Gündemin sıcak ve yoğun gelişmelerinden biraz uzaklaşıp, asıl gündemimiz olan konuya, manevi meselelerimize biraz değinmek istiyorum.
Zira sonsuz hayatımız için gerekli olanlar, en az, göz açıp kapatıncaya kadar hızla geçen bu fani dünya için gerekenler kadar önemlidir.
Dünyamız için azık biriktirip, dünyanın yükünü sırtımızda taşıyıp, ahiretimiz için hiçbir hazırlık yapmazsak, bu büyük akılsızlık olmaz mı?
Doğru, mü'min Hz. Peygamberin (s.a.v.) ifadesiyle hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışacak ama bu hadisin ikinci kısmı da var, yarın ölecekmiş gibi de ahiret için çalışacak.
Bu manada ibadetlerimizi yeniden gözden geçirmek zorundayız. Niçin ibadet ettiğimizi, neyi, niçin ve de kim için yaptığımızı çok iyi bilmeliyiz.
İbadet eğer gerektiği şekilde, duyarlı olarak yapılırsa, kişinin hem dünyasını madden ve manen ihya eder, hem de ahiret için azık olur.
Dilerseniz, bugün tüm ibadetlere açılan kapı olan "abdest"ten başlayalım. İbadetlere açılan kapı, çünkü abdest olmadan namaz olmaz, Kur'an okunmaz, abdest işin başıdır.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleme aldığı son eserlerinden olan "Kur'an ve Sünnet Işığında Büyük İslam İlmihali" serisinin ilk cildi "Namaz" kitabında, gerek abdest gerekse namaz konusunda çok mükemmel bilgiler mevcut?
Üzerimize farz olan abdest ve namaz konusunda doğru bilgileri sağlam kaynaklardan öğrenmek de farzdır.
"Abdest, namaz farz ama bilmiyorum" diyemez bir mü'min, acilen öğrenmekle mükelleftir. Allah bizlere öğrenme yeteneği vermiş, gereksiz birçok şeyi öğrenirken bu yeteneği çarçur ediyoruz da, asıl gerekli olan ilmi öğrenirken mi zaman bulamıyoruz?
Lütfen kendimizi kandırmayalım ve bize birçok nimeti bahşeden Rabbimize, O'na nasıl kulluk edeceğimizi öğrenmeye zaman ayıralım.
Abdesti nasıl alacağımızdan ziyade, önce neden abdest almamız gerektiğini bilmemiz lazım. Dilerseniz bu noktada Hz. Peygamber'in ve Ehl-i Beyt'in abdestle ilgili hadislerini aktaralım.
Namazın güzelliği, abdestin güzelliğine bağlıdır:
Allah Resulü (s.a.v.) bir namazında Rum suresini okuyor ama okurken tereddüt geçiriyor, yani tekrarlıyor ve namaz bitince ashabına dönerek şöyle buyuruyor: "Kur'an okurken zihnim karıştı. Bazı kimseler abdesti güzel almadan bizimle namaz kılıyorlar. Kim bizimle namazda bulunursa abdestini güzel alsın."
Abdest, Allah'ın huzuruna her yönüyle temiz çıkmak içindir:
Hz. Peygamberin torunu, 12 imamdan biri olan İmam Rıza, "Neden namaza abdestle başlanması emredilmiştir?" sorusuna şöyle cevap vermiştir: "Kulun, Cebbar olan Allah'ın huzuruna çıktığı zaman temiz olması; münacatında, yakarmasında, emrettiğine itaatte bütün pislik ve necasetten arınması içindir. Bunlara ilave olarak, Allah'ın huzuruna giderken uyuşukluğun gitmesi, uyuklamaması ve kalbin temizlenmesi içindir."
Abdest nurdur:
Hz. Peygamber buyurdu: "Abdest üzerine abdest almak nur üstüne nurdur."
Abdest tevbe yenilemektir:
12 imamdan İmam Cafer şöyle buyurdu: "Kim abdesti bozulmadığı halde abdest yenilerse, Yüce Allah, o istiğfar dilemeden onun tevbesini yeniler."
