logo
20 NİSAN 2024

Hem laik, hem müslüman

15.02.2012 00:00:00
Başbakan dindar bir gençlik yetiştireceğiz dedi tartışmalar başladı. CHP başta olmak üzere din kelimesini duyunca alerji duyan herkes konuşmaya, yazıp çizmeye başladı. AKP “Din” dedi mi karşısına geçmeye hazır onlarca hazır kıta var. Bu bilindiği için sık sık bu kavram üzerinden tartışmaları görüyoruz. Başbakan, grup konuşmasında konuyla ilgili aleyhe yazı yazanlara verdi veriştirdi. Gençler dindar olmasında tinerci mi olsun dedi. Ve bir şey daha söyledi başbakan; “bir insan hem dindar hem çağdaş olamaz mı?” Bu tartışma ile ilgili çok şey söylenebilir ancak ben son cümle ile ilgili birkaç noktayı açmak istiyorum.
Aslında, başbakanın, “bir insan hem çağdaş hem dindar olmaz mı?” sorusunu, “bir insan hem laik hem Müslüman olamaz mı?” şeklinde de sorabiliriz.
Bu sorunun iki cevabı var: Doğru cevap ve Milli Görüşçü cevabı.
Önce doğru cevabı söyleyelim; dindarlık kişinin yaratıcısına olan kalbi yakınlığıdır. Rabbini sevmesi, O’ndan korkması, O’nun emir ve yasaklarına uyması diye konuyu uzatabiliriz ama işin özü kişinin rabbi ile olan bağıdır.
Laiklik ise kişi ile ilgili bir kavram değil, devlet ile ilgili bir kavramdır. Birbirinden farklı bu iki kavramın karşılaştırılması, birbirine muadil iki kavrammış gibi gösterilmesi saçma bir şeydir. Dolayısı ile bir insan hem devlet sisteminde laikliğin gerekliliğini savunabilir, hem de dindar olabilir. Ya da bir insan hem dindar hem cumhuriyetçi olabilir.
Ancak Milli Görüşçü cevabına göre; bir insan hem laik hem Müslüman olamaz. Hem dindar hem cumhuriyetçi olamaz. Laiklik dinsizliktir. Bu cümlelerin bizzat başbakanın da ağzından çıktığını hepimiz hatırlıyoruz. Milli Görüş, yıllardır “dinsiz devlet yıkılacak elbet” diye sloganlarla siyasi çalışmalar yürütüldüğünü de hatırlıyoruz.
Milli Görüş zihniyeti yıllar içerisinde bu fikirleri savunarak kendine taraftar bulurken, diğer taraftan da cumhuriyeti seven dini hassasiyetleri yoğun olmayan insanları da ötekileştirmiştir. “Siz madem cumhuriyetçisiziniz, laiklikten yanasınız, dindar olamazsınız hatta Müslüman dahi olmazsınız. Patates dinindensiniz” diyerek diğer cepheyi oluşturdular. Bu şekilde hem toplumu ikiye böldüler, hem de devlet ile milleti kavgalı hale getirdiler. Ve AKP bu gerilim ve kavga zemininde doğup büyüdü. AKP’yi üç dönemdir iktidarda tutan da bu kavga ve gerilim değil mi? AKP iktidarda olduğu süre içerisinde yaptığı Ergenekon operasyonlarını, Yargıya müdahale adımlarını ve benzer alanda atılan daha birçok adımı hep ötekiyi göstererek atmadı mı?
Yıllardır yaptıkları çalışmalarla toplum içinde ve devlet millet arasında derin fayların oluşmasına zemin hazırlayanlar ve siyasetlerini bu fayları derinleştirmek üzere bina edenler ve de aynı zeminde tartışma açarak siyaset yaptıkları bir dönemde başbakan sıkışınca, “bir insan hem çağdaş, hem dindar olamaz mı?” diye soruyor.
Olur sayın başbakan! Bir insan sonuna kadar samimi bir Müslüman, inancını dört dörtlük yaşayan bir dindar ve aynı zamanda cumhuriyeti, devleti yürekten seven cumhuriyetçi, çağı yakalamış bir çağdaş olabilir. Ama bu sizin kitabınızda yazmaz.
Geçmişte sizin propagandalarınıza karşı çıkıp “bir insan hem dindar, hem cumhuriyetçi, çağdaş olabilir. Ben inancımı sonuna kadar yaşayan samimi bir dindarım ve devletimi, askerimi seven, cumhuriyet ilkelerini savunan bir cumhuriyetçiyim” diyen Prof. Dr. Haydar Baş’ı derin devletin ajanı, askerin adamı olmakla itham ediyordunuz. Size, “cumhuriyetin kuruluş yıllarında, saltanat ile cumhuriyet rejimi arasındaki kavgayı dindarlar ile dinsizlerin kavgası imiş gibi algılatıyorlar, saltanatı dinle özdeşleştirip cumhuriyeti dinsizlikle suçluyorlar, bunlara kanmayın” denildiğinde, bu sözlerin sahiplerine layt Müslüman diyor, pasiflikle suçluyordunuz.
Şimdi ise, Türkiye’deki laiklik bir tarafa Arap ülkelerine laiklik ihraç etmeye çalışıyor, ötekileştirdiğiniz insanlara “hem dindar, hem cumhuriyetçi olunabilir” diyorsunuz. Sizdeki değişimi fark etmemek mümkün değil. Ama sizde değişmeyen bir şey var; her zaman yanlış yerde duruyorsunuz. Hakkınızı yemeyelim bu konuda istikrarlısınız.
 
Lütfullah Önder / diğer yazıları
İstanbulspor küme düştü
Karagümrük son saniye penaltısıyla kazandı
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
İstanbulspor küme düştü
Karagümrük son saniye penaltısıyla kazandı
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.