ya istiklal
Ya ölüm"
Dün 19 Mayıs'ta nasıl bir kurtuluş yürüyüşü başlamışsa, bugün 20 Mayıs'ta bu yürüyüş sürecektir.
Türk bayrağından başka hiç bir bayrağın yada bir pankartın kullanılmaması istenmiştir. Bayrak ve halk. İki yalın unsur birleşecek Abide-i Hürriyet Meydanı'nda.
-Bu anlayışla;
Haydi mitinge, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Mitingte buluşalım, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Bu miting, milli göstergedir, diyoruz.
-Bu anlayışla;
Hem dosta hem de düşmana gerçeği haykırıyor.
-Bu anlayışla;
Milletin bekasına harç katıyoruz.
-Bu anlayışla;
"Dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar" diyoruz.
Ve değerli ilim adamı Prof. Dr. Haydar Baş Bey yürüyor, O'nu dikkatle izliyoruz.
-Yaşasın Millet.
-Yaşasın Bayrak
-Yaşasın Vatan!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Baki Bektaş / diğer yazıları
- Gerçek hayat ahiret hayatıdır / 09.09.2003
- Tek çare birlik / 11.09.2002
- Misyonerlik faaliyetlerinin boyutları / 30.05.2002
- Halkımız çok iyi bir gözlemci / 25.05.2002
- Derviş'e göre deniz bitti / 24.05.2002
- Aziz ol, Elazığ / 17.05.2002
- Kayseri, sen ne imişsin! / 15.05.2002
- Tek çare birlik / 15.04.2002
- Görebilmek / 08.04.2002
- En büyük terör işgaldir / 06.04.2002
- Tek çare birlik / 11.09.2002
- Misyonerlik faaliyetlerinin boyutları / 30.05.2002
- Halkımız çok iyi bir gözlemci / 25.05.2002
- Derviş'e göre deniz bitti / 24.05.2002
- Aziz ol, Elazığ / 17.05.2002
- Kayseri, sen ne imişsin! / 15.05.2002
- Tek çare birlik / 15.04.2002
- Görebilmek / 08.04.2002
- En büyük terör işgaldir / 06.04.2002