Ortadoğu'da en üst perdeden yapılan tehditler, kullanılan sert söylemler sonunda kanlı bir saldırıya dönüştü. ABD'nin desteğini alan ve İslam dünyasının derin sessizliğinden cesaret bulan İsrail, İran'a peş peşe saldırılar gerçekleştirdi.
İran'ın üst düzey komutanlarını, bilim adamlarını ve sivil insanlarını öldürdü.
Böyle bir saldırıyı İsrail'in kendisi yaşasa, bu saldırıda benzer kayıplar verse emin olun tüm dünya ayağa kalkar ve hatta üçüncü dünya savaşı çıkar.
Ama saldırıyı yapan ABD'nin ve Batı'nın sınırsız desteğini arkasına alarak pervasızlaşan İsrail, saldırıya maruz kalan da bir İslam ülkesi olunca, yapılan bu devlet terörüne "kendini savunma hakkı" deniliyor maalesef.
İsrail, 200'den fazla savaş uçağı ve 100'den fazla insansız hava aracıyla saldırılarını gerçekleştirdi. Bu saldırılarda başkent Tahran, Tebriz, Hamedan, Kirmanşah, İran'ın kuzeyinde ve güneyinde birçok bölge hedef alındı.
İsrail bu saldırılarda İran'ı adeta kalbinden vurdu; İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, Devrim Muhafızları Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, İran Devrim Muhafızları Ordusu, Hava Uzay Komutanı General Emir Ali Hacızade dahil en az 20 üst düzey komutan hayatını kaybetti.
İran dini lideri Ali Hamaney'in kıdemli danışmanlarından Ali Şemhani ve altı nükleer bilim insanı da hayatını kaybedenler arasında.
Hamaney, Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri'nin yerine İran Ordusu Genel Komutanı Tümgeneral Abdurrahim Musevi'yi, Devrim Muhafızları Ordusu Komutanlığına Muhammed Pakpur'u, Hatemul Enbiya Merkezi Karargah Komutanlığına da Ali Şadimani'yi atadı.
İsrail, sivil yerleşim birimlerini de hedef aldı ve Nournews haber sitesi, Tahran'da 78 kişinin öldüğünü, 329 kişinin yaralandığını yazdı.
İsrail'in saldırı düzenlediği diğer yerler; Natanz'daki uranyum zenginleştirme tesisi, Tebriz'de askeri hava üssü, Irak sınır yakınlarındaki Kirmanşah'ta bulunan ve balistik füzelerin bulunduğu bir yeraltı tesisi…
İsrail Natanz'daki nükleer tesis için hasar verdik açıklaması yaparken, İran bunu yalanladı ve saldırıların zemin seviyesinde kaldığını belirtti.
ABD'nin onayı ve desteği olmadan Gazze'de ve Batı Şeria'daki katliamlarını bile yapamayan İsrail'in ABD'nin desteği olmadan böyle bir saldırı gerçekleştirebilmesi mümkün değil. ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'ndeki hedefleri için İsrail'i de bir vekil güç olarak kullandığını belirmiştik. Bakın ABD Başkanı Trump bunu destekleyecek mahiyette nasıl bir açıklama yaptı:
"İki ay önce İran'a anlaşma için 60 gün süre tanımıştım. Bu anlaşmayı yapmalıydılar. Bugün 61'inci gün. Ben onlara ne yapmaları gerektiğini söyledim ama bunu yapmadılar. Şimdi muhtemelen ikinci bir şansları var."
Trump, ABC News'e verdiği demeçte ise İsrail'in İran'a saldırısını değerlendirerek "Bence bu mükemmel" diye konuştu. "Onlara bir şans verdik ve bunu kullanmadılar" diyen ABD Başkanı, "Güçlü, çok güçlü bir şekilde vuruldular" ifadelerini kullandı. Trump, "Daha fazlası, çok daha fazlası gelecek" dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, "İsrail İran'a karşı tek taraflı bir eylemde bulundu. İran'a Yönelik saldırılara dahil değiliz. Açıkça söylüyorum İran bizi hedef almamalı. Bizim önceliğimiz bölgedeki Amerikan güçlerini korumak" dese de Trump'ın bu ve daha önceki tehditlerinden dolayı bu pek inandırıcı gelmedi.