Abdest duaların kabulünü sağlar:
"Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünyasına ve gerekse ahiretine dair ne isterse, Yüce Allah mutlaka ona istediğini verir."
Abdest öfkeyi yatıştırır:
Hz. Peygamber buyurdu: "Öfke şeytandandır. Şeytan ise ateşten yaratılmıştır. Ateşi söndüren de sudur. Onun için sizden biri öfkelendiği zaman hemen kalkıp abdest alsın."
Abdest günahları döker:
Allah Resulü şöyle buyurdu: "Müslüman veya mü'min kul, abdest alıp da yüzünü yıkadığı zaman, gözüyle bakarak işlemiş olduğu her günah, su ile beraber yüzünden çıkıp gider; ya da suyun en son damlasıyla çıkıp gider. Ellerini yıkadığı zaman, eliyle işlediği bütün günahlar su ile veya suyun en son damlasıyla birlikte çıkıp gider. Ayaklarını yıkadığı zaman, ayakları ile yürümek suretiyle işlemiş olduğu her türlü günah, su ile veya suyun en son damlasıyla birlikte çıkıp gider. Kısaca abdestin sonunda günahlardan tertemiz arınır."
Abdest mü'minin nişanesidir:
Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Bizim kardeşlerimiz yüzleri, el ve ayakları, abdest nuru ile aydınlanmış olarak geleceklerdir. Ben de onları Kevser Havuzunun başında bekleyeceğim."
Abdest cehennem ateşini uzaklaştırır:
Allah Resulü şöyle buyurdu: "Kim güzel ve adabına uygun bir abdest alıp da karşılığını da Allah'tan bekleyerek, hasta olan Müslüman kardeşini ziyaret ederse; cehennemden altmış yıllık yürüme mesafesi kadar uzaklaşır."
Daha detaylı bilgileri Prof. Dr. Baş'ın "Namaz" eserinde bulabilirsiniz, mutlaka temin ediniz ve başucu kitabı yapınız.
Zira sonsuz hayatımız için gerekli olanlar, en az, göz açıp kapatıncaya kadar hızla geçen bu fani dünya için gerekenler kadar önemlidir.
Dünyamız için azık biriktirip, dünyanın yükünü sırtımızda taşıyıp, ahiretimiz için hiçbir hazırlık yapmazsak, bu büyük akılsızlık olmaz mı?
Doğru, mü'min Hz. Peygamberin (s.a.v.) ifadesiyle hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışacak ama bu hadisin ikinci kısmı da var, yarın ölecekmiş gibi de ahiret için çalışacak.
Bu manada ibadetlerimizi yeniden gözden geçirmek zorundayız. Niçin ibadet ettiğimizi, neyi, niçin ve de kim için yaptığımızı çok iyi bilmeliyiz.
İbadet eğer gerektiği şekilde, duyarlı olarak yapılırsa, kişinin hem dünyasını madden ve manen ihya eder, hem de ahiret için azık olur.
Dilerseniz, bugün tüm ibadetlere açılan kapı olan "abdest"ten başlayalım. İbadetlere açılan kapı, çünkü abdest olmadan namaz olmaz, Kur'an okunmaz, abdest işin başıdır.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleme aldığı son eserlerinden olan "Kur'an ve Sünnet Işığında Büyük İslam İlmihali" serisinin ilk cildi "Namaz" kitabında, gerek abdest gerekse namaz konusunda çok mükemmel bilgiler mevcut?
Üzerimize farz olan abdest ve namaz konusunda doğru bilgileri sağlam kaynaklardan öğrenmek de farzdır.
"Abdest, namaz farz ama bilmiyorum" diyemez bir mü'min, acilen öğrenmekle mükelleftir. Allah bizlere öğrenme yeteneği vermiş, gereksiz birçok şeyi öğrenirken bu yeteneği çarçur ediyoruz da, asıl gerekli olan ilmi öğrenirken mi zaman bulamıyoruz?
