Milletin sorunları belli. Devletin sorunları belli. Ama ülkemiz iktidarı ve muhalefetiyle sanki aynı değirmene su taşıyorlar gibi bir mantıkla siyaset yapıyorlar.
Bizler, 'Bay Kemal, Saray'daki zat, Müdire, terörist, hain, işbirlikçi, kimse bizim milliyetçiliğimizi sorgulamaya kalkmasın' gibi hitap ve çıkışlardan bıktık. Milli ve manevi değerlerimizin istismarından usandık. Ama meclisteki siyasiler bıkmadı, usanmadı.
Sayın Kılıçdaroğlu malum belgeleri açıkladı ve 'kaçacak' iddiasında bulundu.
Günlerdir 'kaçacak' başlığıyla herkes konuştu, Kemal Kılıçdaroğlu hedef yapıldı. En son partili Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Kimin kaçacağını hep birlikte göreceğiz' dedi.
Öncelikle Sayın Kılıçdaroğlu'na sormak istiyorum: Bu mu muhalefet mantığı? Ana muhalefet partisi böyle mi siyaset yapmalı?
'Erdoğan ya kaçacak, ya da hesap verecek'
Kılıçdaroğlu'nu eleştirmek için sıraya girenlere de sorum var: Erdoğan için 'kaçacak' tabirinin kullanan ilk lider kimdir?
"Böyle giderse Erdoğan'ın, Tunus'un devrik lideri Zeynel Abidin Bin Ali gibi ülkeden kaçması, yurtdışına çoktan kaçırdığı servetiyle, kalan ömrünü tamamlaması hiç kimse adına sürpriz olmayacaktır. Çünkü gidişat bunu işaret etmektedir…
Erdoğan ya kaçacak, ya da hesap verecek… Erdoğan ve AKP milli güvenliğimiz için en az PKK kadar tehdittir.
Erdoğan'ın komplolarını bozmak milli ve tarihi bir sorumluluğumuzdur. AKP'yi demokratik vasıtalarla indirmek en büyük hedefimizdir…"
Bu sözler kimin? MHP Lideri Bahçeli'nin. 2015 yılı Mart ayında bu ve daha nice cümleleri kurdu.
Dün Bahçeli'yi alkışlayanlar bugün neden Kılıçdaroğlu'na saydırıyor?
Kılıçdaroğlu, Bahçeli'ye mi özendi?
Bu siyaset mantığı devlet ve milletin sorunlarını çözüyor mu?
Kimse sussun, eyvallah çeksin, demiyorum. Belgesi, bilgisi olan yargıya gitsin, anlatsın. Ama önceliğimiz devlettir, millettir. Bugün muhalefet öncelik sıralaması yapmayı beceremiyor?
Devletin ve milletin sorunu ekonomidir
Kemal Bey'in gündeme soktuğu belgeler, 10 milyon, 15 milyon dolar, 1 milyar TL'lik iddilar var. Şimdi sorayım: Bu iddia edilen rakamlar mı daha değerlidir yoksa aşağıda aktaracağım başlık ve rakamlar mı?
BTP lideri Hüseyin Baş bir yandan yaşlı liderlere, siyaset dersi verirken diğer yandan da ülkemiz zenginliklerini, bu zenginliklerin nasıl tarumar edildiğini ve bu zenginliklerle neler yapılabileceğini anlatıyor.
İktidarı geçtim! Sayın Kılıçdaroğlu hiç mi takip etmiyorsunuz?
Meral Ablamız!' Halkı, gençleri dinliyor, dertleniyorsunuz. Çok güzel. Ama genç bir lider zenginliklerimizi gösteriyor. Neden bakmıyorsunuz?
CHP diyor ki; 'Biz, Atatürk'ün partisiyiz. Atatürk'ün izindeyiz'. İyi, tamam.
Ama ben ve milletimiz, Atatürk'ün Brezilya'ya kömür ihraç ettiğini Bağımsız Türkiye Partisi Lideri Hüseyin Baş'tan öğreniyorum.
