- "Zaten ilk seçimde gideceksin. Hiç kimse buraya beş kuruş para ayırmaya kalkmasın, ayırdıkları paranın kuruşu dahi verilmeyecektir."
- "Kanal İstanbul projesi için daha şimdiden birileri 'yapamazsınız' diyor. 'İktidara gelince iptal ederiz' diyorlar. Ya, sen zaten iktidara gelemeyeceksin ki!"
Tanık olduğunuz gibi Kanal İstanbul projesi siyasi polemik haline dönüştü. Proje, yaparız-yaptırmayız, parasını veririz-verdirmeyiz boyutuna kadar indi.
Önemli olan askeri uzmanlar ne diyor, uluslararası siyaset uzmanları ve hukukçuları ne diyor, stratejistler ne diyor; en önemlisi coğrafyacılar, jeoloji mühendisleri, şehir planlamacıları ne diyor? vatandaşın bunu merak etmesi gerekiyor.
Televizyonlarda Kanal İstanbul'u teknik olarak savunan tek isim yok!
Peki, İBB ne yapmalı?
İBB hemen siyasi kimliğini bir tarafa bırakarak üniversiteleri, akademisyenleri, tarihçileri, hukukçuları göreve davet etmeli.
Örneğin üniversitelerin ilgili bölümleri olası bir deprem anında Kanal İstanbul'un durumunu bilimsel olarak değerlendirmeli. Olası sonuç ortaya konmalı.
Coğrafyacılar, İstanbul ve Çanakkale Boğazındaki su akıntılarını, debi miktarlarını, Kanal İstanbul'un bu tabi işleyişe pozitif veya negatif etkilerini ortaya koymalı.
Orada yaşayanları bilmem ama ben, bugün lüks binaların yapıldığı Zeytinburnu, Bakırköy, Kumkapı, Yenikapı sahillerinden araçla geçerken camları kapatıyorum. Çünkü berbat bir lağım kokusu var.
Bu mealde Orta Avrupa ve Karadeniz'e sahil ülkelerin lağım, atık suları Karadeniz'e veriliyor. Kanal İstanbul ile bu sular zaten yaşam savaşı veren Marmara'ya inerse hem denizde, hem de Marmara kıyılarında yaşam nasıl etkilenir, sorusu cevap bulmalı.
Bugün İstanbul'un bir numaralı sorunu nedir? Trafik. Bu nüfusla, bu sorunu hiç kimse çözemez. Çünkü alan dar, insan çok. Bu dar alana Kanal İstanbul ile 1 milyon nüfus daha eklersen İstanbul'da hayat nasıl olur?
Daha birçok başlığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi siyasi çatışmalardan uzak tamamen bilim ve toplum uzmanların görüşlerini alarak, simülasyon filmlerini hazırlatıp İETT otobüslerinde, metrobüslerde, metro ve tramvaylardaki ekranlardan tüm İstanbulluya ulaştırmalıdır.
Bu projenin, pozitif ve negatif sonuçları, 16 milyon el ilanı ve billboard reklamlarıyla tüm İstanbulluya anlatılmalı.
Öyle ki, herkes Kanal İstanbul dendiğinde filan partinin lideri ne diyor ile değil, kendisinin ne dediği, düşündüğü ile ilgilensin ve kararını ona göre versin.
Çorum'dan NASA'ya
Çorum'un Alaca ilçesi Gerdekkaya köyünde yaşanan olayı izleyince ülkemizin bilim ve teknolojide neden geri kaldığını bir kez daha gördüm.
Bir vatandaşımız geçtiğimiz Nisan'da tarlasını temizlerken normalde 10-12 yaşında bir çocuğun kaldırabileceği bir taşı kaldıramıyor. Arkadaşından yardım istiyor. İkisi zar-zor kaldırıyor.
Tabi vatandaşlarımız kütlesine rağmen sahip olduğu ağırlıktan şüpheleniyorlar. Bazı üniversitelerle irtibata geçiyorlar. O üniversiteler, 'tarladan çıkan normal bir taş' cevabını veriyorlar. Devletin ilgili kurumlarına analiz yaptırmak istiyorlar. O kurumlar para talep ediyor.
Köylülerden birinin ağabeyi ABD'de yaşıyormuş. Onunla irtibata geçiyorlar. O da numune istiyor ve NASA ile irtibata geçiyor. NASA ve Ucla Üniversitesi taşın analizi yapıyor ve sonuçlarını veriyorlar.
Malum taşın, Türkiye'ye düşen üçüncü büyük göktaşı olduğunu, içindeki elementleri NASA'dan öğreniyoruz.
"Ey Amerika!" bizim tarlamızdaki taş ile bile ilgileniyorsa siyasetin, üniversitelerin, ilgili devlet kurumlarının önüne bakması ve biraz düşünmesi hatta utanması lazım. Sizce?
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024