Prof. Dr. Haydar Baş'ın Göç'ü sevenlerinde/bizlerde büyük ve tarifi olmayan bir boşluk bıraktı. Nasıl bırakmasın ki?
Hayatı O'nunla, O'nun 360 derece maneviyatı ve fikirleri ile dolduranlar/anlamlandıranlar için elbette telafisi mümkün olmayacak bir durum bu! Teselli/teselliler arıyoruz derken Cenab-ı Hak bize büyük bir müjde gönderdi.
BTP MYK'si önceki gün, 22 Nisan akşamı toplanarak Hüseyin Baş'ı tam bir konsensüs ile seçerek Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in koltuğuna oturttu!
Bizim için büyük bir mutluluk, ülkemiz için hayırlı olsun, uğurlu olsun!
Hakikaten Göç'ten sonra acımızı ferahlatan bir seçim oldu bu! Hem Prof. Dr. Haydar Baş'ın koltuğu bihakkın doldu, hem de üzerimizdeki sorumluluğu yerine getirmiş olmanın ferahlığı ile bizlerde ilk kez önceki akşam yatağımıza huzurla yattık!
Şimdi önümüzde yeni bir dönem başlıyor. Allaha şükür tüm dava arkadaşlarımız olarak bileylenmiş vaziyetteyiz. Eskiden arkamızdaki dağa güvenerek belki tembellikler/eksikler/hatalar yapıyorduk ama artık o lüksümüz yok. Yeni Genel Başkanımıza inşallah omuzlarımızı açacağız ve O'nunla birlikte Kutlu Kader yolculuğunda bir ve beraber olacağız.
Yanlış anlaşılmasın lütfen Kutlu Kader ifadesi bana ait değil. Kutlu Kader kavramı Hüseyin Baş Bey'in teşekkür konuşmasından alınmıştır. Genel Başkanımız; "Prof. Dr. Baş'ın davasını en güzel şekilde ve layıkıyla taşıyacağıma, taşımaya gücümün yettiğinin ötesinde çaba göstereceğime söz veriyorum. Bizler Atatürk gibi olmak için, bu davayı sahiplenmek ve sırtlanmak için elimizden geleni yapacağız. Allah da bize bu yolda kutlu kaderler nasip etsin" derken aslında 3 cümlede her şeyin özetini yapmış oldu.
Anlıyoruz ki Bağımsız Türkiye Partisi, Hocamızın/Üstadımızın mayaladığı fikirlerle ama bu kez Hüseyin Baş Bey'in kanatları ile uçacak. Partinin çekirdeğini;
1) Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri oluşturacak,
2)Hedef Atatürk gibi olmak ve yaşamak olacak,
3) Ve bu yol Kutlu Kader yolculuğu şeklinde hukuka uygun, hakikate uygun, ölçüye uygun, milletin örfüne ahlakına uygun, şeffaf ve tertemiz yöntemler ile olacak!
Biz Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirlerinin ülke, daha doğru ifade ile insanlık için taşıdığı anlamı biliyoruz. Ülkeye/insanlığa kattığı zenginliği ve olmazsa olmazlığı biliyoruz. Şimdi bu bilmeyi/yaşamayı bir karakter elbisesi olarak giyecek ve ülke insanına Üstad'ın büyüklüğünü/adaletini bir kez daha ispat edeceğiz.
Bu bizim için bir imtihan olduğu gibi toplum için de yeni bir imtihanın başlangıcı olacak! Bütün saklamalara, gizlemelere/perdelemelere rağmen Üstad yolunu devam ettirdi, kolayı değil zoru seçti ve BTP ışığını açılmış vaziyette tuttu. Açılmış vaziyette tuttu ama millete de kızgınlığını/kırgınlığını her fırsatta dile getirdi.
Şimdi hepimiz geçirdiğimiz şu ibret dolu günlerde hatalarımızdan ders çıkarmalıyız. Üstad'ın fikirlerine olan ihtiyacın tüm yakıcılığı ile ortaya çıktığı şu zamanda, Hüseyin Baş'ın genel başkanlığı Üstad'ın bize yeni ve son muştusudur.
Umuyor, inanıyor ve dua ediyorum ki hepimiz/ülke ve insanlık bu muştuya/kutlu mirasa dört elle sarılır, karanlığı deler ve aydınlığa kavuşuruz.
İnanıyor ve görüyorum ki bu kutlu Haydar Baş Ocağı ancak Hüseyin Baş çerağı ile yolunu devam ettirebilirdi. Üzerindeki yüzde 100 konsensüs bunun ispatıdır. Hepimiz ondaki adaleti/dirayeti/basireti ve liderliği biliyoruz. Dostlarımız sevinecek, düşmanlarımız ağlayacaktır.
Allah'a Şükürler Olsun!
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 09.06.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 06.06.2021
- Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener / 17.05.2021
- Ermeni Meselesi ve Gerçekler / 25.04.2021
- Osmanlı İslamı / 18.04.2021
- Sensizlik, benim şiirim / 11.04.2021
- Fikirlerin halledemediği davaları kan halleder / 04.04.2021
- Dünya bir leştir, taliplileri köpektir! / 28.03.2021
- Rüzgâr eken fırtına biçer / 23.03.2021