Lütfen kendimizi kandırmayalım ve bize birçok nimeti bahşeden Rabbimize, O'na nasıl kulluk edeceğimizi öğrenmeye zaman ayıralım.
Abdesti nasıl alacağımızdan ziyade, önce neden abdest almamız gerektiğini bilmemiz lazım. Dilerseniz bu noktada Hz. Peygamber'in ve Ehl-i Beyt'in abdestle ilgili hadislerini aktaralım.
Namazın güzelliği, abdestin güzelliğine bağlıdır:
Allah Resulü (s.a.v.) bir namazında Rum suresini okuyor ama okurken tereddüt geçiriyor, yani tekrarlıyor ve namaz bitince ashabına dönerek şöyle buyuruyor: "Kur'an okurken zihnim karıştı. Bazı kimseler abdesti güzel almadan bizimle namaz kılıyorlar. Kim bizimle namazda bulunursa abdestini güzel alsın."
Abdest, Allah'ın huzuruna her yönüyle temiz çıkmak içindir:
Hz. Peygamberin torunu, 12 imamdan biri olan İmam Rıza, "Neden namaza abdestle başlanması emredilmiştir?" sorusuna şöyle cevap vermiştir: "Kulun, Cebbar olan Allah'ın huzuruna çıktığı zaman temiz olması; münacatında, yakarmasında, emrettiğine itaatte bütün pislik ve necasetten arınması içindir. Bunlara ilave olarak, Allah'ın huzuruna giderken uyuşukluğun gitmesi, uyuklamaması ve kalbin temizlenmesi içindir."
Abdest nurdur:
Hz. Peygamber buyurdu: "Abdest üzerine abdest almak nur üstüne nurdur."
Abdest tevbe yenilemektir:
12 imamdan İmam Cafer şöyle buyurdu: "Kim abdesti bozulmadığı halde abdest yenilerse, Yüce Allah, o istiğfar dilemeden onun tevbesini yeniler."
Abdest duaların kabulünü sağlar:
"Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünyasına ve gerekse ahiretine dair ne isterse, Yüce Allah mutlaka ona istediğini verir."
Abdest öfkeyi yatıştırır:
Hz. Peygamber buyurdu: "Öfke şeytandandır. Şeytan ise ateşten yaratılmıştır. Ateşi söndüren de sudur. Onun için sizden biri öfkelendiği zaman hemen kalkıp abdest alsın."
Abdest günahları döker:
Allah Resulü şöyle buyurdu: "Müslüman veya mü'min kul, abdest alıp da yüzünü yıkadığı zaman, gözüyle bakarak işlemiş olduğu her günah, su ile beraber yüzünden çıkıp gider; ya da suyun en son damlasıyla çıkıp gider. Ellerini yıkadığı zaman, eliyle işlediği bütün günahlar su ile veya suyun en son damlasıyla birlikte çıkıp gider. Ayaklarını yıkadığı zaman, ayakları ile yürümek suretiyle işlemiş olduğu her türlü günah, su ile veya suyun en son damlasıyla birlikte çıkıp gider. Kısaca abdestin sonunda günahlardan tertemiz arınır."
Abdest mü'minin nişanesidir:
Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Bizim kardeşlerimiz yüzleri, el ve ayakları, abdest nuru ile aydınlanmış olarak geleceklerdir. Ben de onları Kevser Havuzunun başında bekleyeceğim."
Abdest cehennem ateşini uzaklaştırır:
Allah Resulü şöyle buyurdu: "Kim güzel ve adabına uygun bir abdest alıp da karşılığını da Allah'tan bekleyerek, hasta olan Müslüman kardeşini ziyaret ederse; cehennemden altmış yıllık yürüme mesafesi kadar uzaklaşır."
Daha detaylı bilgileri Prof. Dr. Baş'ın "Namaz" eserinde bulabilirsiniz, mutlaka temin ediniz ve başucu kitabı yapınız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025