Atatürk'ün maden, sanayi, tarım, ekonomi, eğitim, sağlık politikalarını BTP lideri Hüseyin Baş ve kurmaylarından öğreniyoruz.
Bu millete neden gerçek Atatürk'ü anlatmadınız?
BTP lideri Hüseyin Baş; "Atatürk, Brezilya'ya kömür ihraç etti. Şimdiki hükümet Kolombiya'dan kömür ithal ediyor.
Tespit edilmiş kömür rezervimiz 20 milyar ton (Kaynak: Maden Teknik Arama). Bu rezervin değeri 8 trilyon dolar. Biz niye fakir geziyoruz anlamak zor" mesajını yayımladı.
Sadece Brezilya mı?
1936 yılının rakamları aynen şöyle:
"Mart ayı zarfında Zonguldak kömür havzasından 165.336 ton kömür istihsal edilmiştir. Bundan 3.839 tonu Türk vapurlarına ihrakiye olarak verilmiş, 82.455 tonu da yurt içinde sarf ve istihlâk olunmuştur.
Mart ayı zarfında harice sevk ettiğimiz kömür 13.173 tonu İtalya'ya, 7.403 tonu Yunanistan'a, 3.509 tonu Romanya'ya, 628 tonu Marsilya'ya ve 10,423 tonu Brezilyaya olmak üzere 35.136 ton tutmuştur.
Bundan başka yabancı vapurlara vermiş olduğumuz yakma kömürü yekûnu 6.706 ton olup en fazla 5.218 ton ile Yunan vapurları başta gelmektedir."
2002 yılında Türkiye'nin kömür üretimi 10 milyon ton. 2018 yılında 1 milyon 101 bin tona düşüyor.
Talep olmadığı için mi bu düşüş yaşanıyor? Hayır. Tam aksine talep dört katına çıkıyor. Ama AKP bu talebi üretim ile değil ithalat ile çözüyor (!) En son ithal kömür rakamı 37 milyon 83 bin ton.
BTP lideri Hüseyin Baş diyor ki: "Çelik üretiminde dünyada 7. Sıradayız. Krom üretiminde dünyada 3. Sıradayız. Krom ve çeliğin birleşimiyle oluşan paslanmaz çeliği yurt dışından ithal ediyoruz. Hayranlık duymamak elde değil…"
AA'nın haberi: !Şubat Türkiye'nin ham çelik üretimi geçen yıl, 2020 yılına kıyasla yüzde 12,7 artarak 40,4 milyon tona, ihracat da aynı dönemde miktar bazında yüzde 19,9 artışla 19,9 milyon tona ulaşarak rekor kırdı.'
Erdoğan ne demişti: Bizden bire alıyorlar, işliyorlar sonra 10'na geri satıyorlar. Gerçekten hayranlık (!) duymamak elde değil.
Sayın Baş: "TPAO verisine göre tespit edilmiş petrol rezervimiz 370 milyon varil ( yaklaşık 40 milyar dolar). Tahmini rezervimiz 8 milyar varil (yaklaşık 9 trilyon dolar). Dubai'den daha zengin olabiliriz" açıklamasını yaptı.
Sayın Kılıçdaroğlu'na bir daha soralım: Sayın Baş sadece 3 başlıkta 20 trilyon dolardan fazla bir rakamı ortaya koydu.
Siz 10, 20 milyon dolarlarla gündem meşgul ediyorsunuz. Neden?
- ‘Bana Hüseyin’den haber ver’ / 04.07.2025
- Milletin sorunlarını artık kale bile almıyorlar / 02.07.2025
- Ortadoğu'da ikinci dizayn dönemi / 30.06.2025
- Fitneye karşı Hüseyin olmak / 29.06.2025
- Sözde ‘Terörsüz Türkiye’ye’ feda edilen değerlerimiz / 28.06.2025
- NATO toplantısı öncesi ve sonrası / 27.06.2025
- İsrail, ABD-İran savaşından 15 ders / 26.06.2025
- Türkiye, BOP’un neresinde? / 24.06.2025
- TBMM’deki rezalet BOP’un parçasıdır / 23.06.2025