İsrail'in saldırılarından hemen sonra yaptığı ilk açıklamada Trump, İsrail'in İran'a düzenlendiği saldırılara Tahran'ın yanıtını beklediğini kaydederek, "Gerekirse İsrail'i savunacağız" açıklamasında bulundu.
İran, İsrail'in saldırılarına ilk yanıt olarak 100'e yakın İHA fırlatsa da, İsrailli yetkililer bunların etkisiz hale getirildiğini açıkladı. Kaynaklar, İran'ın intikamının yakında geleceğini" söylüyor.
İsrail basınında özellikle üst düzey yetkililerin ölümleriyle ilgili çok önemli bazı bilgiler paylaşıldı. Israel Hayom'un haberine göre İsrail'in ulusal istihbarat teşkilatı Mossad, İran'ın kalbinde İHA saldırıları için bir üs kurdu. Ve yapılan son saldırılarda bu üs üzerinden İran hedeflerine nokta atış saldırılarda bulundu.
Benzer bir saldırı 12 gün önce Ukrayna-Rusya savaşında, Ukrayna İHA'ları tarafından yapıldı. 1 Haziran'da Ukrayna, Rusya topraklarında bulunan bir askeri üssün önüne tır sızdırdı. Daha sonra Ukrayna İHA'ları sızdırılan tırın kasasından çıkarak kamikaze saldırısında bulundu. Bu saldırının ardından birçok Rus uçağı zarar görerek etkisiz hale geldi. Böyle bir saldırı tekniği, iki farklı ülkede benzer bir şekilde uygulanıyorsa, ortak noktaya bakmak gerekiyor: Her ikisinin de destekçisi ABD.
Diğer önemli bir husus ise, ne kadar istihbarat faaliyeti yapılırsa yapılsın, özellikle de gerilimin had safhaya ulaştığı bir atmosferde içeriden bilgi almadan asla genelkurmay başkanı, devrim muhafızları gibi üst düzey korunan yetkilileri hedef alamazlar. İran, gerek Hizbullah liderinin suikastında, gerek bu son suikastlarda iç istihbarat zafiyetini ve kimlerin İsrail'e bilgi taşıdığını çok net bir şekilde tespit etmesi lazım. Reisi'nin, Nasrallah'ın ve İsmail Haniye'nin ölümlerinden sonra bunu ortaya çıkaramadılar, eğer bu böyle devam ederse çok daha fazla kayıp verirler.
Bu yaşanan son saldırılardan sonra tüm İslam dünyası artık uyanmalıdır. Çünkü uyanmazlarsa BOP kapsamında hepsi aynen Gazze'nin, Lübnan'ın, Suriye'nin, İran'ın ve Yemen'in kaderini yaşayacaklardır. Tüm İslam dünyası için bugün ABD-İsrail işgaline karşı koşulsuz birlik olma zamanıdır.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın sosyal medya paylaşımındaki şu uyarılar dikkate alınmalıdır:
"İsrail saldırganlığına artık dur denmesi gerekmektedir. Bu saldırı İslam coğrafyasını ABD-İsrail çıkarları doğrultusunda değiştirme ve dönüştürme projesi olan Büyük Ortadoğu Projesi'nin yeni bir halkasıdır. Projede sona doğru yaklaşılmaktadır ve son halka kabul etsek de etmesek de Türkiye'dir… Zaman Türkiye'yi iç siyasi hesaplarla oyalama zamanı değil etrafımızda örülen tuzaklar ağı karşısında hazırlıklı hale getirme zamanıdır."
- Öcalan: ‘Varlık tanınmış, ana amaç gerçekleşmiştir’ / 10.07.2025
- Şehitlerimize yas tutarken sorular cevap bekliyor / 09.07.2025
- ‘Terörsüz Türkiye’, ‘terörsüz’ Türkiye mi? / 08.07.2025
- Batıla karşı Hüseyni duruş evrenseldir / 05.07.2025
- Politika faizi %46: Enflasyon %35 olabilir mi? / 04.07.2025
- Emekliye yüzde 17, doğal gaza yüzde 25 zam! / 03.07.2025
- Peygamber efendimize saldırı kabul edilemez / 02.07.2025
- Orman alanları, ranta açılmamalı / 01.07.2025
- Tel Aviv’de Abraham Anlaşmaları’na ilişkin bir garip pano / 28.06.2025