Hükümet Kafkasya krizinde çuvalladı

AKP hükümeti ülkemizin dış politikasını bugüne kadar ABD'nin talepleri doğrultusunda yönlendirdiği için herhangi bir kriz durumunda sağlıklı bir tutum sergileyebilmesi de mümkün olmuyor. Kafkasya krizinde ABD bile Rusya karşısında "pasif güreş"i tercih ederken, özellikle enerji gibi stratejik konularda Rusya'ya bağımlı olan ülkemizin oldukça dikkatli olması gerekiyor.Durum bu kadar hassasken, hükümetimiz Kafkasya'da tam anlamıyla yangına körükle gidiyor.Siyasilerimiz, taa başından beri görünüşte Gürcistan'ın, perde arkasında ise ABD'nin yanında yer aldığını gösterdi. Dolayısıyla Rusya'ya karşı bir tavır sergilendi.Halbuki bu kriz, bu savaş Türkiye'yle ilgili değildi. Doğal olarak tarafsız olmamız gerekiyordu. Ama siyasilerimiz her fırsatta burunlarını sokmaktan geri durmadılar.Krizin temel sebebi olan Gürcistan'la dostluk mesajları sürekli ifade edildi. Rusya'ya ise ABD'nin mesajları götürüldü, Abhazlar ve Osetler Rusya yanlı bir duruş içindeyken, toprak bütünlüğünden dem vurulup Gürcistan'a destek sağlandı.Önceleri ise Gürcistan'a her türlü maddi, askeri yardım sağlanmıştı. Kime karşı? Belki bizimkiler o niyetle yapmadılar ama bugünkü manzaraya bakılırsa Gürcülerin bu gücü kime karşı kullandığı belli.Savaş gemileriyle getirilen yardım! malzemelerinin Boğazlardan geçişine müsaade ettik. Şimdi de çıksınlar diye gün sayıyoruz. Çıkmazlarsa hedef Türkiye? Okyanus ötesinin gönlünü yapmak için her fırsatta komşumuz Rusya'nın karşısında yer aldık.Halbuki dış politikada dengeli olmak her zaman önemlidir. Özellikle bilek güreşi yapan iki süper güçse dengeli olmak daha bir önem arzediyor.Birine yakın diğerine ise mesafeli olursan, o iki gücün bilek güreşi yaptığı bir sonraki coğrafya seninki olur.Bütün bu gelişmeler komşumuz Rusya'yı rahatsız etti. Tabii sadece bu son gelişmeler değil, hükümetimizin ticari konularda da Rusya'ya karşı falso vermesi de bugün yaşanan gümrük sorununun temel sebeplerinden.Şimdi böyle bir manzarada Rusya'ya karşı ekonomik olarak tavır mı almalı -ki bundan Rusya değil, Türkiye zarar görür- yoksa Rusya ile görüşmeler yapılıp tarafsızlığımız ifade mi edilmeli?Rusya ile ticaret hacmimiz geçen yıl 27 milyar dolar idi. Biz Rusya'ya mamul satıyoruz, enerji ve hammadde ithal ediyoruz.Türkiye, yüzde 63.4'ü petrol ve doğal gaz olmak üzere 23.5 milyar dolarlık ithalat yapıyor. Başka ne ithal ediyoruz? Demir-çelik, kömür, alüminyum, kereste kimyevi maddeler? Yani hep hammadde.Türkiye mamul satmadığı zaman da zarar görür, enerji ve hammadde ithal etmediği zaman da. Her halükarda zarar gören biziz ama delikanlılık yapıyoruz.Maalesef hükümetin bu krizde attığı her adım Türkiye'yi bir adım daha felakete sürüklüyor.Şimdi krizden sonra genel olarak Türkiye'nin durumuna bir daha bakalım:Karadeniz'de NATO savaş gemileri var, çıkmazlarsa yandık.Rusya doğalgazımızı keserse, donduk.Rusya ürünlerimizi almazsa aç kaldık.Varın hükümetin Kafkasya krizindeki adımlarına siz not verin.