logo
19 NİSAN 2024

Kelin ilacı olsaydı…

29.11.2018 00:00:00
"Kelin ilacı olsa, başına sürerdi" der atalarımız…
Bu atasözü, sadece keller için değil elbette…
"Kendisinde olmayanı başkalarına tavsiye edenler" için genel anlamda kullanılır.
Teşbihte hata olmaz diyerek konumuza girelim.
Siyasilerimiz, yine kendilerine ait olmayan bir projeyi, Prof. Dr. Haydar Baş adına patentli olan "milli para" projesini, kendilerinin projesiymiş gibi, projenin sahibinden hiç bahsetmeden diğer ülkelere tasiyede bulunuyorlar.
Üstelik ülkemizde 1 kuruş milli para olmamasına rağmen…
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi'nin (İSEDAK) 34. toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam ülkelerine yine milli para çağrısı yaptı.
"Yerli ve milli paramızı kullanmaktan başka çıkış yolu yok" diyen Erdoğan, "Milli para birimleri kullanmamız, emperyalist prangaları parçalamamız bakımından son derece önemlidir" ifadesini kullandı.
Milli para ifadesi Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın 2005 yılında dünyaya uluslar arası bir kongreyle tanıttığı Milli Ekonomi Modeli'nin içinde yer alan bir ifadedir.
O tarihe kadar hiçbir ekonomik sistem, hiçbir iktisatçı bu ifadeyi kullanmamıştır.
Milli para, ismiyle ve tanımıyla beraber mucidi Prof. Dr. Haydar Baş'a ait bir projedir ve nitekim Türk Patent Enstitüsü'nden patenti de resmen
alınmıştır.
Milli Ekonomi Modeli'nin 98 ve 99'uncu sayfalarında "milli para" geniş bir şekilde anlatılmaktadır. Ve özetle şu ifadelere yer verilmektedir:
"Milli para, iktisat literatürüne kazandırdığımız yepyeni bir tanımdır. Milli para; milletlerin ürettikleri katma değer ve sahip oldukları kaynaklar karşılığı basılan paradır. 
Merkez bankalarının kasalarında faizle alınarak tutulan hard currency karşılığı basılan para yerli para olarak gözükse de, milli para ile uzaktan yakından bir alakası yoktur. Bir paranın milli para olup olmadığı, üzerinde yerli para yazmasıyla anlaşılmaz. Burada önemli olan paranın ne karşılığı basıldığıdır… 
Bugün ülkemizde de olduğu üzere tedavülde olan TL, kasamızda bulunan dolar veya euro karşılığı bastığımız paradır. Her ne kadar üzerinde TL de yazsa gerçekte piyasamızda dolaşan para hard currency karşılığı olduğu için, tarifini yaptığımız milli para değildir."
Bu manada Türkiye'nin 1 kuruş milli parası yoktur. Paramız Sayın Baş'ın meşhur ifadesiyle "doların tercümesidir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli paranın emperyalist prangaları parçalamak için son derece önemli olduğundan bahsediyor konuşmasında…
Prof. Dr. Baş'ın modelinde ifade ettiği milli para gerçekten böyledir.
Ama söyler misiniz alınan dolar borç karşılığı basılan para, bizleri Amerikan emperyalizminden nasıl kurtaracak? Demezler mi, sizde milli para varsa o zaman ABD Başkanı'nın bir tweetiyle neden dolar kurunuz 7,5 liralara kadar fırladı?
Dış ticaretimiz, üretimimiz, tüketimimiz arttıkça ne hikmetse dış ticaret açığımız, cari açığımız artıyor, borcumuz da katlanıyor, neden? Çünkü mevcut para politikamızla, ticaret için de, üretmek ve tüketmek için de dışarıdan borç almaya ihtiyacımız var.
Halbuki gerçekten milli paramız olsaydı, ürettikçe, ticaret yaptıkça, büyüdükçe dış ticaret fazlamız, cari fazlamız olması, borcumuzun ise sıfırlanması gerekirdi.
Atatürk'ün Cumhuriyeti böyleydi. Hem de Osmanlı'dan kalan borçlar da ödendi.
Diyeceksiniz ki, son iki aydır cari fazla veriyoruz. Deriz ki komik olmayın; dolar kurları bu aylarda yüksek olduğu için ihracatçı stoğundaki hammaddeyi kullanarak üretti ve ihraç etti, fakat yeni hammadde ve enerji girişleri durma noktasına geldi.
Üretimde ihracata dayalı olduğumuzdan dolayı, stoklar eriyince ihracat da aşağıya doğru inmeye başlayacak. Bu ise resesyon ve stagflasyon, yani ekonomik iflas demektir. 
Gerçek milli paranın olduğu yerde, enflasyon da, deflasyon da, resesyon da, stagflasyon da asla olmaz. Üretim ve tüketim dengeli ve sağlıklı olur. Fiyatlar istikrar kazanır. Ekonomik istikrar sağlanır ve kalıcı olur. Sürekli sağlıklı bir büyüme elde edilir.
Gerçek milli para, gerçek yapısal çözümdür.
Batılı kuruluşlar bugüne kadar "yapısal çözüm" diye diye, ülkemizin ekonomisini küresel odakların boyunduruğuna sokacak her türlü adımı bizlere
attırdılar. 
Gerçek bir yapısal çözüme ulaşmak istiyorsak, bunun tek yolu vardır kapitalizmin boyunduruğundan kurtulup, Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni tümüyle uygulamaktır. BRICS devletleri gibi… Bu açıdan da bakıldığında, "Bu işi Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu yapar", başkaları asla yapamaz.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.