Çaktırmamaya çalışsalar da başta CHP olmak üzere muhalefet partileri kaynıyor. Demirtaş, 'HDP, beni sattı', derken İYİ Parti'de istifalar başladı. Gözler ise CHP'de.
İktidar medyası her zamanki gibi CHP'deki kaosu keyifle izleyip bol bol laf giydirerek yorumluyor.
Karşı medyada ise CHP kaosu var. Bir kesimi, 'Bay Kemal kesin istifa etmeli' derken bir diğer kesimi ise 'devam etmeli', diyor.
Kemal Kılıçdaroğlu'da tartışmaları azaltmak için hamle yaptı ve partinin MHK'sını (Merkez Yönetim Kurulu) değiştirdi. Ama işi şansa bırakmamak için örgüt yönetimini de kendine bağladı.
Partisinin, TBMM Grup Başkanlığı'na da Özgür Özel'i atadı. Özgür Özel'de anında çıktı kameraların karşısına ve dedi ki: "Parti içinde Kılıçdaroğlu istifa etsin diyen yok. Sosyal medyada var. Alınan sonuç, genel başkanımızı rencide edecek bir sonuç değil. Nefret yayan hesapların altını kazıyın AK Partili çıkar".
Kim bu sosyal medyadan Bay Kemal'in istifasını isteyenler, diye baktım.
CHP yönetimini eleştirdiği için 2020 yılında partiden ihraç edilen Prof. Dr. Ümit Kocasakal şöyle diyordu:
"Özgür Bey, artık bu masalları kimse yutmuyor! Asıl bunca hezimete rağmen "kalmalı" diyenlerin altını kazımak lazım! Bakalım neler, kimler ve hangi hesaplar çıkıyor!
Sahi, bu sürdürülmek istenen fakat "sürdürülebilir" olmayan başarısızlık kime yarıyor? Üstelik o % 48, CHP'ye verilmedi, millet İttifakına da verilmedi.
"Erdoğan'ın karşısındaki aday" a verildi! Üzerine hiç bir katkınız olmadığı açık, zaten olsaydı seçim kazanılırdı!" dedi.
En çok 'TT' olan mesaj ise CHP'yi, 6'lı masayı eleştirdiği için Sözcü'de kovulan Yılmaz Özdil'in mesajıydı:
"CHP'nin gerçek evlatlarını, Atatürkçüleri, yurtseverleri, ulusalcıları yuvadan dışarı atıp, ikinci cumhuriyetçileri, siyasal dincileri, cemaatçileri, sorosçuları, CIA'in kod numarası verdiği tipleri monte etmek, gözümüzün içine baka baka "guguk kuşu" operasyonudur, gaflet değildir, dalalettir, yuvayı dağıtmadan gitmez."
Sahi Bay Kemal ne yapmaya çalışıyor?
Erdoğan'ın, 'böyle muhalefete can kurban' sözlerini sarf ettiği günlerde CHP'nin başında Deniz Baykal vardı.
Bir kaset gösterime sokuldu. Baykal'ın istifası kesindi ve CHP'de kim, başkan olacak sorusuna cevap aranıyordu.
Bay Kemal, Deniz Baykal'ı ziyaret etmiş, 'aday mısınız' sorusuna, 'kesinlikle hayır, başkanımın arkasındayım' vermişti.
Baykal istifa etti. Kılıçdaroğlu adaylığını açıkladı ve CHP'ye başkan oldu. CHP yönetimi tamamen değişti.
Peki, CHP değişti mi?
Değişmediği açık. 12 yılda yolsuzluk, şike, rüşvet, paralel yapı, kalkışma, terör, ekonomik krizler, zamlar, Suriye'nin işgali, mülteciler, dış politikadaki omurgasızlık gibi Türkiye'de olağanüstü iç ve dış siyasi gelişmeler yaşandı.
Ama nasıl bir muhalefet anlayışı ortaya koyulduysa milletimiz yapılan her seçimde ana muhalefet partisi CHP'yi çare olarak görmedi. Neden?
Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör olaylarının yaşandığı, HDP, çözüm süreci, hendeklerin gündem olduğu 2015 yılında AKP'de değil CHP'de kaos vardı ve yine Bay Kemal gündemdeydi.
Hürriyet'ten Ahmet Hakan köşesinde, Kılıçtaroğlu için bir anket açmıştı.
"Bir anket sorusu
Kemal Bey ne yapmaya çalışıyor olabilir?
A) "Yerel seçimi nasıl kaybedebilirim" konulu bir deneme yapmaya çalışıyor olabilir.
B) Partiyi en az sekiz parçaya bölerek seçime gitmeye çalışıyor olabilir.
C) Beka meselesini gördüğü için cumhur ittifakına destek olmaya çalışıyor olabilir.
D) Hepsi olabilir." (Hürriyet)
2023 itibariyle E şıkkını da ben ekleyeyim: Erdoğan'ı daim iktidar yapmak için görevlendirilmiş olabilir.
Sonuçta hepsini başardı.
Kurduğu masa ile meclise soktuğu Ali Babacan şimdi ne diyor? 'Yeni anayasa için her türlü desteğe hazırız'.
Ya Ahmet Davutoğlu!
'Yeni kabinenin oluşmasında bizim rolümüz var. Başbakan olsaydım ben de, Hakan Fidan'ı da Yaşar Güler'i de bizzat bakan yapardım… Yeni anayasa için kapımız açık…'
Partinizi değiştirin
Devlet Bahçeli ne demişti? 'Seçimden sonra çok şey değişecek. Her şey değişecek. Umarın Türkiye değişmez'.
"Anayasa tartışmalarının temelinde Türkiye'nin ulus devleti olması ve üniter yapıya sahip olması yatıyor. Bunu bozmak için ilk adım ilk 3 maddeyi değiştirmektir. Hiçbir vatanperver buna müsaade etmemelidir!
Partinizin yöneticilerini değiştirmeye çalışmayın, partinizi değiştirin." (BTP lideri Hüseyin Baş)
Türkiye'nin değişmemesi için Hüseyin Baş'a kulak verin ve partinizi değiştirin.
- ‘Bana Hüseyin’den haber ver’ / 04.07.2025
- Milletin sorunlarını artık kale bile almıyorlar / 02.07.2025
- Ortadoğu'da ikinci dizayn dönemi / 30.06.2025
- Fitneye karşı Hüseyin olmak / 29.06.2025
- Sözde ‘Terörsüz Türkiye’ye’ feda edilen değerlerimiz / 28.06.2025
- NATO toplantısı öncesi ve sonrası / 27.06.2025
- İsrail, ABD-İran savaşından 15 ders / 26.06.2025
- Türkiye, BOP’un neresinde? / 24.06.2025
- TBMM’deki rezalet BOP’un parçasıdır / 23.06.2025