Hilafetin, halife'nin ne olduğunu bilmeyenler, Allah'ın seçtiği, Peygamberin (s.a.a.v) tebliğ ettiği Halifeyi kabul etmeyenler şimdilerde yeniden halife ve hilafet söylemlerine başladılar.
En baştan şunu ifade edelim; Bugün bahsedilen hilafet ve halifelik ile İslam'ın bahsettiği halife ve hilafet kavramları aynı değil. İlla bir tanımlama yapılacaksa Muaviye ve Yezid'in temsil makamı olarak tanımlanabilir.
Dünden bugüne, pantolon ceplerinde Dolar ve Euro'larla, ceket ceplerinde ise Amerikan, Vatikan ve AB pasaportlarıyla, 'İslam Birleşmiş Milletleri, İslam Devletler Topluluğu' gibi söylemlerde bulunanlar en son 'İslam NATO'sundan' bahsetmiştiler.
Hatta bazıları buna, 'Sünni NATO' bile dediler. Çok sevinçliydiler. Çok geçmeden hepsinin ABD'nin kulu olduklarını görünce arşivdeki söylemlerini bile sildiler.
Malum, Ayasofya'nın siyasete açılmasından sonra bu söylem sahipleri yeni fantezilerini anlatmaya başladılar; 'Osmanlı Millet Topluluğu' diye bir şey ortaya attılar. Ve malum hilafet çağrıları...
Yeni Şafak gazetesinin haftalık dergisi Gerçek Hayat, bu haftaki kapağında, 'hilafet' çağrısı yaparak, "Şimdi değilse ne zaman? Hilafet için toparlanın" cümleleriyle çıktı.
Gelen eleştirilere derginin Genel Yayın Yönetmeni Kemal Özer, "Müslümanların birlikteliğini savunmak ne zamandan beri provokasyon sayılıyor" diye cevap vermiş.
Tartışmaya girmeye hiç gerek yok. Bu zata; hangi Müslümanların birliğini savunuyorsun, diye sorun! Siyasi görüşünden, giyiminden, mezhebinden ötürü tekfir edilenleri mi, yoksa tekfir edenleri mi?
Bu konu ekranlarda da tartışılıyor ve o dergi günah keçisi ilan edilmiş vaziyette. 21 Temmuz'da Ahmet Taşgetiren köşesine, 'Bu nasıl ajanda' başlığını atarak şöyle diyordu;
"Ayasofya neden şimdi? Bir yıl önce bunun risklerinden bahsettiği halde bugün ne değişti de böyle bir yola girildi?" sorularının sorulduğu günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakınlığı olduğunu düşündüğüm çevrelerden şöyle bir kulis bilgisi sohbetlerde devreye sokulmuştu:
-Tayyip Bey, bundan sonra siyasi hayatında yapmayı hedeflediği şeyleri birer birer yapacak.
Hani "Daha açık oynayacak" türünden bir iddia idi bu.
Bu "kulis"i yazılarıma yansıtmadım. Bir, kulis "Tayyip Erdoğan gemileri yaktı" izlenimi vereceği için ve iki, ben "Gemileri yakmaya zemin hazırlayacak şartların oluştuğuna dair bir izlenimi henüz iktidar cenahından alamadığım için…" Bir de bu tür işler, bünyesinde biraz "siyasetin son merhalesinin yaşandığı" izlenimi vereceği için… "Erdoğan böyle bir psikoloji mi yaşıyor?" sorusuna cevap veremiyordum…"
Diğer taraftan aynı günlerde hükümetin medyadaki gayri resmi sözcülerinden Sabah gazetesi yazarı Okan Müderrisoğlu şöyle yazıyordu;
"Öyle anlaşılıyor ki Cumhurbaşkanı, farklı tarihlerde müzakereye açtığı lâkin konjonktürün gereğini veya o an memleketin aciliyet kazanan işlerini gözeterek arka plana ittiği bazı hassas konuları, zamanın ruhunu da dikkate alarak bir kez daha ele almanın, olgunlaştırmanın arifesinde."
Konu hilafet ise Akit yazarı Dilipak'ın da yazacakları vardır ve yazdı;
"Sadece hilafet değil Osmanlı Milletler Topluluğu olacak.
Bu konu sadece Müslümanlarla sınırlı kalmayacak. Ortodoks birliği de kurulacak. Üniversitelerini, bankalarını da kursunlar. Süryani Patrikliğini Hz. Ömer kurdu, Ermeni Patrikliğini Fatih kurdu. Fatih, Rum Ortodoks Patrikliğinin de başıdır. Osmanlı dediğimiz onun içinde bir Ortodoks dünyası var. Sadece Hilafet, ya da Ortodoks Cemaatinin daimi temsilcilik Konsülü değil, bir de Osmanlı Milletler Topluluğu olacak."
Beyler! Cumhuriyet boğazınıza kılçık olur. Sonra telef olursunuz.
Hatırlayın! Şerif Hüseyin'i de 'halife' yapacaklardı. Uşak ettiler…
Bu fantezi sahiplerine açıkça çağrı yapıyorum; Atatürk'ün, emperyalistlerden kurtardığı bu topraklarda fantezi kuracağınıza, birkaç kulaç atarak Bulamaş, Eşek adası gibi işgal altındaki Ege adalarımıza gidin ve adamsanız orada fantezi üretin!
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024