İşte olacağı buydu

Irak politikasında falso üzerine falso yapılmaya devam ediliyor.Bütün bu falsolar, ABD ile stratejik müttefiklik yalanı üzerine yapıldı.Süleymaniye'de 11 askerimizin başına çuval geçirildi, "aman müttefiğimiz darılmasın" diye bir tepki gösterilmedi.Türkmen kenti Telafer yerle bir edildi, binlerce Türkmen kardeşimiz şehit edildi, yerinden yurdundan kovuldu, yine "aman müttefiğimiz darılmasın" dedik.Güneyimizde, 40 bin insanımızı şehit eden PKK'yı da içine dahil eden, terörü besleyen, koruyan bir sözde peşmerge devleti kuruldu, bizim için hazırlanmış bir 200 bin kişilik ordu oluşturuldu, bütün bu tehlikeli ve tehdit içeren oluşuma her türlü desteği sağlayan ABD darılmasın diye yine sesimizi çıkarmadık, hatta lojistik her türlü destekle kalkınmasını sağladık, binalarını biz yaptık, petrollerini bile çıkartmalarına yardımcı olduk.Komşumuz Irak'ta, resmi raporlara yansıdığı şekliyle, 650 bin masum sivil insan bizzat işgal güçleri tarafından katledildi, yine stratejik müttefik ABD darılmasın diye ses çıkarmadık, hatta her türlü lojistik desteği sağladık, üstelik biricik müttefiğimizi üzmemek için de bu katliamı "iç savaş" olarak ilan ettik.Yeni Irak anayasası Irak'ın tamamen üçe bölünmesini sağlıyordu, hatta her bir birime kendi silahlı gücünü oluşturma hakkı da veriyordu. Bunun Irak'ı bölünmeye götüreceğini Başbakanımız bile ifade etmişti, ama yine müttefiğimiz darılmasın diye burnumuzun dibinde iç savaşa doğru giden komşumuzdaki gelişmelere hiç ses çıkarmadık.Yeni anayasada Kerkük'ün statüsünün referandumla belirleneceği ilan edilmişti, çok öncesinden de -Irak işgalinin başlangıcından başlayarak- peşmergeler referanduma hazırlık yapmaya başlamışlar ve demografik yapıyı her türlü hileyle değiştirmeye çalışmışlardı. Tam 600 bin peşmerge ailesi buraya yerleştirildi, Türkmenler kaçırıldı, öldürüldü ve Kerkük'ü terk etmesi için her türlü caydırıcı unsur devreye konuldu. Ve biz yine doğal müttefiğimiz ABD üzülmesin diye görmedik duymadık ve bir söz dahi söylemedik. (Son zamanlardaki çıkışlar şu anda artık bir şey ifade etmiyor. İş işten çoktan geçti)Stratejik müttefiğimizin gözüne girebilmek için işgal sebebiyle kaybettiğimiz, milyarlarca dolarlık ekonomik zararı içimize attık, ABD'den sonra en fazla can kaybını vermemize rağmen hiç sesimizi çıkarmadık. Ve daha neler neler?Üstelik işgal sürecinde her türlü katliamı yapan ABD'ye lojistik destek sağladığımızdan övünerek bahsettik.Neden?Sırf dostluğumuz, müttefikliğimiz bitmesin diye.Peki, sonuçta ne oldu?Stratejik müttefiğimiz ABD'nin bir dediğini iki etmeyen "Kukla Irak Hükümeti", bu ülkeye yaptığımız  ihracatımıza sınırlamalar getirdi ve muhatabımızın Kuzey Irak'ta bulunan sözde Kürdistan olduğunu bildirdi.Irak, önce ağırlıklı olarak benzin ve LPG olmak üzere çeşitli petrol ürünlerinin ithalatını durdurdu, sonra da et ithalatını.Şimdi bizimkiler şaşkın. Lisan-ı hal ile "Yahu" diyorlar, "Biz bu kadar kör-sağır-dilsiz rolü oynadık, aleyhimize olmasına rağmen her türlü tavizi verdik, bize de bu yapılır mı kardeşim?"İşte olacağı buydu. Biz uyardık, ama ABD sevdası siyasilerimizi öylesine uyuşturmuştu ki duyuramadık.Uyanın ey siyasiler! Bu karar o meşhur stratejik müttefiğin. Daha bu sana yapacaklarının başlangıcı. Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır.Bizden uyarması.